2.

104 26 58
                                    

Alışveriş merkezine yetiştiğimizde araba durdu

"Teşekkür ederim Miran abi"

Belimden tuttuğu gibi beni kendisine yaslayınca nefesim kesilmişti

"Ben sana birdaha bana abi demeyeceksin dememişmiydim?"

"E ama-"

"Aması falan yok birdaha duyarsam fena olur"

Ellerini belimden çektiğinde uzaktan birine el sallamıştı o yöne doğru baktığımda Gökçeyi ve Baranı gördüm. Otuz iki diş sırıtıyordu Gökçe şimdi gelde sevgili değiliz diye anlat. Baranda bize doğru baktığında bana göz kırpmıştı gülümseyerek karşılık verdim.

"Şu çocukla görüşmeni istemiyorum"

"Ne hangi çocukla?"

"Baran mıdır nedir görüşmeyeceksiniz birdaha"

Kaslarım çatılmıştı ona ne ki babam mı abim mi niye karışıyorsa?

"Barana güveniyorum ve görüşmemek gibi bir niyetim de yok"

Dedim net bir tavırla.

"Bak Mila o çocuk güvenilir birisi değil"

"Nerden biliyorsun acaba Miran abi?"

Son dediğim kelimeyle kaşları daha fazla çatılmıştı.

"Şey Miran yani"

Diye düzelttiğim sırada kahkaha atmaya başlamıştı

"Ne gülüyorsun ve sen demedin mi abi deme diye?"

"Evet sarışın abi deme sinir oluyorum"

Kaslarım çatıldığı sırada camımı biri tıklatmıştı. Cama doğru döndüğümde Baranı gördüm. Ardından kapıyı açtı ve ellerimden tutarak ayağa kaldırıp sarıldı. Bende kollarımı beline doladım. Ayrıldıktan sonra kapıyı kapatmak için Mirana doğru döndüm. Kaşları çatık bir şekilde bizi izliyordu.

"Görüşürüz"

Dedim ve tatlı bir gülümseme sundum. Gözleri gülüşümde oyalandıktan sonra cevap verdi

"Görüşürüz sarışın"

Gülümseyerek kapıyı kapattım ve Gökçeye döndüm Miran da o sırada bizden uzaklaştı. Gökçeyle anında birbirimize sarıldık.

"Ee diğerleri nerde?"

Diye sordum Gökçeye

"Sorma ya Beyza sevgilisinden ayrılmış Öyküde onunla Efeninde babası sorun zaten şirkete çağırmış onu belliki yine şirkette çalışmasını isteyecek"

"Yani üçlüyüz bugün"

Dediğimde ikisi de gülmüştü

Alışveriş merkezinde dolanırken dolanırken gözüme beyaz ince askılı mini ve sağ bacağında yırtmacı bulunan bir elbise takıldı.

"Gökçee!"

Gökçe benim baktığım tarafa doğru baktığında gözleri patlamıştı

"Oha! Mila bunu acilen deniyorsun!"

Adeta koşarak mağazaya girdiğimizde hemen gözüme kestirdiğim elbiseyi alıp üzerime tuttum

"Çok yakışacak gibime geliyor bak bomba gibi geleceksin öyle hissediyorum "

Baranın sözlerine gülerken bir yandan da elimdeki elbiseye bakıyordum

"Hadi git dene"

Gökçeye başımı sallayarak kabine girdim. Elbisenin arkadan ince bir fermuarı vardı ve ben kapatmıyordum

"Gökçe"

Çok geçmeden Gökçe kabine girdi. Ben daha söylemeden sorunu anlamış ve fermuarı çekmişti. Kabinden çıkıp aynaya baktığımda bu kadar güzel olduğuma ben bile şaşırmıştım. Elbise diğer yaz elbiselerim gibi çok kısaydı ve sağ bacağındaki yırtmaç daha da kısa gösteriyordu.

Baran ıslık çalarak yanıma yaklaşarak beni baştan aşağı süzdü

"Dememişmiydim ben ama yakıyorsun kızım"

Öpücük atarak Gökçeye döndüm

"Kızım sen bu elbiseyle bütün erkekleri peşinden koşturursun bu ne güzellik "

Gökçeye gülümseyerek önüme döneceğim sırada birini gördüm. Miranı. Elinde telefonla beni baştan aşağıya süzdü ve gözleri bacaklarımda oyalandı. Kaslarını çatarak yanıma geldiğinde sorarcasına ona baktım

"Niye telefonlarıma bakamıyorsun Mila?"

"Elbise deniyordum fark etmedim sen niye gelmiştin?"

Miran Barana kısa bir bakış atıp bana döndü. Gökçede Barana döndü

"Baran gelsene şuradaki mağazaya girelim"

Gökçe Baranın birşey demesine fırsat vermeden kolundan çekiştirerek götürdü.

"Abin gönderdi o yüzden geldim "

"Abim mi neden ki?"

"Nedenini sende çok iyi biliyorsun Mila"

"Of abi of ya niye böylesiniz Baran sadece arkadaşım ve kötü bir yönünü falanda görmedim niye güvenmiyorsunuz ki bu çocuğa?"

Alayla gulumsedi ve bakışlarını tekrar bacaklarıma çevirdi

"Baranın yanında niye giyindinki sen bunu şimdi?"

Dedi sitemle az kalsın kıskandığını falan düşünecektim.

"Ee abim Baran var diye yanımda kontrol amaçlı durman içinmi gönderdi şimdi seni?"

Gözlerini iki kere açıp kapatarak yanıt verdi. Gözlerimi devirip kabine doğru ilerledim. Elbiseyi çıkaracaktım ama sırtımdaki fermuar sayesinde çıkaramıyordum. Başımı kabinden çıkardığımda gözlerim Gökçeyi aradı ama az önce Miranla beni yanlız bırakmak için başka bir mağazaya girmişti.

"Bir sorun mu var sarışın?"

"Gökçeyi arayabilirmisin ? Benim telefonum onda kalmışta fermuarı açamıyorum"

Miran gülümseyerek yanıma yaklaştı ve beni kabinin içine itekledi ardından kendiside girdi ve kapıyı kilitledi.

"Dön bakalım arkanı sarışın"

Arkamı yavaşça döndüm. Miran' ın dokunuşlarını sırtımda hissettigim anda gözlerimi kapattım. Dokunuşları sırtımda uyuşma hissini yaratıyordu. Fermuarı yavaş yavaş aşağıya indirdi. Fermuar tamamen açıldığında dudakları omzuma değdi. Kollarımdan tutarak beni kendine çevirdi ve beklemeden boynuma gömüldü. Boynumda ıslak öpücükler bırakırken boynumda dilini hissettim. Heyecandan ayaklarım tutmamaya başlarken Miran'ın kollarından destek aldım. Dudakları boynumdan ayrılırken geriye doğru bir adım attığında elbise bedenimden ayrılacakken belimden tutarak elbisenin düşmesini engelledi

"Sen üzerini giyin ben seni bekliyorum güzelim"

Dedi ve kabinin kilidini açarak çıktı.

Miran yürü dedik uçuyorsun koçum snsjsj

SarışınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin