Gözlerimi açtığımda kimsenin olmadığı sadece duvarların olduğu bir yerde buldum ayaklarım ,ellerim sarı bir kalın iplikle sarılıydı. Ağzımda en zor çıkan bant vardı. Şuanda bir görevde olsaydım yanımda elbete bıçak ve silah bulunurdu ancak görev yoktu .siz olsanız ne yapardınız ben şöyle yaptım . Her zaman yanımda yedek bir telefon bulunurdu.
Tek sıkıntı ellerim bağlıydı.bellimde duran telefonumu sandalyenin arkasında duran ellerimle almaya çalıştım. Ellerim belime doğru yukarı çıkmadığın dan . Telefonada ulaşamadım.iceriye tek tek saydığım 9 serseri içeriye girdi. Kendi kendilerine konuşurken uzakta olduğum için duymadım.gozlerimi kapatıp uyumaya karar verince. Bana doğru geldiklerini gördüm. " Baksana kutup ayısı."
"Iıııı" konuşamıyordum .bu daha da sinirimi oynatmaya yetti ayı de, kedi de, tavşan de ,kutup ayısı ne ya?!
Ağımı cart diye açtılar. "Yavaş ol hayırdır oğlum hayvan mı var karşında"
"Hayırda ilk kız kaçırışımız pardon abla"
" Barem kaçırıyorsunuz biraz içecek koyar insan şimdiden söylüyorum çayım şekerli olsun."
Bunu dedikten sonra güldüler "lider gelsin dilini yutarsın be bacım."
Kapıyı açan iki görevli ile içeriye giren arkasında korumaları olan bir insan geliyordu. Işıktan dolayı yüzünü net göremiyordum. Benimle alakası neydi?
