Her zamanki gibi işini yapıyordu İzuku. Ah aklınıza hemen normal meslekler gelmesin kendisi Aşk Tanrısıydı.
İnsanları birbirlerine bağlamayı çok severdi. Onların mutluluğu kendinide mutlu ediyordu.
Sanmayın kendisi aşık olamaz diye. Tutulmuş bir çift yakut gözlüye. Aşkını hep içinden yaşardı. Ne de olsa insanlar tanrıları göremezdi. Tabii ki insan formunda değilse.
....
Yatağımda sakince(?) yatarken kapımın şiddetle çalınmasından dolayı kalktım. Hangi beyin özürlüsü kapıyı özellikle Şeytan Kralın kapısını böyle çalmaya cüret edebilirdi ki.
'Lan Katsuki kalksana. Saatten haberin var mı?' diyen Kirishima'yı duyanca insanlar diyarında olduğumu anladım. 'Sus be boktan saçlı' 'Hadi hadi işimiz var, bizimkiler bizi bekliyor' 'Çatlama be, geldim'
Odamdan çıkıp lavaboya gittim. Orada işlerimi halledince geri odama dönüp üstümü giymeye başladım.
Üstüme siyah bir atlet altıma da aynı renk bir pantalon giydim. Kapı aniden açılınca sinirle oraya döndüm.
'Katsuki had- oooo harika görünüyorsun dostum.' 'Ben her zaman harika görünüyorum boktan saç.' 'Hadi, bizimkiler bizi her zamanki kafede bekliyor.'
Evden çıkıp yürümeye başladık. İnsanlar sinir bozucuydu. Kendi rahatlıklarını düşünen bencil hayvanlardı.
Kafeye gelince herkesin orada olduğunu gördüm. Tch, şu an herkesin aklına girip kötülük yaptırabilirdim. Ama ben gelmiş bu aptal insanlarla dolaşıyorum.
'Heyyy, bakın kiribebemle Bakugou gelmiş (Mina)' 'Merhaba Bakugou (Uraraka)'
Bu kızdan nefret ediyorum. Yalaka. İnsanlar diyarında geçirdiğim süre boyunca en çok kötülük yapan bu kız. Sırf para için girmediği şekil yoktu. Oysaki geliri ortalamanın üzerindeydi.
Umrumda bile değildi. Boş verip bir koltuğa oturdum.
Onlar saçma salak konuşurken camdan dışarıyı izlemeye başladım. Her zamanki gibi meleğim insanları birbirine aşık ediyordu.
Birden o da buraya bakınca gözlerimiz kesişti. Ama o gerçek bir insan olduğumu düşündüğü içim sorun etmemiş gibi bana bakıyordu.
Güzel kanatlarını hareket ettirerek yine yanıma kadar gelip kollarını bana dolamıştı. Çok şapşal. Onu hissedemediğimi zannediyor. Yanağıma bir öpücük kondurup herzamanki gibi kendi kendine konuşmaya başlamıştı.
'Ah Kacchan keşke insan olsaydımda seninle birlikte olabilseydim. Seni çok seviyorum. Görüşürüz. (İzuku)'
Az kaldı yiyeceğim bunu. Hem çok tatlı hem çok güzel. Yeşil irisleri, küçük burnu, dolgun kiraz rengi dudakları,yeşil kıvırcık saçları,ince beli olsun her tarafı özenle yaratılmıştı.
'Heyy neden sinemaya gitmiyoruz. (Denki)' 'Olabilir. (Todoroki)' Yeni bir film çıkmış adı Count Down. Korku gerilim filmi ne dersiniz? (Mina)' 'Harika derim, di mi Bakugou? (Uraraka)'
Kendi ellerimle öldüreceğim bu kızı. Sürtük.
Ona iğrenir gibi baktıktan sonra olur dedim. Kafeden çıkıp sinemaya doğru yürümeye başlamıştık. Aniden önümden bir ok geçip boktan saçlıya vurduğunda okun geldiği yere baktım. Meleğimdi. Diğer oku da Pembe uzaylıya atınca çok sevinmişti. Boktan saçıyla pembe uzaylıya baktığımda ise kol kola geldiklerini gördüm. Boktan saçlının ne ara benim yanımdan pembe uzaylının yanına geçtiğine şaşırken boynuma dolanan kolla arkamı döndüm. Meleğimdi. Boynumu hafif hafif öperken huylanıyordum. O bir insan olduğumu düşündüğü için onun bir sorunu yoktu ama benim vardı.
Boynumu öpmeye devam ederken yine konuşmaya başladı. 'Biliyor musun Kacchan? Artık seni de birine bağlamam gerektiğini söylediler.' 'Ama ben seni birine bağlamak istemiyorum. Hayat çok acımasız.' 'Ama bunu yapmak zorundayım. Üzgünüm Kacchan.'
Kolları boynumdan ayrılırken huzursuz hissetim. Şimdi beni birine mi bağlayacaktı? Tch, neden sorun ediyorum ki. Bu benim için çok basit olacak.
Normal bir şekilde yürümeye devam ederken Meleğimin yayını o sürtüğe (urarakaya) çevirirken şaşırdım. En nefret ettiğim insana bağlamaya çalışacaktı beni. Neyse sadece çalışacaktı.
Yayından çıkan ok direk balon surata çarparken meleğimin olduğu yöne doğru baktım. Gözleri dolmuştu,kıyamam.
İstemeyerek de olsa oku bana doğru yöneltip yayı serbest bıraktı.
Elimi, bana doğru gelen oka uzattım ve tuttum. Tuttuğum gibi de iki parçaya ayırdım. Meleğim buraya şaşkın şaşkın bakarken bizimkilere dönüp 'Oi benim bir işim çıktı, bir yere gitmem lazım'
Onaylayan mırıltılar duyduğumda direkt olarak şeytana halime dönüştüm. Meleğim artık daha da şaşkın bakarken kaçmaya başladı. Sanki çok bırakırımda.
Ara bir sokağa girdiğinde buranın çıkmaz olduğundan haberi yoktu. Eğer duvarın üstünden uçmadan yakalarsam benim ellerimdaydi.
...
Sadece Kacchan ile o kahverengi saçlı olan kızı birbirine bağlayacaktım. Ama başıma gelen şeye bak Kacchan bir şeytanmış. Ama olsun o hâlâ benim Kacchanım.
Korktuğum için kaçmaya başlarken o da peşimden beni kovalıyordu. Öfff çok hızlısın Kacchan.
İzimi kaybettirmek için girdiğim ara sokağın çıkmaz olduğunu yeni fark ediyorum. Tam duvarın üstünden uçup gidecektim ki birin kanadımı tuttuğunu hissettim. Arkama dönemeye çok korkuyorum.
Kendisi beni kollarımdan tutup ters çevirdiğinde duvarla arasında kalmıştım. Şeytan dâhi olsa yakışıklılığından hiç ödün vermemiş. Off şu an çok utanıyorum.
'Seni yakaladım Deku' 'D-deku mu?' 'Evet Deku, yoksa beğenmedin mi? Oysaki ben Kacchanı çok sevmiştim' 'B-bir dakika s-sen beni du-' 'Evet hemde yaptığın haraketleri falan da hissedebiliyordum. Ne kadar harika değil mi? Senin o küçük ama heyecan verici öpücüklerini boynumda hissetmek'
Tamam bu kadar yeter yoksa cidden şuracıkta can verecektim.
'Şu anı ne kadar beklediğimden haberin var mı güzelim? Her zaman yarım bırakıp giden sen şimdi ellerimdesin.' 'B-ben b-bilmiyordum.' 'Neyi bilmiyorsun bebeğim? Söyle bana.'
'İnsan olabildiğini, ü-üzgünüm' 'Bunu telafi edebilirsin bebeğim, sonuçta artık benim meleğimsin' 'T-tamam'
Yüzünde sırıtış belirince gerilemedim değil.
...
Meleğimin yüzüne doğru yaklaşırken kendisni daha ne kadar geri ittirebilecekse o kadar ittiriyordu. Çabası nafileydi.
Onu çenesinden tutarak kendime doğru yaklaştırdım ve dudaklarını dudaklarımla buluşturdum. Meleğimi sertçe öpüyordum ve o buna yetişemiyordu. Alt dudağını emerken nefes almak için araladığı dudaklarının arasından dilimi içeri soktum.
'nghh' 'Tutma kendini bebeğim inlemelerini duymak istiyorum.'
Kendimi daha fazla tutamıyordum.
'Bunu benim evimde devam etmeye ne dersin güzelim' Neden olmasın derim
______________________________________
Selam minna sonunu kestim çünkü ben imanlı girlüm. Şaka şaka sadece smut yazarken utançtan ölmek istemedim. Urarakayı bu kitap ta biraz oç yaptım ama olsun. Normalde sevmediğim bir karakter (linçlemeyin lütfen herkesin kendi düşüncesine saygı duyalım) Neyse umarım beğenirsiniz. Bayyysss
