3.BÖLÜM/BENİ İSTEMEDİN

85 21 0
                                    

Uyandığımda etrafıma baktım ve Dora'nın yanımdaki koltukta uyuduğunu gördüm.Sonra neden burda olduğumu hatırlamaya çalıştım ve hatırladım ayağıma baktığımda sargıda olduğunu gördüm.Ayağa kalkmaya çalıştığımda acıyla irkildim.Dora hemen uyandı ve "Napıyorsun deli,yeni ameliyat oldun."dedi.Sonra ona baktım ve "Sen neden benim yanımdasın."dedim.Dora ilk önce ne diceğini bilemedi sonra "Sana yardım borcumu kapatıyorum." dedi.Yata geri yattım ve ona "Daha önce kimse yanımda olmamıştı,askeriye dışında..."

Dora'nın Anlatımıyla;

Doruk şu an ameliyata giriyordu,benim ameliyatım yapılmış ve çok iyi geçmişti,bende bir sıkıntı yoktu ama şu an ilk kez bana yardım eden birinin canı tehlikedeydi.Ağlayarak yanımdaki doktora baktım "Ölmicek dimi."dedim doktor cevap vermedi sonra bir kadın sesi duydum. "Tanju benim yüzümden,benim yüzümden o çocuk beni kurtarmak için yaptı!"dedi ağlayarak.Kadına baktığımda hamileydi,Doruk 2 can için kendini feda etmişti.Ameliyatın yanındaki koltuklardan birine oturdum ve Doruğu beklemeye başladım.

En sonunda ameliyathaneden doktorlar çıktı ve hemen onların yanlarına koştum ve "Ne oldu,yaşıyor dimi!"dedim.Doktorlar bana bakarak "Yaşıyor."dedi.Gülerek Doruğun ameliyathaneden çıkmasını bekledim ve bir süre sonra çıktı.Ferman Hoca yanım gelerek "Dora,sen nerden tanıyorsun Doruğu." dedi,hocaya dönüp "Bana yardım etti."dedim ve devam ettim "Öyle tanıştık işte."diyip kestirip attım,şu an Ferman hocaya hiç laf anlatamazdım.Mutluluğumu kimse bozamazdı.

Bir süre sonra Doruğu odaya aldılar ve "Eee kim durucak bu çocuğun başında."
dedi,Tanju hoca,Ferman söze girdi"Ailesi arayalım,onlar yanında olur."dedi,Tanju onayladı ve Doruğun annesini,babasını aramaya Fermanı gönderdi.O aramak istemiyordu...

Yazarın anlatımıyla;

(Doruğun Annesi)"Biz yola çıkıyoruz,yarın orda oluruz."dedi.Ferman hoca telefonu kapatıp Doruğun yanına gitti ama odasında Dora'yı gördü.Onu dinlemeye başladı;
"Sana o kadar çok teşekkür ederim ki Doruk,ben o adamdan yıllardır kurtulamamıştım.Her doktora o notu verdim ama kimse bişi anlamamıştı.Notun anlamını sen anladın.İnşallah uyanınca konuşuruz.Senin gibi bir arkadaşa ihtiyacım var."dedi.Ferman Hoca odaya girdi ve Dora "Şey hocam"dedi Ferman onu susturup "Şimdi yeri ve zamanı değil,Doruk uyanınca bana her şeyi anlatıcaksın."dedi,Dora başını tamam der gibi salladı ve Ferman hoca odadan çıktı...

Şimdiki Zaman;

Bana anlamayan gözlerle baktı ve "Askerlik ne alaka?"dedi.Ona kısaca "Ben doktorluk yeteneği olan bir askerim."dedim.Dora yine anlamadı ve "Tamam da niye burdasın o zaman?"dedi.Ona asla herşeyi anlatamazdım.Ben kimseye gerçeği anlatamazdım.Bir yıldır bununla yaşamayı öğrenmiştim ve biri bunu bilip herkese anlatabilirdi.Öyle bir kıza benzemiyordu ama bu işler görünüsten olmazdı.Dora bakarak "Bıraktım."dedim.Dora o işlerin tabiki bu kadar kolay olmadığını biliyordur ama o anı kurtaracak bişi söylemem lazımdı.Konuyu değiştirmek için söze girdim. "Sen ne işi yapıyorsun ya da okuyorsun?"Dora bu sefer mutlu bir şekilde "Tıp okuyorum,bir yılım kaldı."dedi.

Bir konu çıkartmıştım ve şu an baya eğlenerek sohbet ediyorduk.Sohbetimiz çok güzel giderken,kapı bir anda açıldı ve "Oğlum."diye biri bağırdı.Bağran kişi annemdi.

Anneme baktığımda yüzümdeki gülümseme bir anda silindi ve sinirli bakış yerini aldı.Annem bana yapma der gibi bakıyordu ve hemen söze girdi "Yapma oğlum,biz bir hata yaptık sen yapma."dedi ağlayarak.Sinirle ona bişi dicekken,Doraya baktım ve sen git bakışı attım.Dora ayağa kalktı ve kulağıma yaklaşıp "Ne oldu bilmiyorum ama o senin annen,ona göre davran."dedi ve gitti.

Dorayı dinlemeden hayla annemin suratına sinirle bakıyordum.Dora kapıyı kapattı ve gitti.Gözlerimi kapatım söze girdim "Hangi yüzle benim karşıma çıkıyorsun."dedim sert bir sesle.Annemin ağladığını duydum ama bişi demedim.Annem yanıma yaklaşınca "Git,git,git,git."dedim yavaş yavaş sinir ağlamaya dönerek.Gözlerimi açtım an o bana sarıldı ve ben ona sarıldım.Dayanamadım.
Annesizlik çok zordu.Hele bi de karşımda görüp,asla.Anneme sarıla sarıla ağladım sonra kapı açılma sesini duydum.Kapıya baktığımda babamı gördüm.Annem sarılmayı bıraktı ve babama çık der gibi baktı.Babam tam çıkıcakken,ona "Seni asla affetmicem."dedim nefretle çıkan sesimle,babam arkasına döndü ve bir iki adım sonra yüzünü gördüm.

Annemin babam kadar asla suçu yoktu.Babamı kaç defa bu yoldan döndürmeye çalışmıştı ama en sonunda kabullenmişti,ben kabullenmesine kızıyordum.Babam ise en başta beni istemeyendi.Benden nefret etmişti ve bunun tek sebebi derslerimin berbat olmasıydı.Ona bağırdım "Sen nasıl bir adamsın,sen nasıl bir şerefsizsin be,ders çalışmadım diye bir çocuktan nefret edilir mi,ders çalışmadım diye bir çocuk askere verilip bir ziyaretinde bile gelinmez mi?"dedim sinirli ve ağlayan yüzümle.Babam ağlayarak "Ben.."derken onu süstürüp "Sen dünyada gördüğüm en vicdansız babasın."dedim.Annem ağlayarak "Yapma oğlum."dedi.Onu kollarımın arasına alıp "Sen o kadar suçlu değilsin."dedim.Babam bana son kez baktı ve odadan hızlı bir şekilde gitti.

Birkaç saatir annem koltukta ben yatakta yatıyorduk.Gözümü azcık açtığımda yanımda diz çökmüş babamı gördüm.Tekrar gözümü kapattım ve onu dinlemeye başladım.Ağlamaktan gözü morarmıştı ve konuşamıyordu zorla "B-e-ni a-ff-et-me a-ma...dedi ve sonra tuttuğu göz yaşlarını bırlatı ve devam etti "S-ö-ylice-ği-m şe-yi d-inl-e..."dedi ve biraz kendine gelip.Devam etti "Seni uyandırıcam ama bana kızma Doruk.Önemli bir şey söylemem lazım."derken gözlerimi yavaşca açıp "Söyle ve hemen git."dedim en sert sesimle.

Babam bir süre durdu ve devam etti,
"Efe.."Abimin adını duyunca yataktan kalkıp dik durdum."Ne oldu abime." dedim korkarak.Babam devam etti ve "Efe'nin beyninde...tımör var.Şu an Çorum'da,yarın İstanbula gelcek..."

Bölüm biraz kısa oldu ama merak yaratmak için burda bitirdim.Bu arada lütfen yorum ve oy gelsin gerçekten başka kitaplarda yazıyorum.Onları da sizin için yayınlicam.

Hangi tarz kitapları seversiniz?Yorumlara yazmayı unutmayın!Görüşürüzzzzz<3

Mucize AskerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin