Koca bi yalan üstüne kurulmuş fani Hayata dün öbek öbek gelenler, hani? Yerin altı verir, ,üstünün vermediğini Dünyada yerim yok diye üzülme gönül
Nereye gider insan, sor nereden geldi Karlar söndürmaz kor bağrına düşeni Hazineler gizlidir, hor görme kimseyi Burada kadrim yok diye üzülme gönül
Kusuru elde arar unutur insan kendini Ayagına su değmez, sende aşar denizi Belki güzel güler dertlerin'ezip gitmişi' Hâlâ gülmem yok diye üzülme gönül
Bu meydan inan koca bi muharebe yeri Ana, baba, evlat, yok kimsenin kimsesi 'Can' ahiretin gazisidir, faninin şehidi Kır da, gezmem yok diye üzülme gönül
Her nefs dolanır çilenin dikenli teline Nağmerde el açtırır illa günün birinde Herkes kendini bilir, bilmez ne var elde Dalda meyvem yok diye üzülme gönül
Göz görür ama sahte renklerin ahengi Yüreğe gâm düşer,hüzün ıslatır kirpiği Batmaz güneş özünde, içine tut kandili Günüm gecem yok diye üzülme gönül
Hayat bu,türlü hal gelir başa bu yerde Dost düşman yine şeytan melek içinde Ara hak olanı, sevgi sabır muhabbetde Halden bilenim yok diye üzülme gönül
Evrende tek lisan degildir, yazıda, dilde Arz-ı hali okunur, halde, gözde, yüzde Duyan var sessiz çıglıkları, en derinde Sözüm işitenim yok diye üzülme gönül
Bırak, buda öyle olsun, herkes giderde Bi'kainat var yanında, kuşlar seninle Yetimlik öksüzlük biter günün birinde Gözüm silenim yok diye üzülme gönül
Yalnız degilsin,şu koca mahşer yerinde Koyun kuzusını bırakmaz, bulur yinede Melek tutsun elini, kulun bıraktı yerde Hiç kimsem yok diye üzülme gönül
Vuslat Tuna
17. Nisan. 2024
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.