Serendipity - TK

5'

Selamm, baya oldu buraya uğramayalı. Keyifler iyidir umarım.

Uzuuun bir aradan sonra Serendipity yazmak garip hissettirdi. Neyse, fazla uzatmayalım.

Yazım yanlışlarım varsa görmezden gelin, lütfen. Keyifli okumalar!

⚝

Zaten hafiflemiş olan uykum, yattığım yumuşak yerin küçük sarsılmaları ile tamamen dağılmıştı. Birbirine yapışan kirpiklerimi zor da olsa aralamayı başarmıştım.

Arkamdan belime dolanan dövmeli kol ile gülümsememi tutamamıştım. Yavaş hareketlerle bana doğru yaklaşan Jungkook, hala uyuduğumu sanıyordu. Tekrar kapattım gözlerimi.

Kaslı ve sıcak göğsü sırtıma yaslandığında ısındığımı hissettim, baskın alfa olması normal alfalardan daha yüksek vücut ısısına sahip olmasını sağlıyordu.

Ensemde önce burnunu daha sonra dudaklarının sıcak ve yumuşak baskısını hissettim, dudaklarının yerini tekrar burnu aldığında saçlarımın arasına daldırdı.

Oraya küçük bir öpücük bırakıp, "Taehyung, uyan hadi." diye fısıldadı. Gözlerimi açıp ona doğru döndüğümde, "Sen uyumuyor muydun?" diye mırıldandı.

"Az önce yatak sarsılınca uyandım." diye karşılık verdim. Biraz önce karnımın üstünde duran eli bel kavisime kaymıştı. Beni biraz daha kendine çekip kolunu belime sardı sıkıca.

"Demek kandırdın beni?" diyerek tek kaşını kaldırdı. Kıkırdayarak başımı iki yana salladım.

"Kandırmadım ki, sadece öpücüklerinin tadını çıkardım."

Bu sefer gülen taraf o olmuştu. Yaklaşıp alnıma bir öpücük bıraktıktan sonra doğruldu. Belimdeki eliyle atik bir hamle yaparak beni de kaldırdı.

Bir koluyla belimden tutarken diğer kolunu bacaklarımın altından geçirip bedenimi kucakladı. "Senin kalkacağın yoktu, ben kaldırayım dedim." diyerek banyoya girdi. Bedenimi lavabonun önünde yere bırakıp arkama geçti.

Ellerini suyun altına tutup avucunu suyla doldurdu, göğsüyle sırtıma bastırıp eğilmemi sağladı ve yüzümü yıkadı. Aynı hareketi birkaç kez daha yaptıktan sonra yan tarafta asılı olan havluyla yüzümü kuruladı.

Tekrar kolunu bacaklarımın ve belimin altından geçirip kucakladığı bedenimle birlikte önce banyodan sonra yatak odasından çıkıp aşağı inerek mutfağa girdi.

Bedenimi sandalyeye oturtup kendisi de karşıma geçti. Bir sürü güzel yemek hazırlamıştı. "Bu kadar yemeği ne zaman hazırladın?"

"Birkaç saat önce uyandım, saat de öğlene yaklaşınca acıktığını düşünüp seni uyandırmak zorunda kaldım." diye mırıldanarak açıkladı.

"Çok güzel düşünmüşsün ama bu kadar yemeği nasıl bitireceğiz ki?"

"Bir şey olmaz, başla hadi, daha fazla aç durma."

•••

Yemek yemiş, mutfağı toplamış, daha doğrusu Jungkook toplamıştı ve yardım etmeme izin vermeyip beni salona yollamıştı, oturup televizyon izliyorduk.

Yerimde kıpırdanıp ofladığımda hızla bana doğru döndü Jungkook. "Ne oldu? Sıkıldın mı, hm?"

"Hmhm, çok sıkıldım." diye dudaklarımı sarkıtıp konuştuğumda beni göğsüne çekip yaslanmamı sağladı.

"Büzme dudaklarını, ısırasım geliyor."

Kıkırdayıp dudaklarımı büzerek alttan yüzüne baktım.