5. ve 6. Bölüm

17 6 0
                                    

-5- SEVGİLİM VE MAHKEME

Duyduklarım karşısında şok olmuştum. Lisede dalga geçip alay ettiğim çocuk bana çıkma teklifi etmişti. Gözünden belli olan his buymuş. Bana aşıkmış. Bakakaldım ve dilim tutuldu uzun süre sessizlikten sonra ağzımdan bişeyler çıkmıştı, "Evet. Evet isterim Alperen Doğan." dedim. Alperen gülümsedi ve bana biraz yaklaştı ve o anda dudaklarımız birbirine değdi. Bu sefer itiraz etmiyordum sadece onu öpüyordum çünkü beni çok mutlu ediyordu. Bir süre sonra hiç birşey olmamış gibi yatağa geçtik ve o gece ilk defa birbirimize bakarak uyuduk.

Sabah oldu. Tam uyandığım anda Alperen'de uyandı ve yanağıma tatlı bir öpücük kondurdu.
"Günaydın kahverengi gözlü meleğim." dedi Alperen.  "Sana da günaydın ela gözlü yakışıklım." dedim. Ve mutfağa gidip kendimize kahvaltı sofrası hazırladık. O sırada sahte hesaplarımdan yayınevinin gönderilerini görünce şok olmuştum. Çünkü benim kalemime ait olan tüm kitaplar Elvira Öz adına satılıyordu. Bir anda ağlamaya başladım. Ağladığımı gören Alperen göz yaşlarımı sildi ve  "Her şey düzelecek sevgilim." dedi. Bana ilk kez sevgilim demişti. Bir an herşeyi boşverdim ve Alperen'e sordum, "Bana nasıl aşık oldun sen?" diye sordum. "Ben seni liseden beri seviyorum Hüma' m. Sadece korktum çünkü ikiniz Eflâl ile zorbalıyordunuz." dedi. "O günler içim gerçekten çok üzgünüm çok aptaldım Eflâl sadece senin resimlerini kıskandığı için benide bu işe karıştırdı çok üzgünüm sevgilim." dedim.

O sırada liseden kalma bir dosya buldum bilgisayarımda. Bir video vardı videoda bir sınıfta bilgisayar dersindeydik. O dönem daha yeni çıkan telefonlarla çekmiştik. Videoda kendi bilgisayarımla Word dosyasında bir şeyler yazıyordum. Gördüklerime şok olmuştum dosyanın adı "Yağmurun Altında I" adında bir dosyaydı ve 10. Bölümünü yazıyordum. Bu mahkemede bir delil olarak kullanınabilirdi. Videonun çekildiği tarihe baktım. 12.04.2014 yazıyordu. Tamda lisenin ikinci senesine denk geliyordu.

(2 Gün Sonra)

Mahkeme günü nihayet gelmişti. Yüzde yüz tüm doğru kanıtlarımla avukatım Gökçe Hanım ile Adalet Sarayına girdik. "Hangi numaralı salon Gökçe Hanım?" diye sordum Avukatıma. "2127 Numaralı salon Hüma Hanım." dedi Avukatım. Yarım saat sonra Elvira, Avukatı ile karşıma geçti ve küstah küstah karşıma geçti sanki kazanacakmış gibi. O sırada Alperen kahverengi spor takım elbisesiyle yanıma geldi. "Ne zaman başlayacak?'' diye sordu. "Birazdan başlayacak tam zamanında geldin sevgilim.'' Dedim. O sırada kapı açıldı.

"Elvira Öz ve Işıl Hüma Arslan, duruşma salonuna bekleniyorsunuz.'' Dedikleri anda direk içeriye girdim. Diğer adımla seslenilince garip hissettim biraz.

(1 Saat Sonra)

Karar

Hâkime, "Karar!'' dedi ve herkes ayağa kalktı. "Kitaplarının, Işıl Hüma Arslan tarafından çalındığını söyleyen Elvira Öz, Işıl Hüma Arslan'ın lehine şahitlik edenler ve kanıtlar sonucunda haksız bulunmuştur. Kitapların her kelimesinin Işıl Hüma Arslan'a ait olduğu kanıtlanmıştır.'' Dedi ve tokmağı vurdu. Davayı kazanmıştık. Sessiz bir şekilde "Teşekkür ederim.'' Dedim Avukatıma. "Rica ederim Hüma Hanım. Ama bilgisayarınızdaki o dosyaya hiç bakmasaydınız durduk yere suçlu bulunacaktınız.'' Dedi. Gülümsedim. Karşı tarafta Elvira, Eflâl ve Elvira' nın avukatı vardı. Hepsinin yüzünden düşen bin parçaydı. Duruşma salonundan Alperen ile el ele tutuşarak arabamıza bindik. "Senin arabanı benim kardeşim getirsin sorun olmaz değil mi?'' diye sordu Alperen. "Sorun olmaz bu vesileyle tanışırız kendisiyle.'' Dedim ve Alperen arabayı sürmeye başladı. O sırada telefonuma mesaj geldi. Mesajı atan kişi Müge Hanımdı. Mesajda "Ofise gelin.'' Yazıyordu. Alperen'e mesajı gösterdim ve Alperen yönünü ofise doğru değiştirdi.

İş KazasıWhere stories live. Discover now