funky mirror / minsung

☆2☆

Başlıyoruz..

Hwang ile yemekhaneye oturmuş yemek yiyorduk.

Hwang:
Bak aklıma ne geldi.

Minho:
Söyle

Hwang:
Biz şu jisung ile oynasak mı biraz?

Minho:
Yani, niye?

Hwang:
Ne demek niye?

Minho:
Yani, nasıl olacakmış o?

Hwang:
Bak şimdi bu çocuk zaten yeni geldi daha bizi tanımıyor direkt kendimizi kötü göstermek yerine yakınlaşabiliriz bence. Devamını zaten anlamışsındır.

Kısacası hwang duygularıyla oynayıp bırakalım diyordu.

Minho:
Napıcaz tam olarak hwang?

Hwang:
Ben çıkma teklifi etsem ne olabilir ki?

Bu aptal ne saçmalıyor tam olarak? Kafayı yemiş olmalı. Bu biraz fazla değil mi hwang hyunjin?

Bozuntuya vermemek için kabul ettim.

Minho:
Tabi, güzel fikirmiş.

Zil çaldığında yemekhaneden çıkıp sınıfa girmiştik.

Jisung ise olaydan bağımsız kitap okuyordu.

Hwang Jisung'un yanına yürümeye başlamıştı.

Hwang:
Hmm, ne okuyorsun? Bende bi göz atsam iyi olurdu.

Jisung:
Ne var yine?

Hwang:
Birşey yok, bakamaz mıyım?

Jisung:
Onca şey dedikten sonra hangi yüzle karşımdasın hwang?

Hwang:
Sadece alışık olmadığım biri gelmediği için sinirliydim jisung. Bizi yanlış tanımanı istemiyorum.

Jisung sadece kafasını sallamıştı. İnandımı, inanmadı mı hwang'la ikimiz de anlayamadık. Çok tepkisiz ve boş bi çocuk.

Ama eminim, doğru gitmeyen bir şeyler var.

Derse girdiğimizde Jisung her zamanki gibi uyuyordu. Ben ise anı defterime birşeyler karalıyor, yazıyordum.

Tüm gün böyle normal bir şekilde geçmişti. Tabii, Jisung ve Hwang oldukça yakın olmuşlardı.

Kimin umurunda?

~

Eve girmek üzereyken karşı komşumun evinin önündeki kolileri gördüm. Hazır kapısı açıkken sormak istedim.

Minho:
Taşınıyor muydunuz?

X:
Evet.

Çok şaşırmamıştım çünkü karşı komşum yaklaşık 8-9 kere değişmişti.

Acaba bu sefer kim?

Eve girdiğimde kedilerimin beni kapıda beklediğini gördüm. Onları yanıma alıp yatak odama geçmiştim.

Çantamı hemen aynanın önüne bıraktım, üstümü değiştim telefonu aldım ve yatağa uzandım.