Niki, zil sesi duyunca paniklemişti. Hızlıca aynanın karşısına geçti ve saçını başını düzelti. Sakinleşmeye çalışarak kapıyı ilerledi. Kalbinin atım hızıyla ters orantılı bir şekilde kapıyı açtı. Karşısında ona poşetleri sallayan tatlı Sunoo'yu gördü. Çok güzeldi üzerinde sade siyah şort ve bir beyaz tişört olsada hayatında gördüğü en güzel insanı olabilirdi.
"İçeri girebilir miyim?"dedi Sunoo tatlı bir şekilde. Onu incelediğini fark ediyor değildi. İtiraf etmeliydi ki bu durum hoşuna gidiyordu.
"Aa tabii, balkona doğru geçebilirsin."dedi Niki.
"Sen kendin gel dedim ama ben yine dayanamadım aldım. İstersen sen onları dolaba koy yemekten sonra yeririz."dedi Sunoo poşeti ona doğru uzattı.
"Cidden hiç lüzumu yoktu."dedi Niki. Aslında yemekten sonra başka şeyler yemek isterdi de neyse dondurmada olurdu.
"Saçmala olmaz öyle."dedi Sunoo. Misafirleğe gittiği yere boş mu gelirdi.
"Peki madem ben bunları dolaba koyayım. Sen, şu taraftan balkona geçebilirsin."dedi Niki mutfağa doğru ilerledi.
Sunoo, balkona doğru gidecekken kapı tıklama sesi duydu muhtemelen şiparişler gelmişti.
Sunoo, kapıyı açtığında tatlı bir çocuk elinde pizza kutularıyla bakarak konuşmaya başladı.
"Sen olmasan varya sıkıntıdan patlarmışım bu arada iki pizza bize yetec-"dedi.
"Jungwon."dedi Niki mutfaktan çıktığında kapıda konuşan Jungwon'un gelme dediği halde neden gelmişti.
"Aa şey merhaba yanlış zamanda mı geldim."dedi ponçik ponçik bakarken. Niki gözleriyle sıktır git derken Sunoo tatlı bir gülümsemeyle Nikiye doğru döndü.
"Niki bizi tanıştırtırmayacak mısın?"dedi Sunoo tatlı bir gülümsemeyle.
Yooo demek istiyordu.
"Tabii, Sunoo bu Jungwon benim arkadaşım."
"Arkadaşım demen kırdı sevgilim."dedi Jungwon sırıtarak.
"Yok lan öyle bir şey. " Dedi Niki sinirle.
"Niki cidden ben böyle şeyleri önemsemem çok tatlı bir çift olmuşsunuz. Jungwon seni rahatsız edersem gidebilirim yani tek ka-"Sunoo cümlesini bitirmeden Niki sözünü kesti.
"Ya yok diyorum sevgilim falan değil."dedi Niki. Jungwon şu an onun kısmeti kapatıyordu. Hani onu geçti Sunoo'da dünden razıymış ona mı yakınsaydı.
"Aaa oğullarım beni kapıda mi karşılıyor amanın bu anlarıda mi görecektim. "dedi Jake. Jungwon'un yanağımı sıkttı.
"Hay bi sen eksiktin" dedi duyulmayacak bir sesle söyledi Niki.
"Efendim Niki bir şey mi dedin anlayamadım." Dedi Jake.
"Haha yok demedim sen duydun mu sunoo" dedi Niki desteğe ihtiyaç vardı.
"Yok hayır duymadım. Ben Sunoo buarada"
"Ha merhaba sevimli şey Jake bende Niki'nin manevi annesi sayılırım." dedi Jake. Çocuğun tatlısı ifadesi bir an da değişti.
"Efendim?"dedi Sunoo kafası karışmıştı.
"Haha takılma sen onlara Sunoo. Hyungyum o."dedi Niki. Resmen çocuğun önündeki karizma diye bir şey kalmamıştı.
"Telefonum çalıyor bi dakika" dedi Jake .
"Hopörlere alsana" dedi Jungwon Heeseung aradığını gördüğünde.
"Tamam dur bi şu keki tutsana." dedi Jungwon elindeki paketli keki tutmuştu.
"Ne var söyle" dedi Jake. Sunoo var diye kibar davrabmayacaktı demi?
"Valla çok kabasın hödük herif!" dedi Heeseung.
"Sağ ol canım. O senin çirkin gözünün gözü. "dedi Jake.
"Sana bakmaktan gözüm kötüleşti. "dedi Heeseung.
Sunoo onların tatlı bulmuştu. Acaba sevgiler miydi?
"Sus lan. Çocuklar var. "dedi Jake. Gülmemeye çalışan Junwon'u kötü bakışlar attı.
"Lan siz bensiz nasıl buluşursunuz."dedi Heeseung ihanete uygramıştı.
"Mal mısın gruba yazdık ya Nikiye gideceğiz diye. Oraya gel tatlı çocukta burada."dedi Jake. Sunooya göz kırpmıştı.
"Gideceklermiş gelme Hyung boşuna yorulsun."dedi Niki. Gruba iyki gelmeyin diye mesaj atmış atmasaydı ne olurdu Allah bilir.
"Sus çocuk. Merhaba desene Sunoo. Heeseung bu." dedi Jake telefonla onları tanıştırmaya çabalarken.
"Ehm...Merhaba" dedi Sunoo ne diyeceğini bilemeden.
"Merahaba Sunoo. Ben hemen geliyorum Sunoo çok ısrar etti" dedi Heeseung.
"Ya anasını ya başbaşa kalamadık bir türlü of" dedi Niki ağzının içinde söylenirken.
"Bizde seni niki bizde seni" dedi Jake onun bu halinden zebk alırken.
"Ya amına koyucam şimdi kapıda dikil dikil nereye kadar soksana içeri artık pizza soğudu." dedi Jungwon ayakta durmaktan artık açıkmıştı.
"Terbiyeni takın! Misafirimiz var şurada. "dedi Jake uyarıcı ses tonuyla.
"Ay pardon. Gel Sunoocum seninle geçelim biz içeri. Onlar anne oğul hasret gidersinler" dedi pastayı Jake verdi. Pizzaları bir eliyle tutarak diğer eliylede Sunoo'nun kolundan çekiştirerek ilerletti.
"Off..." dedi Niki.
****
ŞİMDİ OKUDUĞUN
What I Want// Sunki
Fiksi PenggemarSunoo:Peki siz ne istediğinizi buldunuz mu? Niki: Seni