Animagus | Jeverus

12

Kentaurlar tarafından avlanmasına da gerek yoktu.

Kahretsin. siktir siktir siktir siktir siktir

Gerçekten parçalandığını hissediyordu. Başı elleri arasında, gözleri kapalı bir şekilde kütüğün üzerine oturdu.

Bugünün yaşanmamasını diliyordu.

Bir dalın kırıldığını duydu ve bakışları kendi tarafına kaydı. Bambi'nin, sanki olan her şeyi zaten biliyormuş gibi tereddütle içeri girdiğini görünce rahat bir nefes aldı.

Sensin.

Silencio'yu çıkardı ve geyik ona doğru küçük ama istikrarlı adımlar attı.

Geyik yüzünün yumuşak tarafının kendisine doğru sokulduğunu, boynunun kıvrımına doğru yol aldığını hissettiğinde neredeyse irkildi.

Rahatlatıcıydı.

Teşekkürler." Yumuşak bir sesle söyledi ve diğerlerinin yaptığı tek şey gömleğine öfkelenmek oldu.Bu sadece Moony'nin sert bir bakışına neden oldu.

"Umurumda değil, bu cebimden çıktı. Bunu söylemesi cebimden çıktı. Bu durumla ilgili her şey yaşanmamalıydı." Moony kollarını salladı ve diğerlerinden uzaklaştı.

Sirius, James'e hoşnutsuz bir bakış attı ve James duvara bakmaya devam etti.

Nasıl olduğunu merak ediyorum. İyi olamaz.

Ayrılıyorum." James karar verdi ve görünmezlik pelerinini kapıya doğru koşarken aldı.

" nereye gidiyorsun?" Sirius arkasından bağırdı ama o cevap vermedi, sadece merdivenlerden aşağı ve ortak salona koştu.

Bir an önce ormana ulaşmaya çalışıyordu.

Nasıl olduğunu görmesi gerekiyordu.

Severus kendini susturdu ve aklına gelen her lanet kelimeyi haykırıyordu. Yüksek sesle bağırıyordu ama hiçbir ses çıkmıyordu ve sessizliğin gerçekten işe yaradığına şükrediyordu.Sirius ona şaşkınlıkla baktı.

"senin derdin ne?" diye sordu ve James hızla ona baktı.

Ne?"

"Sana ne? Neden Snivilus'un tarafındasın? O, 5 yıldır nefret ettiğimiz adam olduğundan ve senin, ah, bilmiyorum, en iyi arkadaşın olduğundan, bunun beni savunacağın anlamına geleceğini varsaydım."

"Sirius az önce 7 yıllık bir arkadaşlığın sen onu çok ileri götürdüğün için parçalandığını gördük."

"Zaten sürüklenmeye başlamışlardı! Lily'ye çamur demeye karar vermesi benim suçum değil-"

TAMAM AŞKIM." Moony bağırdı ve ikisi durup ona baktılar.

"her iki taraf da hatalıydı ama Patiayak'ı zorlamaya devam etmene gerek yoktu. Ve Peter ne oluyor." Moony, köşede duran ve ortadan kaybolmaya çalışan dördüncü kişiden bahsetti.

"n-ne? O bunu hak ediyor, o bir yılan."

"Bakın! Peter beni anlıyor." Sirius ayağa kalktı ve beşlik çaktıKoşuyordu. Nereye koşuyordu?

Ah evet.

Ormana doğru koştu, neredeyse başını birkaç dala çarpıyordu ve yol boyunca nefes nefese kalmıştı.

Kendini yeniden açıklıkta buldu; bu kez her zamanki rahatlama yerine paniğe kapılmış ve perişan haldeydi.

Aman tanrım ne yaptı.

"Patiayak çok uzaktı!" Moony yurt odalarında dolaşırken azarladı.

"Beni suçlama! Bunu gerçekten söyleyen oydu, benim hatam değil."

"Sana bunu bırakmamız gerektiğini söylemiştim ama hayır, siz ikiniz müdahale etmek ZORUNDASINIZ." James kollarını havaya kaldırdı vealaycılık ya da kötülük katılmış olsa da gerçekti ve kafa karıştırıcıydı. Bunu Regulus'un yüzünde bile görebiliyordunuz.

"Tamam o zaman. İyi geceler."

" iyi geceler."

Barty hafifçe el salladı ve Regulus'u yatakhaneye kadar takip etti, ikisi sadece birkaç saniye içinde ortadan kayboldu. Ve böylece yalnızdı.

Severus deri kanepeye yaslandı ve içini çekti.

Tanrı. Mobilyalar bile soğuk geliyor. Sanırım zindanlarda yaşarken elde edeceğiniz şey bu.

Bunun bu kadar acı vereceğini hiç düşünmemişti. Bu onun kalbini böyle acıtacaktı ama öyle oldu. Lily'yi incitmişti, okuldaki tüm Muggle doğumluları incitmişti ve sonunda en iyi arkadaşını kaybetmişti.

Lily'yi seviyordu. Gerçekten yaptı.

Ama yine de şu anda aklından geçen asıl şey Potter'ın beni ormandan taşıyarak ne halt ettiğiydi?
"Evet gerçekten hayır." Severus sert bir şekilde konuştu.

Barty dudaklarını büzdü ve Regulus'un bakışlarından kaçınmaya çalışarak başka tarafa baktı.

"Hımm zaten kötü hissediyoruz. Peki ben de kötü hissediyorum." dedi Regulus ve Barty'ye göz ucuyla bakarken 'Ben'i vurguladı.

"neden kendini kötü hissedesin ki? Hepsi Black'in hatasıydı...... ah. Doğru." Severus bunu fark etti ve ayakkabılarına baktı.

Regulus sinirli bir şekilde kıkırdadı ve elleriyle kıpırdadı.

"evet. Ama eğer seni rahatsız etmeye devam ederse bana gelebilirsin. Sadece küçük erkek kardeş olduğumu biliyorum ama o beni dinliyor. Şaşırtıcı bir şekilde."

Severus oflayıp başını salladı, ağzını ince bir çizgi haline getirip yumuşakça gülümsedi.

"Teşekkürler. Bunu aklımda tutacağım."

"iyi. Neyse, artık yatacağız, yalnız iyi misin?" Regulus ayağa kalkarken sordu.

"Evet. Sanırım şu anda bunu tercih ediyorum.""Barty? Barty Crouch gibi mi?"

"evet. Bu benim babam. Ben üçüncüyüm." Barty rahatsız olmadığını söyledi.

Severus başını salladı ve doğruldu, şiddetli bir baş ağrısıyla gözlerini ovuşturdu.

"Ağacın yanında ne olduğunu gördük. Oldukça iğrenç bir kavga." Regulus sessizce dedi ve yanına oturdu. Barty koltuklardan birine yaslandı ve Severus neden daha fazla kalma zahmetine girdiklerini merak ediyordu.

"Evet. Evet öyleydi."

"Barıştın mı?"

"ah hayır. Hayır o beni asla affedemeyeceğini söyledi bu yüzden bunun tamamen yapıldığını düşünüyorum." Severus somurtarak başını salladı.

"peki senin ona ihtiyacın yok. Senin de söylediğin gibi o sadece bir çamur-"

"Barty." Regulus alçak bir sesle tısladı. Barty Severus'a baktı ve hatasını fark ederek sessiz bir 'oh' dedi.

"Üzgünüm. Muhtemelen doğru zaman değil."Bir süre öyle oturdular. Ta ki sonunda Severus başını diğerinin üstüne koyarak uyuyakalıncaya kadar.

uyanık mısın?" Bir ses ona sordu ve Severus irkilerek uyandı.

buraya nasıl geldim?" Etrafına baktığında Slytherin ortak salonunda olduğunu fark ettiğinde sordu.

Karşısında iki kişinin durduğunu görmek için sabırsızlanıyordu. Regulus ve 13'ten büyük görünmeyen başka bir çocuk.

"Görünüşe göre ormanda bayılmışsın. Garip, Potter seni buraya taşıdı." Regulus omuz silkti ve ellerini ceplerine koydu.

Çömlekçi?

"ah. Üzgünüm, yük olmuş olmalı."

"Hayır hayır sorun değil. Seni burada vicdanın rahat bırakamazdık. Bu arada bu Barty." Regulus yanında duran çocuğu işaret etti.

"MERHABA." Kibarca söyledi ve Severus bu ismi daha önce nerede duyduğunu hatırlamaya çalıştı.