Yayıncı~Kerem Aktürkoğlu

#3

Şuan abim beni çok pis azarlıyordu, neymiş ben partiye gidemezmişim? Ya zaten arkadaşımındı ve evdeydi, alkol falan da almadım. O günah bir kere yapıldı ve tövbe edildi, sonunu biliyoruz zaten.

-Bak Melisa bir daha şu parti mi neyse gitmek yok! Gençlik bitmiş ya, biz sizin yaşınız da okuyorduk!

-Abi benim okulum bitti.

-Cık cık birde cevap veriyor, bu devir iyi değil!

Abim yaşlı amca modunu açmışken bende dinliyormuş gibi yapıp dinlemiyordum. Zaten katlanamazdım ben abimin laflarına, o sırada aşağıya Müldür indi.

-Abi ben açım.

-Yarami ye!

Bu küfüre kulaklarımı tıkadım, ayıptı! Abim benim bu hareketime göz devirdi, çünkü küçükken abime küfürlerin hepsini ben öğretirdim. Bu da bizim farkımız işte.

-Melisa kalk bana yemek hazırla!

Abime baktım kafasını salladı, Müldür beni kurtarmak için söylemişti. Anlaşamazsakta o benim kardeşimdi, öz olmasa da kardeşimdi. Atarlı ergen cevabı verip mutfağa gittim.

-Tamam be!

Dolapta bulunan sarmaları çıkartıp ısıttım, ardından yoğurdu çıkartıp ayran yapmaya koyuldum. Yani fazla bir şey bilmezdim ben, küçükken de öğrenmemiştim. Bizimkiler küçükken hep eve geç gelirlerdi, bizde abim ile sipariş verirdik. Bugün hayat boştu çünkü Ceren ailesinin yanına Bursa'ya kafadinlemeye gitmişti, he bu arada: Sizde bunları yaparken Bırsaspora destek olabilirsiniz! Ayranı bardağa doldurup masaya bıraktım ve sarmaları da servis tabağına koyup Müldür'ü çağırdım.

-Müldür gel lan yemek hazır!

-Tamam!

Her sarma yediğimde aklıma "Issız Adam" filmi gelirdi. Her zaman da izlerdim, severdim ben bu filmi. Belki de yaşanmışlığım vardı, Emir yüzünden...

~Flashback~

Aklım almıyordu, normalde her dakika konuştuğumuz Emir bana soğuk yapmaya, mesajlara bakmamaya başlamıştı. Niye böyleydi ki? O sıra kapı çaldı, kapıyı açtığımda Emir vardı. Sarılmak için adım attım fakat geri çekildi ve içeri bile girmeden konuşmaya başladı.

"Melisa bak cidden üzülmeni istemiyorum, fakat olmuyor. Sen çok iyi bir kızsın, gülüşün, bakışın, hareketlerin, huyun... Fakat şunu anlaman lazım ki biz aynı dünyaların insanları değiliz. Ben seni üzerim, ben ayrılmak istiyorum."

"Siktir git!"

Kapıyı yüzüne kapatıp kitledim. Gözümden bir kaç damla yaş geldi ama sildim. Sonuçta dünya devam ediyordu.

~Flashback end~

Abimin "Kalkın lan gidiyoz!" lafı ile kalktık. Bu İstanbul sıcağına bir tatil iyi gelirdi, kafamı salladım ve mutfağı toplamaya başladım.

Çantama allığımıda attım, ben allık kadınıyım! Herkes hazırdı aşağıda, bir kişi yoktu. Her zaman ki gibi Ferdi saçını ıslıklar ile hazırlıyordu, onun için saç herşey, herşey de saçtı. Saçma bir değişti ama gerçekler bu, en sonunda geldi ve arabaya bindik. Bu sefer ben bagaja değil Ferdi bindi, bu geç kalmasının cezasıydı. Yani o kadar futbolcular bari büyük bir araba alın! Ördek sürüsü gibi her yerde beraber olduğumuz için arabaya da sığmıyoruz.

★

Arabaya valizleri atıp yerlerimize yerleştik, Ferdi bagajdaydı çünkü bize tam 30 dakika bekletti! Yanı ben bu kız hâlimle ondan daha az süsleniyorum. Hayır yani bu çocuk niye bu kadar süslü