DENEMELERİM 2

ÖZGÜRLÜK

07.01.2022

" Herhangi bir kısıtlamaya, zorlamaya bağlı olmaksızın düşünme veya davranma, herhangi bir şarta bağlı olmama durumu, serbesti."

"Her türlü dış etkiden bağımsız olarak insanın kendi iradesine, kendi düşüncesine dayanarak karar vermesi durumu, hürriyet."

TDK'nin tanımladığı özgürlüğün sahipleri hayvanlar ve diktatörlerdir. Yani; yalnızca hayvanlar... Çünkü; insani özgürlük daha farklı olsa gerek...

Tamam özgürlük görecelidir. Fakat basiretsizler hariç, hepimiz aslında ne olduğunu görebiliriz. Yaşama özgürlüğü ile öldürme özgürlüğü çelişir mesela... Bu durumda bizler; öldüren özgürlük olmayacağını, haksız öldürmenin yaşama özgürlüğünü kısıtladığı dolayısıyla haksız öldürmeyi kesin şekilde kısıtlamamız gerektiği çıkarımını yapabiliriz.

Haksızlık varsa haklısı da vardır, dediğinizi duyar gibiyim. Evet, haksız öldürenin, öldürülmesi haktır! Toplumun huzur ve sükûnunun hakkı... Ve tabii bir de taksir mevzu var. Karar vermenin çok zor olduğu... Taksire de kesinleşinceye dek mahkumiyet verilebilir.

Temel olarak, "Hiçbir özgürlük bir diğerini kısıtlamaz." diyebiliriz. Aksi taktirde ya kısıtlayan ya da kısıtlanan özgürlük değildir.

Hayvani özgürlük, insani mahkumiyet'tir. Hayvanlarda güçlü vücuda sahip olanlar daha özgürdür. Fakat insanlar, akıllarıyla ayrışır hayvanlardan. Ama değişmiş akıllarıyla... Yoksa insana benzeyen bir çok hayvan görmek mümkün(!)

Gelişim mecburiyetle olmaz, mahcubiyetle olur... Bu da yine özgürlüktür... Futbolcuları değil büyük edebiyatçılar tanımadığı için mahcup olan ferdin toplumu gelişir. Ve bu mahcubiyet kahvehaneleri, kütüphanelere dönüştürür!..

Böylece herkesin peyderpey bir yaşam amacı olacaktır. Özgür olmayan insanların tek amacı ise daha iyi bir köle olmaktır!

Ne yazık ki bu yüzden bugün bilhassa devlet kurumlarında bir üst amiri yanında olmayan amirler, patronluk taslamaktadır. Devlet kurumlarında patron kim yarışları vardır.

Bu yarışlar ancak gelişmişlikle sonlanır. Gelişmişlikse insani özgürlüğe bağlıdır. Zorla hiçbir insan geliştirilemez. Zannedildiğinin aksine zorla bir insandan gerçek verim alınamaz.

Baskı ve zülüm altında potansiyelin ancak çok azı kullanılabilir. Halbuki özgürlük muhteşemlikler doğurabilir.

Bir toplumu sömürerek onların tüm potansiyellerini kullandıklarını zannedenler feci yanılıyorlardır. Örneğin; tarlanın tamamını akşama kadar kazmazsa, çocuğunun elinin kesileceği tehdidi ile karşılaşan adam; tarlayı tamamen kazcaktır. Ama bu tüm potansiyelini kullandığı anlamına gelmez. Çünkü; baskı altında olmasa belki de traktörü icat eden kişi olacaktı.

Geçmişten örnek verdik, günümüzden de örnek verelim. Öldürüldükleri için Üzülmeyi bile unuttuğumuz insanlar var. Ve gelecekte onları öldürenler arasında müthiş ölümcül bir virüs yayılabilir. Virüsün çaresini bulacak olan kişi de belki ölenlerin arasındaydı... çarenin gecikmesi sebebiyle belki de onları öldürenlerin ve hatta yardım etmeyerek ortak olan bizlerin tamamı virüs sebebiyle telef olacak.

İşte gerçek potansiyel körlüğü bundandır. Bugün nüfusun artışını durdurmalıyız diyen zorbalar, baskıcılıktan vazgeçse; belki özgürleşecek insanlar muhteşem çözümler bulacak. Hayal edebiliyor musunuz? Belki sırf bunun için yeni bir bilim oluşturacaklar. Ama sömürge zihniyetler onlara yaşama özgürlüğünü bile çok görüyor.

Bu nedenle özgürlük elzemdir! İçinde adaleti, saygıyı, sevdiği ve daha nicesini barındırır. Ölüm ve anarşi getirecek fikirler müstesna, özgürlük sağlanmalıdır. Çünkü; özgürleşemeyen toplumlar, köle kalmaya mahkumdur.

En nihayetinde özgürlüğün herkesçesine; "Bir başkasının özgürlüğünü kısıtlamayan; her türlü söz, düşünce ve davranış." demek mümkün:

Özgür kalın.