İçeriye dolan ses başımdan aşşağıya kaynar sular akmasına sebep olmuştu.
Bu,bu oydu...
Altandı.
Bir an arkamı dönüp o yüzle karşılaşmak o iğrenç yüzünü görmek hiç istemedim. Ama belli etmemek için dönmek zorunda kaldım o Berk 'e bir şeyler söylüyordu ancak ben bütün algılarımı kapamıştım duymuyordum. O şey gerçekleşti ve iğrenç gözlerini gözlerime dikti. Ben tiksininiyordum. Yüzünde iğrenç gülümsemeyle bana bakıyordu engel olamadığım göz yaşım gözümden akmaya başladı. Berk ' e döndüm anlamayan gözleri üzerimde dolaştı ve tekrar o pisliğe döndüm. Sesli gülüşünü duydum bana laf atmıştı
ALTAN: Şişt güzellik neden ağlıyorsunn?
Güzellik, bu lafı başkasının ağzından duysam bu kadar sinirlerim bozulmazdı. Ama bu kelimeyi onun ağzından duymak... İşte bu istiyeceğim son şey bile olmazdı. Pislik ofisten çıktı ardından kapı şiddetli bir şekilde kapandı. Ona döndüm kaşları çatılmıştı. Benimse gözümden boncuk boncuk yaşlar, yavaş yavaş süzülüyordu.
Berk yanıma geldi gözlerimin içine baktı,baktı anlamaya çalışmak istedi gözlerinden anlıyordum belliki gözlerime bakarak bir çözüm bulamamıştı içindeki merakı diline döktü
BERK:Neyin var ? hadi anlat seni dinlerim.
ALEN: Altan, o...
BERK: Gel otur bi, sakinleş anlatırsın her şeyi.
Beni kolumdan tuttu ve koltuğa oturttu. Ellerimi saçlarımın içine geçirdim. Bana su getirdi içirdi.
5 dakika sonra iyice sakinleşmiştim.
BERK: Şimdi anlata bilecek durumdamısın ?
Kafamı salladım.
ALEN: Biz Altan ile üniversitede tanıştık. O zamanlar sevgili olmuştuk Altan benim evime çıkıp giren biriydi . Odama kamera koymuş ben duş alırken üstümü değiştirirken hepsinin görüntüsü elindeymiş bu görünteleri o zamanlar tüm internete yaymıştı yüzümü dahi bulurlamadan çok rezil olmuştum. O iğrenç bir insan bi insana bunu neden yapar?
Berk şaşkındı çok şaşkın
BERK: Ne.
Şaşkınca ayağı kalkıp terlemiş ellerini pantolonuna sürdü. Ofladı odanın içinde dolandı ve geri oturdu hiçbir şey demedi.
BERK: Yalan olduğunu söyle.
ALEN: Değil.
Kalktım. Berkte ayağı kalktı tam önüme geldi.
BERK: Hep iyi ol.
Bu sözü beni gülümsetti.
ALEN: Sende...
Yüzünün yüzüme yaklaştığını fark ettim gözleri dudaklarıma ardındanda gözlerime tutundu. Artık aramızda bir parmak mesfesi kalmıştı biliyordum bu yanlış bir şeydi yapmamalıydık ama bu aramızdaki çekime karşı koyamazdı, koyamazdım, koyamazdık...
Dudakları dudaklarımın üzerine bir kuş tüyü gibi kondu. Beni öpmeye başladı karşılık vermemek için dirensemde ona yenilip karşılık verdim. Sertçe öpüşüyorduk eli belimi kavradı yön verdi ve koltuğun üzerine oturdu ben ise kucağına. Hala öpüşüyorduk nefesim artık yetersizleşiyordu. Ben çok yanlış bir durumun içindeydim. Dudaklarımı dudaklarından ayırmaya yeltenirken Berk dişlerini dudağıma geçirdi kendimi geriye çektim. Ağzıma demirimsi bir tat geldi dudağım kanıyordu ama hala kucağındaydım ben ne yapmıştım hatalıydım çok hatalı....
ALEN: Ö- Özür dilerimm been yapmamalıydım biliyorum...
BERK: Ben özür dilerim yaklaşmamalıydım...
ALEN: Hayır lütfen yanlış anlamayın.
BERK: Pişmanmısın?
ALEN: Sadece.
BERK: Anladım. Peki.
Üzülmüşmüydü? Bir şey yapmamıştımki niye kırılmıştı?
Ela nın telefonunu aldım ve ayağa kalktım.
ALEN: Her şey içinn... Teşekkür ederim.
Kafasını sallamış bana cevap vermemişti. Hızlı adımlarla kapıya ulaştım çabucak açıp çıktım.
Şimdi canım yanıyordu ne taksiye binmek istiyordum nede bir şey yapmak arabamın da burada olduğu nu biliyordum. en sonunda eve kadar yürümeye karar verdim. Kulaklıklarımı taktım. Yürümeye başladım. Son hatırladığım şeyler biri burnuma bez kapatmıştı ardından kulağıma bir şeyler fısıldadı ancak ne dediğini anlamadım çünki kulaklarımın çınıltısı bunu engellemiş ti. Ve birinin kollarına yığıldım...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
~MAFYANIN SEANSI~
Lãng mạnAilesi öldükten sonra büyük bir enkazın altında kalan Berk Karan kardeşi tarafından bir psikoloğa gider, gittiği piskolog onun hem hayatını hemde kalbini kurtarır... Çünkü Berk artık piskoloğuna aşık olmuştur ama piskoğu Alende ona aşıktır ve artık...