Ahmet hipodroma baz istasyonu kurmak isteyen 1.70 boyunda 80 kilo ağırlığında 45 yaşında kötü bir insandır. Bir baz istasyonu şirketi vardır ve en güvendiği iki adamı vardır,Sinan ve Turgut. Sinan 1.90 boyunda 90 kilo ağırlığında 30 yaşında,aslen badigard olan bir insandır. Turgut ise Sinan'ın kardeşidir, 1.60 boyunda 45 kilo ağırlığında bir insandır. Ahmet Sibel ile evlidir ve bir çocuğu vardır. Çocuğunun adı Nihal'dir ve 5 yaşındadır.
Ahmet ve ekibi amaçlarını gerçekleştirdiler ve hipodroma baz istasyonu kurmak için açılış yaptılar.
-Ahmet: Sinan,Turgut nerde lan?
-Snan: Ben nerden bileyim abi!
-Ahmet: Ne demek nerden bilim lan! Bu adam senin kardeşin değil mi,at hırsızı! Çabuk gidip bul şunu! Hadiiiii!
-Sinan: Abi at dedin de ben at yarışı oynayayım mı?
-Ahmet: Git ve sana dediğimi yap yoksa sonun Bilal gibi olur. Anladın mı!
-Sinan: Oooo. Anladım abi çok açıklayıcı konuştun. Hadi kaçtım ben. Kendine iyi davran.
Turgut'u bulan Sinan patronunun yanına giderlerken aralarında konuşurlar.
-Sinan: Nerdeydin lan.
-Turgut: Abi mideyi bozmuşum da,hihi.
-Sinan: Ben sana demedim mi fazla yeme diye.
-Turgut: Abi biz napıcaktık?
-Sinan: Ne bilim ben lan...Aaaaaaa koş oğlum koş patron bizi bekliyo,koş oğlum koş.
-Turgut Abi o adamı hiç sevmiyorum.
Kardeşler Ahmet yanına gelir ve kırmızı kurdale kesilir. Bir hafta sonra ahırda beklenmedik bir olay yaşanır. İsmail 50 yaşlarında bir at bakıcısıdır. Her gün olduğu gibi o gün de atlara bkmak için ahıra gider. Bir at yerinde yoktur arkasını döndüğünde her yeri paramparça olan bir at gördü. At onun üzerine saldırdı ve onu yedi. Artık macera başlamış oldu.
