AOKİ:
Riff'i bulmam gerekiyor.Herşeyi onun ağzından da dinlemem gerekiyor.
Bilekliğinden onu aramaya başladım.
Konumunu kolumdaki saat gibi şeyden görüyordum.Sonra yavaşça yürüyerekRiff'in yanına gittim.Uçurumun kenarın-
da oturuyordu.Ve kendi kendine konuşuyordu.Riff:Niye kimse bana inanmıyor noluyor bana nasıl affetdircem kendimi kimse güvenmiyor ki artık
Bana.Aoki:Ben güveniyorum
Riff arkasını dönünce beni gördü.Ayağa kalkarak koşarak yanıma geldi.Ağlama-
ya başladı.Bana sarıldı nasıl bi tepki vereceğimi bilmiyordum.Ellerimi sırtına götürdüm."Riff ne olu- "dicektim ki "Aoki canım acıyor çok kötü şeyler oluyor anlayamıyorum yardım et bana"ellerini bir an olsun belimden çekmiyordu.Ağlaması şiddetlenmeye başladı. Eski Riff yerine minik bir çocuk var gibiydi."Riff neler oluyor"dedim."Hadi burdan gidelim" dedim.Kafasını sallamakla yetindi.Çocuk gibi elinden tutarak onu tek kuleye götürdüm.Elimi
bırakıp kuleye bakmaya başladı.Sanki acı verici bi olay yaşamış gibi bakıyordu."Riff iyi misin" dedim."Başka yere gitme şansımız var mı"dedi.Diyecek bişey bulamadım."Benim meydanın ordaki eve gid-" diyecekken yine lafımı kesti."Hayır oraya geri dönemem herkes benden nefret ediyor "dedi.
"Gel"diyerek benim elimden tutup bi yere doğru yürümeye başladı.Normalde yüzümün domates gibi olacağından emindim ama şu an Riff'in niye böyle olduğunu anlamaya çalışıyordum.
Biraz sonra bir eve geldik. Ev gerçekten mükemmeldi. Ama hala kafam çok karışıktı. Riff cebinden çıkardığı anahtar ile kapıyı açtı ve eve girdik.Ev çok kötü bir haldeydi.
Beni bir odadaki yatağa götürdü. Oturur musun dedi.Kafamı salladım ve oturdum. Sol kolundaki sargıyı çözdü.
Ve bileğine bana gösterdi.Bu ne anlama geliyor dedi.Bileği lacivert rengi olmaya başlamıştı."Riff noldu" dedim. Damarları ortaya çıkmıştı.Çok kötü bir haldeydi.Bi an gözüm Riff'in bilekliğinin altına kaydı. O benim anlımdaki darkanların sembolüydü...