habit | geto suguru

17

Olabilecek en kötü senaryolardan birinin gerçekleştiğini öğrendiğinde Maiya okuldaydı ve öğle arasına henüz girmişlerdi.

Savunma bakanı Nanami Shoji'nin oğlu Nanami Kento ile ünlü iş adamı Arai Kurotori'nin kızı Arai Jiha evleniyor!

Yükselen model Geto Suguru'nun bir sır gibi sakladığı sevgilisi sonunda açığa çıktı!

Bir iş yeri aşkı! Hansa modellik ajansının sahibi Arai Jiha'nın Geto Suguru'nun sevgilisi olduğu ortaya çıktı!

Savunma bakanı Nanami Shoji'nin oğlu Nanami Kento'nun uğradığı ihanet! Bir sadakatsizlik gösterisi!

Geto Suguru ve Arai Jiha'nın ilişkisi! Bir aşk üçgeni mi var?

Arai Jiha'nın gerçek yüzü!

Evlilik ve ihanet!

Geto Suguru sevgilisi tarafından aldatılıyor!

İnternette dur durak bilmeksizin artan haber başlıkları arasında dolaşmayı bırakıp telefonunu çantasına attı. Tüm bu olanlar yüzünden endişe tüm damarlarında geziniyordu ve bu yüzden öğretmenler odasından nasıl çıktığını bilemedi bile. Mümkün olan en hızlı adımlarla koridorda yürüyüp okul binasından çıktığında koşar adımlarla çıkış kapısına doğru ilerledi.

Onu bugün de Eren bıraktığından arabası yoktu ve Eren'i çağırmak da çok zahmetli olurdu. Taksi bekleyecek kadar da sabırlı değildi ancak başka çaresi de yoktu. Yani, en azından Satoru'nun arabasıyla bir yere gittiğini görene kadar böyle düşünüyordu.

Adımlarını harekete geçirip ona doğru koştuğunda kendini arabanın önüne attı -ki araba hızlı olsa bunu asla yapamazdı. Satoru ani bir frenle arabayı durdurduğunda arabanın etrafından dolanıp ön koltuğun kapısını açtı ve içeri doğru eğildi.

"Gojo-san," dedi, hızlı hareket ettiği için solukları sıklaşmıştı ve sesi de endişeliydi. "Bir yere gitmem lazım, beni bırakabilir misiniz?"

Bu endişeli hali Satoru'yu da endişelendirirken "Sorun ne?" diye sordu kendine engel olamadan. Aslında Suguru'nun evine gidip onun gelmesini bekleyecekti ama onun nerede olduğunu bile bilmiyordu. "Bırakırım bu arada, gel lütfen."

Maiya küçük bir teşekkür mırıldanarak arabaya bindi ve emniyet kemerini taktıktan sonra ona döndü. "Sorun," dedi. "Aslında dolaylı yoldan sizi de ilgilendiriyor."

Satoru'nun kaşları merakla havalandığında "Beni mi?" diye sordu. Maiya kafasını salladı, "Yolda konuşuruz, olur mu?" diye karşılık verdi ona. "Ben size yolu tarif edeceğim."

Satoru'nun gözleri bir süre onun yüzünde dolaştı, daha sonra bir şey demeden önüne döndü ve zaten çalışmakta olan arabayı gaza basarak hareket ettirdi.

Bu sırada Suguru, Shina'nın dairesinin önündeydi. Şifreyi girmek için elini uzatmıştı ki eli aniden durdu, daha sonra zile doğru yönelip peş peşe birkaç kere bastı. Hayatının son birkaç ayını bu evde geçirmiş olsa bile bu ev şimdi ona yabancıydı.

Kapının ardından terlik sesleri duyuldu, sonra kesildi ama kapı bununla eş zamanda açılmadı. Bir veya iki dakika geçti, Suguru onun kapının ardında olduğunun bilinciyle büyük bir sabırla beklemeye devam etti.

Birkaç dakika sonra, kapı yavaşça aralandı ve ardından Shina göründü. Yüzünde, Suguru'nun ilk defa gördüğü donuk bir ifade vardı. Neredeyse duygusuz. Onu yüzünde ne tür bir ifadeyle görmeyi beklediğinden emin değildi ancak bu ifadesi karşısında ne düşünüp nasıl hissetmesi gerektiğini bilemedi.