1. Bölüm

462 38 7
                                    

•İtalik şekilde yazılanlar İtalyanca konuşmalardır 🙂‍↕️

Bu şekilde yazılanlar İngilizce konuşmalardır 💜

Satır arası yorum yapmayı unutmayın 🦦

•(Kitapta yaşanan olaylar, meslekler, karakterler... Gerçek değildir, tamamen hayal ürününden oluşmaktadır.)

İyi okumalarr 🩵

İnsanların kalbi her defasında kanar.

Ve hayat, insanlardan bir şeyin öcünü almak için debelenir sürekli. Sanki insanların hepsi, dünyanın en acımasız kişileriymiş gibi, insanlardan intikam alma dürtüsü ile ilerler. Her defasında daha da kötü bir seçenek sunar önüne. Her defasında en kötüsüyle gelir. Ve sonra en kötüsünü yaşattığı insanı oturur ve izler.

Hayat insanların kalbini kanatır.

Ve kanayan kalpler, sevgiden her zaman mahrum kalır.

Benim kalbim ise hem anne, hem baba sevgisinden mahrum kaldı. 13 yaşımda annem ve anneannemi kaybettiğimden beri İtalya da dedem ile yaşıyorum.

Annem bir İtalyandı, babam hakkında tek bildiğim şey ise bir Türk olduğuydu. Annem bana hamile kaldığında babam beni istememiş, annem ile Türkiye de tanışmış fakat babam beni istemeyince geri İtalyaya dönmüş.

Ben kimdim peki?

Belinda Valenti; Anne sevgisinden mahrum kalmış, babasının istemediği o kızım.

"Belinda?"

Dedem yine odamın önüne gelmişti. Ona her ne kadar kahvaltı etmek istemediğimi söylesemde ısrarla yapmam gerektiğini söylüyordu.

"Kahvaltı etmeyeceğim, gidebilirsin."

Kapımın açılma sesini duyduğumda kapıya döndüm. Dedem yine benden izinsiz odama girmişti.

"Bıkmadın mı be bu piyanodan? Bırak şunu da gel kahvaltıya."

Piyanom bana anneannemden kalmıştı, bende onun emanetine sahip çıkıyordum fakat dedem buna karşıydı.

"Hayır bıkmadım, neden izinsiz giriyorsun dede?"

"Sadece kahvaltı yapmanı istiyorum o kadar."

Kafamı olmusuz anlamda sallayıp önüme dönücekken dedem bana yaklaştı. Kolumu tuttu ve zorla sandalyeden kaldırmaya çalıştı.

Aniden kolumu ondan çektim, bu tepkime artık alışmalıydı.

"Sakın, sakın dokunma bana!"

Hiç bir erkek bana dokunamazdı, bu kişi tanıdık bile olsa.

"Kendin in aşağıya o zaman Belinda!"

Dedem de artık sinirlenmeye başladığında sandalyeden hızla kalktım, dedemin yanından hızla geçip merdivenlerden inmeye başladım.

Arkamdan söylenmelerini duysamda, görmezden geldim.

Amerikan mutfak olduğu için salondan mutfağa geçtim, dedem arkamdan benim yaptığım gibi hızla geçtiğinde karşımda ki sandalyeye oturdu.

Ben de yerime yerleştiğim de yine iki kişiydik. Ben kalabalık aile kahvaltılarına bayılırdım, ama kalabalık bir ailem hiç olmamıştı.

"Belinda seninle bir şey konuşmak istiyorum."

Zamanın GölgesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin