2

283 26 7
                                    

biz ablamla konuşmamızın sonuna gelmişken annem içeri girdi

"Seyran hadi kızım geldiler kapıyı senin açman münasiptir "dedi

"Tamam anne geliyorum" dedim ve oturduğum yerden ayağa kalktım sonkez üstümü başımı kontrol edip odadan çıktım ve çalan kapıyı açtım ilk önce orta yaşlarda bir beyefendi girdi içeri sonra kızıl saçlı bir hanımefendi sonra ise sarı saçlı bir hanımefendi derken sıra ona gelmişti elime çiçeği uzatıp içeri doğru ilerledi ve hep birlikte salona geçtik bu çocuğu bir yerden gözüm ısırıyordu ama  nerden düşünmeye başladım ve evet aklıma geldi tabi yaa o geçen kafede otururken gözlerini üstümden alamayan o çocuk ben düşüncelere dalmışken adımın seslenilmesiyle kendime geldim

"Seyrancım sen nasılsın canım"demişti kızıl saçlı kadın

" iyiyim efendim siz nasılsınız" dedim kibarca

"İyiyim bende teşekkür ederim ha burada ben feritin yengesi ifakat "dedi demek yengesiydi dışarıdan sinsi gibi gözüksede iyi biri gibiydi 

"Memnun oldum efendim"dedim gülümseyerek ve annemden aldığım kaş göz işaretiyle kalkıp mutfağa gittim ablamda peşimden geliyordu yardım etmek için hızla mutfağa girdik

"Seyran yaa senden gözünü alamıyordu gördün mü "dedi

"Abartma abla bakmıyordu" dedim

" he he kesin aynen"dedi ablam dediklerimi umursamayarak

______________________________

Kahvelerimiz hazırdı tepsiyi yavaşça aldım ve salona doğru yürümeye başladım herkese tek tek kahvelerini verdim şimdi sıra feritteydi eğilerek kahvesini uzattım gözlerimin içine içine baktı her bir milimini ezberlemek istercesine sadece bakıyordu annesi olduğunu düşündüğüm sarı saçlı kadının boğazını temizlemesiyle kendine gelip kahveyi aldı bende hızla salondan çıkıp mutfağa gittim ve tepsiyi mutfağa bıraktım sonra lavaboya uğrayıp salona geçiyordum ki onunla karşılaştım

"Selam" dedi kibar ses tonuyla

"Selam"dedim

"Şey lavabo ne tarafta acaba "dedi

"Koridordun sonunda sağdaki kapı" dedim ve devam ettim

" başka bisey yoksa benim salona geçmem gerek "dedım

" var aslında" dedi soran gözlerle ona baktım tekrar konuşmaya başladı

" çok güzel olmuşsun"dedi

" Teşekkür ederim" dedim utanarak tam salona geçmek için hareket ediyordum ki yaklaştı bana bedenimiz birbirimize temas ediyordu artık dudaklarımız birbirine değmek üzereydi duvarla kolları arasında sıkışmıştım hızla kolunun altından geçerek

"gitmem gerek" dedim ve koşarak mutfağa girdim of kesin kızarmıştım en son arkamdan sırıtıyordu bir bardak su içip salona geçtim Ferit çoktan salonda  yerini almıştı bile bende hemen yerime oturdum ve feritin babası ismini babamla sohbet ederken duyduğum Orhan bey konuya girdi

" gelelim sebebi ziyaretimize Allah'ın emri peygamberin kavli ile kızını seyran'ı oğlumuz Ferit'e istiyoruz" dedi hemen ardından babam konuştu

" verdim gitti" dedi ve evet Şaka gibi nişanlanıyordum yüzükleri takmak için sabahtan bahçeye kurulan organizasyona indik



Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
SEYFER LOVE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin