İkyuu!~Kuroken

18~

Ke: ne zaman geldin

K: yeni geldim hadi gidelim hazırız hepimiz

O: eveeeet gidelimm!

Hepimiz kalkıp kapıya yöneldik. Kuroo son olarak bazı yerleri kontrol etti. Çıkıp arabaya yöneldik, Oikawa ve İwaizumi öne oturdu. Bende Kuroo'yla arkaya oturdum. İwaizumi arabayı sürüyordu Oikawa yanında oturuyordu. Bir yansan da müzik arıyordu.

O: sülalesini siktiğimin radyosu bi tane düzgün müzik yok

Ke: telefon bağlasak?

O: mantıklı! Ama benim telefonumun şarjı yok seninkini bağlasak?

Ke: olur

O: istediğini aç hadi

Ke: peki

Şarki listeme bakarken ilk olan şarkıyı açtım. "Arcade" çalıyordu. Şarkıya eşlik etmeye başladım. Benimle beraber Oikawa'da eşlik etmeye başladı.

Ke: Small town boy in a big arcade

O: I got addicted to a losing game

Ke: Ooh, ooh

O: All I know, all I know loving you is a losing game

Oikawa sonlarını İwaizumi'ye bakarak söylemişti.

Şarkının sonuna kadar beraber söylemiştik.

Ke: ooh, ooh all I know

O: all I know

O-Ke: Loving you is a losing game

K: Kenma sesin insanda huzur yaratıyo

O: evet sesin harika!!

İ: övgüleriniz bittiyse inelim, geldik

Hep birlikte arabadan inip eve girdik. Evleri 2 katlıydı, tıpkı Kuroo'nun evi gibi. Ancak onların evinde daha açık tonlarda renk vardı.

O: evin dublex olduğuna bakmayın üst katı biz odaya cevirdik sadece çatı katıydı orada

İ: yani üst katta sadece bi yatak odası bi lavabo ve bi banyo var

Ke: güzelmiş, nerede kalacağız?

O: eee şey ben size söylemedim de bizim alt katta sadece bir tane misafir odamız var beraber kalmanız gerekiyor

...

Biraz daha oturduk. Saat 2:37 geçiyordu. Benim uykum gelmemişti pek. Alışkındım çünkü. Kuroo esnemese bile gözlerinden uykusu olduğu anlaşılıyordu. Kulağına yaklaşarak uyumasını söyledim.

Ke: Tetsurou uykun var odaya gidip yat istersen

K: tamam giderim şimdi

...

20 dakika geçmesine rağmen Kuroo hala gitmemişti uyumaya.

I: Oikawa hadi yatalım onlarında uykusu gelmiştir

O: tamam sevgilim yatalım bro odayı biliyosun dolapta kıyafet var giyebilirsiniz

K: tamam bro

İ: iyi geceler

Kuroo'yla beraber misafir odasına gittik ama Kuroo ayakta uyuduğu için kolunu tuttum.

Ke: ayakta uyuyosun

K: hım? Ha pardon...

Odaya gelince yatağa yatmasına yardımcı oldum. Yorganı çıkartıp serdim.

Oikawa dolapta kıyafet olduğunu söylemişti. Bende kendime uygun birkaç şey bulup üstümü degistirdim. Yere başka bir yorgan serip üstüne yatacakken Kuroo bileğimi tuttup kalınlaşmış sesiyle konuştu.

K: kabus görünce korkarak uyanıyosun yanıma yat

Dediğiyle şaşırdım ancak beni çekmesi ile yatağa düştüm. Yorganı üstüne çekip uyumaya çalıştım. Kuroo yan tarafa dönüktü. En azından yüzünü görmüyordum. Onun zıt yönünde uyumaya çalıştım. Belimde hissettiğim sıcak bir kolla gözlerimi açtım. Kuroo'nun koluydu. Yüzüm kırmızının her tonuna dönerken uyumaya çalıştım.

...

Sabah uyandığımda alnımda olan başka bir alın gördüm. Gözlerimi ovuşturarak net görmeye çalıştım. Tam gördüğümde Kuroo'nun yüzü benim yüzüme aşırı yakındı. Hızlıca geri çekildim. Ancak Kuroo'nun belimde olan kolundan dolayı çokta geri gidemedim.

Bende son çare olarak diğer tarafa döndüm. Uykuya geri dalmaya çalıştım. Uykuya dalınca rüya gördüm.

Rüya

"Anne!"

"Kenma yavaş düşeceksin."

"Anne bak ne yaptım."

"Bu sen bu ben bizi çizdim anne!"

"Aferin oğluma, seni seviyorum biriciğim..."

"Biriciğim ha? Oğlunu döverkende öyle diyor muydun?"

"Ne saçmalıyorsun!"

"Hani o küçük sürtük benim senin başına ettiğim musallattı? Noldu?"

"Anne sen..."

Wui wui wui bu bölümde bittiii

Hoplayı ver çekirge yıldıza bası ver çekirge benim canım çekirge