Leitha, köydeki diğer koruyucularla birlikte bir araya gelerek bir plan yapmaya karar verdi. Onların hepsi de ormanın farklı bölgelerini ve Luminara'ları korumakla görevliydi. Leitha'nın liderliğinde, ormanın farklı bölgelerini keşfetmek ve sorunun kaynağını bulmak için bir görev gücü oluşturuldu.
Bu arada, Leitha'nın küçük kardeşi Arin, ablasının yanında yer almak istiyordu. Arin, cesur ve meraklı bir gençti, ancak Leitha onun güvende kalmasını istiyordu.
"Arin, bu çok tehlikeli bir görev. Senin burada, köyde kalman daha iyi olur," dedi Leitha, kardeşine sarılarak.
Ancak Arin, kararlıydı. "Ablacığım, ben de bir koruyucu olmak istiyorum. Sana yardımcı olabilirim."
Leitha, Arin'in kararlılığını görmezden gelemedi ve sonunda onu da yanına alarak yola çıkmaya karar verdi. Birlikte, ormanın derinliklerine doğru ilerlediler. Luminara'ların ışıkları, yolculuklarında onlara rehberlik ediyordu.
Ormanın derinliklerine ilerledikçe, etraflarındaki atmosfer daha da karanlık ve soğuk hale geldi. Leitha, bir şeylerin peşlerinde olduğunu hissediyordu. Nihayet, eski bir mağaraya ulaştılar. Mağaranın girişi, büyük bir hilal şekliyle süslenmişti, bu da onların doğru yolda olduğunu gösteriyordu.
Mağaraya girdiklerinde, içerdeki hava daha da yoğunlaştı. Leitha ve Arin, fenerlerini yakarak içeri doğru ilerlediler. Mağaranın derinliklerinde, kayıp ruhların fısıltılarını duyuyorlardı. Bu ruhlar, ormanın eski koruyucularına aitti ve şimdi onlardan yardım bekliyorlardı.
Leitha, mağaranın derinliklerinde bir altar buldu. Altarın üzerinde, eski yazıtlar ve semboller yer alıyordu. Bu semboller, ormanın dengesini yeniden sağlamak için gerekli ritüeli anlatıyordu. Leitha, yazıtları dikkatlice inceledi ve bu ritüeli gerçekleştirmek için gereken malzemeleri toplamaya karar verdi.
Bölüm bitmiştir.
Bir sonraki bölüme geçebilirsiniz.
