MY TEACHER

4. bölüm

~Biraz sonra yanıma aşırı pahalı ve lüks bir araç yaklaştı cam açıldı tae hoca konuştu

"Jungkook! Gelsene!"

~Arabaya bindim ve okuldan uzaklaşmaya başladık

"Hocam bu araba sizinmi?"

"Hmhm evet"

~Tae hoca arabanın ön kısmında duran iki kokteyl aldı ve birini bana uzattı

"Al bakalım"

"Teşekkür ederim kalsın hocam"

"Hadi Jungkook hatrım için"

~ne diyor bu adam? Ne hatrı? Neyse kokteyli aldım ve yavaş yavaş içmeye başladım. Biraz sonra başım dönmeye başladı ve uykumun olduğunu hisettim. Tae hocaya dönüp konuştum

"Hocam beni eve bıraksanız? Çok kötüyümde"

"İyimisin ne oldu?"

~Ondan sonra bayıldım ve ne olduğunu hatırlamıyordum. Gözlerimi açtığımda bir odadaydım. Korkmaya başladım ve tehlikede olduğumu hissettim. Oda aşırı güzeldi ne bir hastaneydi burası? Ne de bir oteldi çünkü birileri yaşıyordu bu evde kıyafetlerimi değiştirmişlerdi pijama ileydim yatakta oturur pozisyona geldim ve kafamı kaşıdım tam o sırada içeri biri girdi ardından konuştu

"Aa selam yeni gelen çocuk senmisin?"

~Ayağa kalktım ve çocuğa yaklaştım sanırım benden küçüktü çünkü çok kısaydı

"Sen kimsin? Ve benim burada ne işim var? Tae hocam nerede?"

"Shhh sakin ol. Bağırmak yasak burada!"

"Sen kendin bağırıyorsun bebe çık önümden"

"Ben 27 yaşındayım orospu çocuğu! Şimdi gir içeri seni Tae ye söylemiyim"

"Ya ÇIKARIN BENİ BURADAN!!"

~Bağırmaya başlayınca kapıdaki kişi beni odaya itti ve yere düştüm. Kapıyı yumruklamaya başladım çıldıracaktım hocam neredeydi? Ben neredeydim? Kapıdaki kişi kimdi? Nereden geldim buraya? Çıldıracağım resmen!

"KAPIYI AÇIN GİTMEK İSTİYORUM"

~Tüm çabalarım boşa gitmişti çünkü ne gelen vardı ne giden? Çaresizlikle kenara çekildim ve beklemeye başladım sanırım kaçırılmıştım kalkıp odayı aramaya başladım küçük bir masanın üzerinde bir kart buldum kartta şikayet için arayınız yazıyordu kartın yanındada eski bir ev telefonu vardı. Numarayı telefondan çevirdim biri açtığında konuştum

"YARDIM EDİN BANA! KAÇIRILDIM ÇIKARIN BENİ BURADAN!!"

"Kook"

"A-Anne sen misin yoksa?"

~sadece annem bana kook derdi ve küçükken hep bana şunu derdi 'karşına sana kook diyen biri çıktığında anlaki o kişiyi ben gönderdim o senin için en hayırlısı olacaktır'. Denk gelmiştir tabi. Annemi hatırlayınca gözlerim doldu

(...)