dağ evi

51 6 1
                                    

Sınır: 30 yorum/ 40 beğeni

Başlayalım...

İLAHİ BAKIŞ

Genç adam duyduğu şeyle şoka girdi.

Mine Vural'ın kişilik bozukluğu vardı.

Hırsız yani Deli, başka kişilikti

Mafya alev, başka biri

Gazeteci Gece kuşu başka biri

Mine vural ise kendisi...

Belki başka kişilikleri vardı. Bilmiyordu.... Mesala ceyda Düvenci...

Genç adam mine' nin yanına gitti. Mine hâlâ ona anlamayara bakıyordu...

Alparsal'ın ağzından istemeden şu sözler çıktı. "Kimsin sen mine vural"

Mine' nin ağazında istemeden şu sözler çıktı. "Kimim ben Alparslan çelik" Dedi. Alparslan'ın aklına o gün geldi...

Geçmiş;

Mine : hayırdır.

Ben : kimsin sen mine Vural ?

Mine : kimim ben  alparslan çelik?

Bir adım  daha attım.

Ben: çok garip birisin neden?

Mine: sende çok sıradansın neden?

Ne demeye çalışıyor bu kız? Neden kelime oyunları  yapıyor? Bir adım daha attım. Ama geri adım bile atmıyor. Korkmuyor benden.

Ben : kimsin sen?

Mine: bilmediğim sorunun cevabını veremem alparslan

Bölüm;buldum seni

"Sanki dejuva yaşıyorum" Diye mırıldandı. Bunu duyan alparslan'ın duyduğun dudağının bir tarafı havaya  kalktı.

Alparslan hızla mine yi omzuna aldı. İlk önce ağazında bir çığlık kaçtı, ve bu herkesin ona bakmasını sağladı. "Alparslan bey indirin beni!" Dediğin de alparslan cevap vermeden, hastaneden çıktılar mine yi arbaya bindirdi. Ardında o bindi ve arabayı çalıştırdı.

Cebinden telefonun çıkardı. Ve pamir yazan yere bastı.

-pamir Poyraz'ı dağ evine getirin, Uğur'a şöyle söyle; mine ile ilk tanıştığımız dağ evi, biliyor.

-tamam.

Dedi telefonu kapatıp mine ye döndü... Ağzını açtı. Ardından kapatarak başını iki yana salladı. Sanki düşüncelerinden kurtulmak istiyormuş gibi...

Sessiz giden yolcuğu mine yani Ceyda bozdu. "Alparslan bey artık ne saçmaladığınızı söyler misiniz?!" Dediğinde Alparslan cevap dahi vermeden, yoluna devam etti.

***

Birkaç saatin ardından vardıkları dağ evine vardıklarında genç adam kapıyı açtı. Ve genç kadını içeri soktu. Ve "kahve istermisin?" Diye sordu. Aynı o gün mine'nin Alparslan'a sorduğu gibi aynı soruyu yöneltti. Genç kadın "sade" dedi. Ve koltuklardan birine oturdu. Genç adam elindeki kahvelerle mutfaktan çıktı ve kahvlerin birini genç kadına verip karşısında ki koltuğa oturdu.

Sessizliği genç kadın'ın sesi bozdu. "Alparslan bey ne olduğunu anlatır mısınız artık?" Dediğinde
Genç adam hızlı adımlarla üs kata çıktı. Ve çekmeceden evlilik cüzdanını alıp, genç kadın'ın yanına geldi. Ve evlilik cüzdanını genç kadına verip koltuklardan biri oturdu. Ve konuşma başladı.

"İki sene önce evlendik, ve bir gün dedim yanına gittim. Sohbet ettik, evlilik hakkında senin hakkında bir sohbet oldu. Dedemden duyduğum cümleler adetta beynimi yıkadı. Ve Boşanma kararı aldım. Ve eve geldim. Birkaç saat sonra da sen geldim. Yüzünde çok güzle bir gülümseme vardı... Ve sana acıdığımı bu yüzden evlendiğimi söyledim. Sende mezarıma lavina çiçeği diker misin ? diyip evden çıktın, bir iki saat ardından bir avukat geldi. Elinde boşanma kağıtları vardı. O an senden vazgeçemeyeceğimi anladım. Ve kağıtları yırttım. Ardından her yerde seni aramaya başladım. Neredeyse gece yarısı olunca telefonum çaldı.... Arayan sendin konuştun, benim nefesim kesildi. 'acıdığın kadından baba olmak istemezsin, olmayacaksın' dediğinde dünya durdu. Kafandaki sesler dahi susutu. Pamiri aradım buldu. Uçurumun kenarında buldum seni, polis, jandarma, ambulans... Vardı.. ardından bir ceset getirdiler senindi. Senin cesedindi. Bir çocuk geldi. Zarf verdi gitti. Şunlar yazıyordu;

Kadın en son adamdan 'sana acıdım' lafını duydu,

adam en son kadından 'acıdığın bir kadından baba olmak istemezsin, ve baba olmayacaksın.' lafını duydu.

Hamileydim ve acıdığın kadından baba olmadın.

İki yıl ruh gibi gezdim. Yüzlerce intihar teşebbüsüne girdim. Ama senin tuttuğun adam her türlü beni kurtardı. Bende seninle konuştuğumuz günkü isteklerini yapmaya başladım.."

Dedi konuşmasını bitirdi. Genç kadın "senin zeki biri olduğunu sanırdım.. ama yanılmışım bir yaşlı bunak yüzünden hayatının içine etmişsin" dediğinde genç adam başını eğdi. Ve konuşmaya başladı. "Kişilik bozuklukluğun varmış, o zamanki kişiliklerini unutmuşsun" dedi. Ve sözünü devam ettirdi. "Psikiyatriye gidip tedavi olup tekrar başlayacaksın" dediğinde genç kadın konuşmaya devam etti. "O gün ne oldu? Herkesten dinlemek istiyorum." Dediğinde genç adam soru sormadan kafasını salladı.. ve telefonu alıp ipeğe, uğura, pamire ve Fırat beye dağa eve gelmeleri ile ilgili bir mesaj attı. Ve o sırada kapı çaldı.. Alparslan kapıyı açtığında poyraz'ı görünce yüzünde buruk bir gülümseme oldu. Ve kucağına aldı.

Genç kadına bebeğini görünce koşarak bebeğini, genç adamdan alıp sıkıca sarıldı. Ve Derince kokusunu kokladı.

***

Birkaç saatin ardından herkes gelmişti. Ve başları eğikti.. genç kadın odadan çıkıp karşılarına geçti.

"İki yıl önce olan herşeyi anlattın." Dediğinde herkesin boğazından bir yumru kaldı.

Devam edecek

Biliyorum kısa ama erken gelecek bölüm!

Nasıl bölüm?

DUR!!👇👇👇

SINIR: 30 Y/ 40 B GELMEZSE BOLUM YOK

sen kimsin? Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin