Gerçek

412 56 32
                                    

( arkadaşlar tuananın bölümünü değiştirmeye karar verdim. O aynı üniversitede de oyunculuk için konservatuarda olsun)

Sabah erkenden okula gelmiştim senaryoyu geçen hafta hep beraber yazmıştık ve şimdi
İse oynamak kalmıştı duygusal bir sahne çekme ödevimiz vardı. Bölümüm kameralarını mikrofonlarını kullanarak duygusal bir sahne ortaya koymalıydık. 5 kişilik bir gruptuk.

Okan, esila, arda ben ve sarp bir gruptuk. Esila ve Okan senaryo yazarlığı için bu okuyorlardı. Senaryoyu onlar yazmıştı ben ve Arda ise oyunculuk kısmı almıştık.

Sarp kameramandı ama Okan ikinci kameraman olabileceğini söylemişti. Esila ile yardımcı olacaktı. Ben ve arda  kamera önündeydik. Bu ilk çektiğim ödev değildi o yüzden alışkandım.

Okulun havuz kısmını kullanacaktık. Senaryoda kız yüzme bilmez ve okulun havuzuna düşer. Kimse onu fark etmez ama yokluğunu fark eden sevgilisi onu aramaya çıkar.

Bizim çekeceğimiz sahne ise kızı bulduktan sonra öldüğünü anlaması ve onu havuzdan çıkarıp kucağında kız ile öylece yürümesi anlatılıyordu.

Tamamen duygusal bir sahne olacaktı ve mecburen tamamen ıslak olmam gerekiyordu. Bu yüzden açık şeyler giyinmemiştim.

" hadi bakalım artık başlayalım. Arda tuana siz şurdan başlayacaksınız. Arda kucağında tuana ile kameranın arkasına geçene kadar yürüyeceksin biz zaten gerekli görüntüleri alacağız. Duyguyu iyi yansıtman lazım."

Kafa salladı. Ardayla başlayacağımız yere doğru yürümeye başladık.
" iyi misin?" Dedim. Bana dönüp tebessüm etti.
" iyiyim. Sadece senaryo beni etkiledi. Duyguya girmek böyle bir şey."

O oyunculuk konusunda çok iyiydi. Hemen ağlayabilir hemen gülebilir hemen sakinleşebilirdi.
Okulun şuan çok dolu olmaması işime yarıyordu.

Yerimize geçince ardanın boynuna sarıldım ben hemen kucakladı. Bir eli bacaklarımın altından diğer eli belimden sıkıca beni tuttu.
" kafanı geriye ver." Dedi. Kafa salladım.

" hazır mıyız?!" Okan bağırdı. Arda hemen kendini hazırladı. Gözleri doldu. Donuk donuk bakmaya başladı. Kollarımı aşağı sarkıttım.

" hazırız!" Dedim. Kendimi geriye verdim. Gözlerimi kapattım. Arda yürümeye başladı. Kucağında tamamen ölü gibiydim.

Biraz yürüdük o anda sesler duydum.
" ne oldu?!!" Çağanın sesiydi bu.
" çağan dur!!" Yağız...
Koşma sesleri duydum.

" ya ne yapıyorsun?!!" esila bağırdı. O anda biri kolumu tuttu. Gözlerimi açtım. Çağandı. Hemen ardanın kucağından aşağı indim.

Çağan paniklemişti korkmuştu. Gözlerimi açınca şaşkınlıkla bana baktı.
" ne oldu?" Dedim. Bir anda ağlamaya başladı. Kollarım omzuma tutundu.
" öldün sandım." Hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Dizleri bir anda düştü Yere çöktü.

Bende hemen yanına çöktüm. Öyle kötü görünüyordu ki korkudan benim de gözlerim doldu.
" hey, ben iyiyim." Kafasını eğmiş ağlıyordu.
" öldün sandım." Sanki nefesi kalmamış gibiydi.

Elimi yanağına koydum. Kafasını kaldırdı. Bunu ben yapmıştım. Hastalığımı hiç öğrenmemeliydi.
" kimse ölmüyor çağan..." sesim titredi. Ağlamaya başladım.

" kimse ölmeyecek." Dedim. Gözleri bir yere daldı. Etraftaki herkes bize bakıyordu.
" herkes ölüyor." Dedi bir anda... sonra bana baktı. 
" sende ölme."

Nefesim boğazıma takıldı. Çağanı kendime çekip sarıldım. O da bana sarıldı.
" ben iyiyim çağan, sende iyisin. Herkes iyi..."
Omuzları sarsılmaya başladı. Ağlıyordu. Bende ağlıyordum.

AnlaşmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin