''Evet ben, YoonSeok. Ne oldu şaşırdın mı YoonHee?''
YoonSeok'un yüzü gözü hala şiş ve yara içersindeydi. Yutkunarak bir adım geri gittim ama hala başımı dik tutmaya çalışıyordum. YoonHee'yi arkama alarak konuştum;
''Ne istiyorsun?''
Histerik bir şekilde güldükten sonra benim sorduğum aptalca soruya cevap verdi, sanki bilmiyordum ne diyeceğini.
''Şaka mısın kızım sen, okulda öğrenmedin galiba senden ne istediğimi.''
''Ben öğrendim de sen öğrenemedin galiba, yediğin dayağın izileri hala yüzünde duruyor.''
Gülmüştüm, çünkü o aptalın söylediği şeyler komikti. Ben güldükten sonra bana sinirli bir yüz ifadesi ile bakmıştı.
''Gül gül o çok sevdiğin,güvendiğin sarışının varya. O seni yine elimden kurtarır o zaman merak etme.''
Bu seferde gülen o olmuştu, daha sonra üstümüze yürüyüp kolumdan beni çekmişti ve buna engel olmaya çalışan YoonHee'yi de yere fırlatmıştı. Kafasını yere çok sert bir şekilde vurduğu için onun adına endişelendiğimden dolayı bende çığlık atmıştım ben çığlık atınca YoonSeok banada bir tane yapıştırmıştı. O ağır darbeden sonra gözlerimin yavaş yavaş kapandığını hissetmiştim, o anda gördüğüm tek şey yerden ayağa kalkmaya çalışan YoonHee'nin sözleriydi;
''M-merak etme, daha önce h-hiç b...''
Sözlerini söyleyemeden gözlerim kapanmıştı.
YAZAR ANLATIMI
YoonSeok, Hye-Jin'i bir depoya getirmişti. Yanında olan bir kaç kişiye verdiği emir ile Hye-Jin'i bir başka odaya götürüp bağlamışlardı. Bir süre sonrada YoonSeok elinde bir servis tepsisi ile odaya gelmişti. Hye-Jin'in yanına oturan YoonSeok tepsinin içinden bir kimyasal ve yine tepsinin içinden bir pamuk alıp elindeki kimyasalı pamuğa döktü.
''Ah güzel Hye-Jin'im benim, bana bu elinle vurmuştun dimi?''
YoonSeok elini Hye-Jin'in yüzünde gezdirdikten sonra kızın eline asitin az bir kısmını döktü. Asitin etkisi ile uyanan Hye-Jin çığlık atmıştı.
''Gerizekalı psikopat! Ne döktün elime?''
''Antimon Pentaflorür. Bilinen en güçlü asit çeşididir.''
HYE-JİN'İN ANLATIMI
Elim o kadar acıyordu ki bir süre sonra verdiği acı yüzünden elimi hissetmemeye başladım. Psikopat YoonSeok yüzüme bakarak gülüyordu.
''Neden öyle bakıyorsun HyeJin, sizde eğlenmediniz mi sarışının bana vururken? Ben sadece yöntemimi değiştirdim.''
''Bana bak YoonSeok, eğer sen bugün saçma sapan hareketler yapmasaydın hala arkadaş kalacaktık. Ama sen bir erkek olarak hormonlarına engel olamadın, o yüzden boşuna konuşma.''
''Boşuna mı konuştuğumu düşünüyorsun? Sözlerimden çok ciddi ve doluyum HyeJin. Hani sabah engel olamadığım hormonlarım varya şimdi onlara daha fazla engel olmayacağım.''
Pis pis sırıtıp gülmeye başlamıştı daha sonrada yataktaki tepsiyi yere koydu ve üstüme çıktı. Tişörtümü çıkartmaya çalışırken ona bir tekme savurdum. Çok ekilenmememiş olacak ki kendini tekrardan toparladı ve kaldığı yerden tişörtümü çıkardı. Ellerini pantolonuma indirince çığlık atmaya başladım ama nafile. Bana istediği her şeyi yapıyordu gücüm ona yetmiyordu. En sonunda sıra iç çamaşırıma geldi onuda indirdikten sonra yüzüm acayip derecede kızarmıştı aynı zamanda da rahatsız olmuştum. Kendi pantolonu ve çamaşırını çıkardıktan sonra eli ile erkekliğine yol verdikten sonra hissetmiştim o iğrenç duyguyu. Bir kaç defa daha yaptıktan sonra rahatlamışa benziyordu ki nefes nefese kalmıştı. Ben mi? Benim gözlerim dolu ve ellerim bağlı bir şekilde -bir yastıktan farksız bir şekilde- yatağın üstünde yatıyordum. Göz yaşlarım bir bir bu eski püskü yatağın çarşaflarına dökülmüştü. YoonSeok işini bitirdikten sonra kendi üstünü toparladı ve bana baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FATAL TROUBLE
FanfictionHye-Jin şans eseri tanıştığı bu sarışın beyle aralarında bir şey olacağını bilemezdi...