Best Friends •Minsung°

2. Güzel hissettiriyormuş

༺☆༻

Babamlardan izin alıp Chan hyung ile kalmayı tercih ettiğim için, 1 yıl önce buraya taşındım.

Zaten eve en son gelen ve en son odayı kapan da bendim. Minho ile kalıyordum. Ben omega olsamda, o alfa olarak bana her türlü yardımda bulunurdu. Üniversite 1. sınıf olduğum için de dönem sonuna kadar rahattım.

Her Z kuşağı gibi, ben de tiktok ve instagramda kafa yoruyordum yatağımda. Birden bağırışma sesleri gelmiş, Minho kapıyı açıp içeri girdiği gibi kapatmıştı.

Ardından bana doğru ilerlediğinde sormuştum. "Noldu, yine mi Changbin oyun konsolunu kırdı." Sorar gibi cümlemi kurduğum da kafasını sallamış, kendisini de benim yatağıma atmıştı.

"Sen niye benim yatağımdasın?" Omuz silkmiştim. "Senin ki daha rahat. Hem bir gece burada uyumama izin verir misin hyung." En sondaki u harfini uzatarak söylediğimde yüzünü buruşturmuştu.

"Bana bir daha böyle seslenme." Gülmüştüm. Kendini yaşlı hissediyordu.

"Tamam söylemem. Hem bu gece yatak benimdir. Kokun sinmiş çok güzel." Hislerimi açığa çıkarmıştım hemen. Zaten kim sevmezdiki nane kokusunu.

Duygularımı dışa vurandım hep. Aslında bunu sadece Minho ve diğerlerine yapardım. Gizlemezdim hiç bir şeyi.

"İyi tamam senindir."

Gülüşerek önümüze döndük. Aklıma gelen şeyle duraksadım. Bu sefer açık sözlü olamazdım. Çünkü konu Minho ile bendim.

"Minho."

"Hm."

"Hani biz konuşmuştuk ya aylar önce söz vermiştik sevgilimiz olmazsa biz çıkacaktık diye."

Kafasını salladığında derin bir nefes alıp konuştum.

"Hâlâ sevgilimiz yok.." Kaşlarını kaldırdığında kısa süre yerle bakışmış, ayağa kalkıp yanıma gelmişti. "Yani?"

Tamam. Tamam. Güldük eğlendik açıklayalım.

"Şaka yaptım lan, niye ciddiye alıyorsun." Kahkaha atmıştım.

"Jisung, böyle şakalar yapma."

"Tamam ya, sen de iyice Chan hyung'a benzedin salak."

Dışarıdan yine koşma, kapı kapatılma, bağırışma sesleri gelince kalkıp kapıyı açtım.

Bu ne lan, etraf orman alanına dönmüş. Ama etrafta Hyunjin ve Felix yoktu.

"Nolmuş?"

"Salona girmeyi deneme bile. Çocuklar dağıtmış. Üstüne bir de Hyunjin ile Felixde yok. Kesin öpüşüyorlardır."

Kafasını sallamıştı.

"Sahi, bu devirde tek biz öpüşmedik sanırım lan."

Bana dönüp bakmıştı. Yanına oturmuştum. Aklıma bir ara tiktokta viral olmuş akım geldiğinde hınzırca gülümsedim.

"Two best friends in a room." yüzüne yaklaşmıştım.

"They might kiss." geri çekildiğimde hâlâ bakıyordu bana.

"Yes we will." Kankacığımın kalın sesiyle yükselmiştim. Ne? Az önce ne dedi o? Ciddili gay panic yaşıyordum.

"What." Bir de araya ingilizcemi soktum ya aferin bana.

"I said, yes we will." Biraz daha geri çekildiğimde de bir şeyler düşünüyordu. O heyecanla feromonlarımı salgılamıştım ama farkında da değildim.