1 - Başlangıç

6 1 0
                                    

Merdivenlerden hızlı hızlı iniyordu. Kardeşi Wenthy aşağıda onu bekliyordu.

– ELEAN! EGUSSİN ARADI, DİYORKİ DOĞUM BAŞLAMIŞ, ÇABUK OLMALIYIZ!

– geliyorum, geliyorum.

Aşağıya geldiğinde kardeşi onu kolundan tuttu ve hızlı hızlı arabaya doğru götürmeye başladı. Kâhin, annelerinin zaten orada olup olmadığını soracaktı ancak kardeşi Wenthy'nin şu anki halinden çekinip fikrini değiştirdi.

Birkaç dakika sessizliğin ardından Wenthy sakinleşmeye başladı. Ardından sessizliği bozdu.

–Elean, sen Yulnail'ın doğumda nasıl olacağına baktın mı? İyi bir şekilde atlatıyor muymuş?

Kâhin, ''Kâhin olduğu konusu'' her açıldığında vücudunu bir stres basıyordu. Midesi kasılıyor, kalp atışları hızlanıyordu. Aslında doğuma bakmamıştı, ancak bunu söylese bile kardeşi ona inanmayacak, aslında bakmışta kötü bir şey vardır diye söylemediği kanısına varacaktı. Şayet, ''Evet, gördüm, iyi geçiyor.'' Derse, yalan söylemiş oluyordu. Aslında yalan söylemesi önemli değildi ancak olay söylediği gibi çıkmazsa yine oklar ona dönüyordu. Bu yüzden, yalan söylemekten iyidir diye düşünerek doğru söylemesi kanısına vardı.

–Ben, bakmadım.

...

–Elean, baktığını biliyorum. Sakince soruyorum, doğum nasıl gerçekleşiyor?

İşte, her şey ortaydaydı. Kardeşi ona inanmıyordu. Nefes alışverişi düzensizleşmeye başladı. Stres iyice onu ele geçirmeye başlamış, başını ağrıtıyordu. Aslında, güvenmemesinin sebebi kendisi değildi. Sadece böyle bir gücü olduğu için hayatını kontrollü yaşadığını, bu yüzden olaylara tepki vermediğini düşünüyorlardı. Çoğul ek var, çünkü bu sadece kardeşi değildi. Onun ''kâhin'' olduğunu bilen herkes böyle davranıyordu. Kötü olayları görüyorlardı sadece. Sadece geleceği gören değil de geleceği yöneten olduğunu sanıyorlardı.

Bazen kendini Jassis meydanının ortasında, bağlanmış bir şekilde, etrafındakilerin ise ''şeytan taşlar gibi'' ona taş attığını düşünüyordu.

Kardeşinin, o sorudan sonra sonu gelmeyen sorularıyla boğulduğunu hissetti. Cevap vermedi. Ancak en sonunda bir şey söylemek zorunda olduğunu biliyordu. Düşünceleri, kardeşinin daha da yükselen sesiyle kesildi.

–Elean! Sana söylüyorum! Acaba cevap verecek misin?

İstemiyorum. Diye düşündü.

...

Yolculuğun kalanı sessiz geçti. En sonunda hastaneye vardıklarında kardeşi hiçbir şey demeden arabayı durdurdu ve arabadan indi. Kâhin de sessizce onu takip ediyordu.

Seer - KâhinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin