amour lubrique || taekook

°•enferme-moi dans tes lèvres•°

★Bu bölüm uzun olacak iyi okumalar oy kullanmayı unutmayınız★

https://open.spotify.com/playlist/4BTQrOIiHOqqF0KqcvXqDF?si=_DLaBD-TQ8WPwt1ImM05bQ

***

"Dudakların da dahil mi?" diye sorunca bana baktı "benim dudaklarım yemek mi kim?"

"Değil mi? tadına sadece bir kere bakamaz mıyım? lütfen" onun dudaklarının tadının her tattan daha güzel olduğuna emindim.

"Çok arsız bir çocuksun isteklerin bitmiyor kim" dediğinde sinirle gözlerimi açtım ve "her istediğimi yiyebilecegimi söyledin jeon" dedim.

"Dudaklarımı kastetmediğimi ikimiz de iyi biliyoruz" dedi "aletinin tadına bakmak istiyorum demediğime şükür et babacığım" dedim dudaklarımı büzerek.

Koltuğa geçti ve "tamam kim ama annene söylemeyeceksin" dedi ve tamam dercesine kafamı yukarı aşağı hareket ettirdim.

Ayağa kalkacak gibi değildi bende yanına gittim "ayağa kalksana" dedim "hayır" dedi.

İşime geldi aslında hem dudaklarını öpecek hemde kucağına oturacaktım.

Ona daha da yaklaştım ve kucağına çıktım ellerimi boynuna doladım.

"Ne yapıyorsun?" diye sorunca "senin kalkacağın yoktu bende senin kalkmanı beklemek istemedim" dedim.

"Pekâlâ kim bak bakalım tadıma" diyince dudaklarına yaklaştım ve dudaklarımızı buluşturdum.

Hiç karşılık vermiyordu nasıl alacaktım tadını "ama karşılık vermezsen nasıl bileceğim tadını" dedim üzgün bir sesle ve tam ayağa kalkacakken beni belimden kavradı ve bu sefer o buluşturdu dudaklarımızı.

Dilini ağzıma gönderdi ve sert darbeler yapmaya başladı karşılık vermeye çalışıyordum ama yapabildiğimden emin değildim çok hızlıydı.

Kısık bir inleme çaldı dudaklarımdan.

Yavaşça uzaklaştı altımdaki sertliğini hissediyordum ve sonra ayağa kalkıp yanına oturdum.

"Güzel mi tadım?" diye sordu "herşeyden daha güzel" diye cevap verdim.

Ayağa kalktı ve yukarı doğru yürümeye başladı "nereye" diye sordum "uyuyacağım sende gelsene" diyince bende yukarı çıktım.

Odama gittim ve uyumak için hazırlandım sonra yatağıma uzandım.

02.08

Korkunç bir şimşek sesi ile uyandım çok şiddetli yağmur yağıyordu.

Ben şimşek sesinden çok korkuyordum gidip gitmemek arasında kalsam da ayağa kalktım ve jeon'un odasına doğru ilerledim ve yavaşça kapıyı çaldım.

"Gel" diyince içeri girdim ve yanına doğru ilerledim.

"Yağmur bitene kadar burada otursam olur mu? hiç ses çıkarmam" dedim "neden bir sorun mu var" diye sordu "şimşek çakıyor" diyince "korkuyor musun?" dedi "evet biraz korkuyorum" dedim.

"Yanıma gel" dedi bende yatağa oturdum "yanımda uyuyabilirsin" dedi gözlerim şaşkınlıkla açıldı "gerçekten mi?" diye sordum heyecanla "yok şakacıktan" diyince sinirlendim "dalga geçme komik değil jeon" dedim "tamam ya sinirlenme hemen birlikte uyuyalım" dedi bende yanına uzandım tavandaki bütün detayları ezberlemiştim resmen yatağın üstünde tavana sabitlenmiş bir ayna vardı oradan onu izliyordum çok yakışmıştık yıllarca bunu izleyebilirdim.