Yoongiden:
Yine saçma-sapan bir güne uyanmıştım. Ailemi kaybetdiğimden beri yalnız yaşıyorum. Etrafımda kimse yoktu. Bir tek çoçukluk arkadaşım Jimin vardı. Onun sayesinde yaşıyorum diyebiliriz bence. 3 ay önce ailemi kaybetdiğimde deprosyona girmişdim. Evden hiç çıkmıyordum, her gün ağlıyordum, sürekli intihar etmeye çalışıyordum ama Jimin hep yanımdaydı ve bana yardımcı oluyordu.
Şimdiyse Jiminle aynı evde kalıyorduk. Hem unversteye gidip, hemde çalışmak
zorundaydık. Jimin de benim gibi olmasa da biraz fakirdi. Haliyle çalışmak zorunda kalıyorduk.- Hey Yooon hazır mısın?
- Geliyorumm Chimm
Odadan çıkıp yemek masasında kahvesini içen Jiminin yanına koştum. Yine her zaman olduğu gibi kahvaltıyı o hazırlamıştı. Ben çok geç kalktığım için kahvaltı işi hep ona kalıyordu.
-Hey Yooniee
- Evett Chimm?
- Bizim bu sınıfa yeni çoçuklar gelicekmiş, 3 kişilermiş biliyor musun?
- Hayır,sen nerden biliyorsun?
- Hobiş söyledi, biliyorsun en taze haberler onda oluyor.
- Kimlermiş peki?
- Birisinin ismi Taehyung ultra yakışıklı ve zenginmiş, ama hiç bi kıza yüz vermez, inanılmaz yakışıklı olduğunu söylemiş mindim?
- Evet, Chim devam et.
- Ha, işte diğeri de onun abisi Kim Namjoon o Taehyungdan çok daha zeki ve başarılıymış, kendisi hemde babasının şirketinde çalışıyor, arabasını bir görsen adamlar ne zənginlər dimi yaa?
- Evet Chim peki diğeri?
- Ha, bak onu bende bilmiyom aman canım zaten öğrenicez.
- Hadi Chim, gidiyoruz kalk
- Tamam be
Masanın üstünü hemen toplayıb kəndimizi dışarı atdık. Yolboyu gülü şakalaşa Seoul Universtesine varmıştık.
İnsanlar arabayla falan geliyor buz fakirlerde napalım mecbur yürümek zorunda kalıyorduk onca yoluBoşverip merdivenleri çıkmaya başkadık, sınıf yine darmaduman olmuşdu. Birisi takla atıyor, birisi makyaj yapıyor, diğerleriyse ne yapıyor bilmiyorum valla
- Lan hötükler, nerdeydiniz?
- Senide görmek çok güzel Jin
- Ne var lan soru soruyoz şurda, Hobide gelir şimdi yeni çoçuklara baxmayaraq gitdi.
- Nerdeler ki hyung?
- Müdürün odasındalar şimdi, şimdiden söyleyim Namjoon benim
- Çok gerekdi sanki senin Namjoonun?
- Sen git şu "taş gibi götü var" dediyin Taehyuga sulan.
Daha fazla bu saçma diyologu dinlemeyip kafamı sırama göndüm. Jimin genellikle Hobiyle otururdu, Jinde Jisooyla yani sınıf başkanımızla otururdu bense yanıma kimseyi almazdım. Kimsede gelmezdi zaten.
Öğretmen geldiği gibi her kes sesini kesmiş ayağa kalkmışdılar. Hola oturun dediği gibide sohbetlerine devam etmişdiler. Kafamı sıraya gömmüşdüm ki, her kesin "ooooooo" sesleriyle ne olduğunu merak etip kafamı sıradan kaldırdım
- Gençler yeni arkadaşlarınızı karşılayın.
diğer çoçuğumuz nerde?- Onun işi vardı hocam yarın gelicek.