Deniz Kenarı~4

49 7 5
                                    

O sırada hemen geri çekildim.Aytuğ başını öne doğru egdi.

"Iyi geceler." Diyerek arabadan hızlıca indim.Ah az önce ilk öpücüğüm elden gidiyordu!Biliyorsunuz her kız için ilk öpücük çok önemlidir.Bende özel olsun istiyorum.Eve girdiğimde babamı salonda gördüm.Sahi babam benimle dün birşey konuşacaktı ve bu sabahta göremediğim için konuşmadık.

"Hoşgeldin Nilda." Dedi sakince.

"Hosbulduk baba." Dedim ve merdivenlerden çıkacakken babam "Seninle bir şey konusacaktım" dedi.Ona doğru döndüm ve bana eliyle yanındaki koltuğu işaret etti.Gidip yanına oturdum ve ona baktım.

"Evet ne diyecektin?" Dedim.Biraz daha sustu.

"Öncelikle kızım.. Ben özür dilerim.Annen öldüğünden beri hayata küstüm gibiydi.Sana hiç sevgimi gösteremedim.Babalık yapamadım doğru düzgün.Kızım bunun için çok özür dilerim.Lütfen beni affet.Şimdi artık sana yeniden hem anne hem baba olacağım.Eski Ekrem Erez geri döndü ha ne dersin?" Dedi.Bunları babam mı söylemişti?Dilim tutuldu.

"Baba.. Bu kararına çok sevindim."

Yanagindan öptüm sarıldım ve ayağa kalktım.

"Ben odamdayım" diyerek merdivenlere yöneldim.Odama ulaştığımda ise lambayı açıp telefonu yataga firlattim.Bende yataga oturdum ve gülümsedim kendi kendime.Babam eski haline döndü.Başka ne isteyebilirim ki.Ayağa kalktım ve üzerimdeki kıyafetleri çıkarıp kelebekli pijamalarımı giydim.Aynanın karşısına geçtim ve makyajı temizledim.Bu gece çok huzurlu bir uyku çekecektim.
**
Sabah Mira beni arayıp telefonda böğürdü.Evet bildiğimiz 'Nildağğ hadi kalk kankağğ' diyerek böğürdü.Yatağımdan kalkıp banyoya ilerledim.Rutin işlerimi halledip odama geldim ve dolabımın karşısına geçtim.Giyeceğim kıyafeti(multi) yatağın üzerine koyup pijamalarımı çıkardım.Üstümü giyinince aynanın karşısına geçtim ve göz kalemi sürdüm.Saçlarım zaten küt olduğundan sadece taradim ve öyle bıraktım.Cantamın içine gerekli kitapları koyup sırtıma aldım ve aşağıya indim.Babam yoktu.Holdinge gitmişti büyük ihtimalle.Kahvaltı etmek istemiyordum zaten 15 dakikam kalmıştı derse.Beyaz convers ayakkabılarımı giyip evden çıktım.Şanslıyım ki hemen taksi geçti.Taksiyi durdurup bindim ve okulu tarif ettim.Tam o sırada telefonum çaldı.
Arayan Simâydı.

"Efendim Simâ?" Diyerek açtım telefonu.

"Nilda eğer hemen buraya gelmez sen kavga çıkacak." Dedi hızlı hızlı.

"Kim kimle kavga ediyor benimle alakası ne?"

"Dün yarıştaki çocuk bizim okula kayıt yaptırmış.Dün Mira söylemişti zaten vee su anda Arda ile biribirlerini öldürecekmiş gibi bakiyorlar."

"E Arda'yı oradan uzaklaştırın."

"Zeki.Nilda gelince gideceğim diyor."

"Ah napacaksa beni?Neyse tamam geldim zaten" dedim ve cevap vermesini beklemeden telefonu kapadım.Taksici amcaya ücreti ödeyip hemen indim.Okulun kapısından girdiğim an herkesin gözü benim üstümdeydi.Hayır şaşırmadım.Dün yarıştaki olay okul gazetesinde çıkmıştı muhtemelen.Boşverip bizim grubun yanına gittim.

"Günaydınnnnn" dedim neşeli bir ses tonuyla.Herkes aynı şekilde bana karşılık verdi.Bu sefer Arda'ya baktım.Simâ'nın dediği kadar vardı.Düşman gibi bakıyorlardı.Zaten yarı yarıya öyleydiler.Ama bence sebepsiz yere.
Mira bana yaklaşıp "karşına bak" dedi.Karşıya baktığımda ise Aytuğ ifadesiz bir şekilde bana bakıyordu.Bana böyle bakması hoşuma gitmiyor.Kimsenin hoşuna gitmez.Düşünsenize biri sürekli size bakıyor.Çok rahatsız edici bu.Arda'nın kolunu tuttum ve "Arda hadi sınıflara gidelim biz" diyerek çekiştirmeye başladım.Arda ise kafa salladı.

DENIZ KENARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin