hypocrite | Jeongwoo

4

Haruto beni sınıfıma kadar bırakmıştı. Bu ikisini gerçekten anlamıyordum bir işler karıştırdıkları şimdi kesinleşmişti. 

Kendimi tutamadım ve Ruto'nun ağzını aramak istedim.

H:neden beni sevgilim değil de sen sınıfıma bırakıyorsun sorabilir miyim?

R:onu manitanın kıçına sorarsın artık tuvalete gitti işte. 

Dediği şeyle ona çaktırmadan göz devirdim. Yalan söylüyordu. Sinirlendiğim için görüşürüz demeden sırama ilerledim. 

R: Sanada görüşürüz! Alır sevgilin seni çıkışta! Ben çok meraklıydım sanki! 

Hala bağırıp duruyordu. Gitsene be çocuk! 

ve biraz daha söylendikten sonra gitti. Bende aklımdaki düşüncelerle başımı sıraya koyup dersin bitmesini bekledim.

Jeongwoo'dan...

Lee know ile konuştuğum için hazeli derse ruto bırakmıştı. Normalde hazel ile hep beraberdik. onu ben evinden alır ben bırakırdım bu okulda da böyleydi. Fakat ona söyleyemediğim şeylerden dolayı aramız açılmıştı. Bunu hazel de bende hissediyordum. Ona yalan söylemekten nefret ediyordum fakat başka çarem yoktu.

Düşüncelerim arasında kaybolmuş elimdeki kalemle oynarken ruto içeri girdi. Bir şey söyleyecek gibiydi bu yüzden yüzüne bakmaya devam ettim.

Arkamda ki sıraya otururken ciddi bir ifadeyle konuştu.

R: Kanka senin hatun şüphelenmeye başladı bence bak.

Gerilmiştim bu yüzden daha rahat konuşmak için arkamı döndüm.

J:Onu nerden anladın?

R: Bakışlarından anasını satayım. Birde beni neden sevgilim yerine sen bırakıyorsun dedi haklı olarak.

J: Çaktırmadın değil mi ?

R: Ya yok tuvalete gitti dedim. Ama bu akşam sorgudasın haberin olsun. 

J: Hay amınakoyayım ya. Bu akşam iş vardı. Neyse hallederim bir şekilde.

R: Bokunu çıkarma parayı kırdın diye abartma. Kız elinden kayıp gidiyor.

J: Akşam tayfayı topla her zaman ki gibi. Hazel seviyor bizimkileri eğleniriz biraz kafasını dağıtsın.

R: Konuş bir an önce.

J: Ya tamam sus amınakoyayım ya.

O sırada hoca geldiği için önüme döndüm ama sanırım boku yemiştim.

Okul Çıkışı 

Hazeli sınıfından almak için önden çıktım. Sorgu dolu anlar için 40 dakika boyunca kendimi hazırlamıştım. 

Sınıf kapısının önüne geldiğimde hazel çantasını takıyordu. Beni görünce gülmediğini görünce sıçtığımı yeniden anladım.

Ben çaktırmamaya çalışıp gülümsedim. Yanıma geldiğinde ise alnını öpüp ellerimizi birleştirdim. Ve çıkışa doğru ilerledik. 

J: Sevgilim akşam bizimkilerle toplanalım diyoruz müsait misin?

H: Hayret sen ilgilenir miydin bizimle? 

Bu soruyu beklediğim için hazırlıklıydım tabiki. 

J: Aşkım part-time çalıştığımı biliyorsun. Elimden geleni yapıyorum. Üzgünüm zaten sana zaman ayıramadığım için. 

Evet biraz manipüle etmiştim fakat başka çarem yoktu. O sırada biraz yumuşadığını farkettim.

H: Tamam özür dilerim ama hala haklıyım Jeongwoo. Eskisi gibi değilsin bunu anlamak zor değil. Bir sorun varsa veya bir şey saklıyorsan şimdi söyle. Kendim öğrenirsem seni süründürürüm. 

Hazel normalde sakin birisiydi evet ama sinirlenince gerçekten yanına yaklaşılmıyordu. Biraz gerilmiştim ama ona sokağın ortasında bunu açıklayamazdım. O yüzden konuyu değiştirdim.

Alnımı alnına yaslayıp sırıttım ve kulağına fısıldadım "süründür beni bebeğim."

Hazel de ciddi kalamayıp ufak bir kahkaha attı ve başımı ittirdi. 

H: Siktir git.

Bende ellerimizi ayırıp kolumu omzuna attım. Oda elini belime koymuştu. Rahatlamanın etkisiyle ufak bir nefes verdim ve huzurla yola devam ettik.

Şimdilik.

Hazeli evine bıraktıktan sonra Lee Know'un yanına gittim. Elime bir kağıt sıkıştırdı.

L: Adam bu. Yarışı kazanırsan büyük para senin. Buraya kadar geldin elin boş dönmek istemezsin bence.

J: Kısa kes biliyoruz bizde. 

Aramızda ki mesafeyi kapattım ve fısıldayarak konuştum.

J: Bu son. Başka yarış yok. Bir daha boklarınızı temizlemem. Parmağımla gövdesini ittirdim. Kağıdı cebime sıkıştırıp tenha sokaktan çıktım. 

 EVET BEN GELDİM! YKS24 BİTTİĞİ GİBİ DAMLADIM! BÖLÜM NASILDI? Sizce Woo ne yarışı yapıyor? Amacı ne? 

Bol bol yorum ve vote bekliyorum bu arada love u guys.