SELAMLAR YENİ BÖLÜM ÇOK İSTENDİ (SADECE 1 KİŞİ) EHEHEHE YENİ BÖLÜMÜ TEHTİD İLE ATIYORUM KIZMAYIN HANFENDİ YA KİTAP KISA OLUCAK GİBİME GELİYOR 10 BÖLÜM FALAN OLURSA ŞAŞIRMAM
BÖLÜMÜN ADI:
Aşıksın diriririiriri aşıksın diriririiriri
BÖLÜMÜN ŞARKISI:
eyes don't lie-Isabel LaRosa
İyi okumalarrr
♡☆♡☆♡☆♡☆♡♡☆♡☆♡☆♡☆♡♡☆♡☆♡☆
Emily ve Lana, sabah erkenden kahvaltıya gitmek üzere uyanıp hazırlanmışlardı. Büyük salonda diğer öğrencilerle birlikte kahvaltı ederlerken, Emily göz ucuyla Tom’u aradı ama onu göremedi. İçinde bir yerde, Tom’un kendisine olan soğuk tavırlarını düşünmeden edemiyordu.
Kahvaltıdan sonra, Emily ve Lana derslere gitmek üzere sınıflarına yöneldiler. İkisi de İksir dersini seviyordu ve ders boyunca dikkatlerini toplamaya çalıştılar. Sınıfa girdiklerinde, Emily ve Lana yan yana oturdular. Tom ise sınıfın arka tarafında bir köşede oturmuştu. Emily, onun varlığını hissedebiliyordu ama yüzüne bakmamaya çalışıyordu. Emily, Dumbledore artık o kuralı kaldırdığı için şanslıydı
Profesör Slughorn, sınıfa girip dersin içeriğini anlatmaya başladığında, Emily dikkatini derse vermeye çalıştı. Ancak, Tom’un bakışlarını üzerinde hissetmekten kendini alamıyordu. Ders sırasında, birkaç kez Tom’un ona baktığını fark etti ama hiçbir şey söylemedi.
Dersin sonunda, öğrenciler sınıftan çıkmaya başladığında, Tom hızla Emily’nin yanına geldi. Lana, durumu fark edip Emily’ye destekleyici bir bakış attıktan sonra dışarıya çıktı.
Tom: "Emily, bir dakika konuşabilir miyiz?"
Emily durakladı, içindeki karmaşayı bastırarak Tom’a döndü. Onunla konuşmak istemiyordu ama Tom’un bu ısrarcı tavrı merakını cezbetti.
Emily: "Ne var, Tom? Çabuk söyle, işim var."
Tom, derin bir nefes aldı ve Emily’nin gözlerine baktı.
Tom: "Neden bana böyle soğuk davranıyorsun? Benimle neden konuşmuyorsun?"
Emily, biraz tereddüt ettikten sonra, hislerini gizlemeye çalışarak cevap verdi.
Emily: "Çünkü sen de bana soğuk davrandın, Tom. Ben belli ettiğim halde beni reddettin.Ne yapmamı bekliyorsun?"
Tom, bu cevaba şaşırdı ve bir an duraksadı. Sonra, cesaretini toplayarak konuşmaya devam etti.
Tom: "Özür dilerim, Emily. Sana karşı dürüst olmadım. Aslında seni seviyorum ama bunu nasıl ifade edeceğimi bilemedim. Bu yüzden sana soğuk davrandım."
Emily, Tom’un bu itirafı karşısında şaşkına döndü. Bir an durakladı ve sonra hafifçe gülümsedi.O an midesinde kelebekler uçuştuğunu hissetti.
Emily: "Gerçekten mi? Peki, neden daha önce söylemedin?"
Tom, pişmanlıkla başını öne eğdi.
Tom: "Çünkü korktum, Emily. Seni kaybetmekten korktum. Herkesin sana düşmanca bakıp benden nefret etmenden korktum.Ama şimdi anlıyorum ki seni kaybetmektense duygularımı ifade etmem daha doğru."
Emily, Tom’un samimi itirafı karşısında duygulandı. Ona doğru bir adım attı ve ellerini tuttu.Tam o sırada Emily, Tom'u çekip dudağından öpmüştü ve Tom bu öpüşmeyle Emily'in ondan hoşlandığını anlamıştı.
Emily: "Tom, ben de seni seviyorum. Sana aşırı değer veriyorum.Ama bana karşı dürüst olmanı istiyorum. Sadece açık ve samimi ol. Bana yalan söylediğinde sanki acı çekiyor gibi oluyorum."
Tom, Emily’nin bu cevabıyla rahatladı ve hafifçe gülümsedi. İlk defa bir kızdan hoşlanmıştı.
Tom: "Söz veriyorum, Emily. Sana karşı hep dürüst olacağım.Gözler asla yalan söylemez kraliçem."
Bu samimi an, Emily’nin de yüzünde bir gülümsemeye neden oldu. İkisi de, bu anın özel olduğunu hissediyordu. Emily, Tom’un ellerini tuttu ve gözlerinin içine baktı.İkiside genç aşk ikisirinin bir parçasıymış gibiydiler.
Emily: "Teşekkür ederim, Tom. Bu benim için çok önemli. İyi ki varsın kralım."
Tam bu sırada, sınıfın kapısında bekleyen Lana, bu sahneyi izliyordu. Az kalmıştı ki çığlık atmamak için kendini zor tutuyordu.Emily ve Tom’un birbirine olan yakınlığını görünce yüzünde kocaman bir gülümseme belirdi. Lana, onların bu mutlu anını bozmak istemese de, dayanamayıp yanlarına geldi.
Lana: "Oh be şükür lan.Tom şerefsizi Emily'i üzersen seni öldürmekten beter ederim."
Emily, Lana’nın bu tepkisi karşısında gülerek arkadaşına sarıldı.
Emily: "Karım be beni üzerse zaten ben onu keserim."
Tom Emily'e gülerek bakıyordu ve onun kafasını okşamıştı.
Tom: "Lana teşekkürler."
Lana ne demek olduğunu anlasa bile Emily anlamamıştı.
Geçmiş zaman ilk dersten önce:
Lana Tom'un yanına gelmişti ve sert bir tokat atmıştı.
Tom:"Seni aptal ne yaptığını sanıyorsun?"
Tom soğuk sesi ile sert bir şekilde konuşmuştu.
Lana:"Sen ne yaptın asıl Emily'i nasıl üzersin."
Tom:"Cidden çift olmadığımız için mi üzüldü ne yazık."
Lana:"Ondan hoşlandığını biliyorum, yalan söyleme."
Tom şok olmuştu nerden biliyordu ama kendisini ortaya koyamazdı.
Lana:"Boşuna bir şey demeye çalışma. Git ona çıkma teklifi et ikinizde yakışıyorsunuz kabul et."
Tom tam o sırada kabul etmişti.
Şimdiki Zaman:
Emily:"İkinizdende pis bir koku alıyorum. Yakında ortaya çıkar."
Lana:"Yokki bir şey."
Tom:"Yoksa sevgiline inan mıyor musun kraliçem?"
Emily:"İnanıyorum kralım."
Lana ikisinin bu halini görünce hemen Mattheo'nun yanına gider.
Mattheo:"Güzelim bir şey mi oldu?"
Lana:"Evet bir şey oldu."
Mattheo, Lana'nın nefes nefese kaldığını görünce şaşırır.
Mattheo:"Her şey yerinde mi güzelim iyi misin?"
Lana:"Emily ile Tom artık sevgililer!"
Lana bunu bağırarak söylemişti.
Mattheo:"Ciddi misin?"
Lana:"Evet! O abin olucak pezevenk Emily'i üzerse öldürürüm onu."
Mattheo:"Elinin kana bulanmasını istemem güzelim sen iste ben öldürürüm."
Mattheo tam o sırada Lana'ya minnacık bir öpücük kondurmuştur.
...
İlk defa bir bölümü bu kadar kısa yazdım aaaaa çok kötü bir his....
Tom ve Emily ile
Gününüz karanlık geçsin
Görüşmek üzere bay bayyyy~ 779 kelime