Nil bxbxg

Teşekkür ederim

"Bu mu? Yoksa bu mu?"
"İkisini de al yavrum niye karar veresin ki?"
Nil, gülerek göz devirirken tabletteki elbiselere biraz daha baktı. Şu an kendine  yaz alışverişi yapmaya çalışıyordu ama Devran ona karar verme konusunda hiç yardımcı olmuyordu. Hangi seçenekleri sunarsa 'ikisini de al' diyerek konuyu kapatıyordu.
"Off! Hiç yardımcı olmuyorsun ama." Dudak büzerek konuşurken Devran gülerek cevap vermişti.
"Hepsinin sana yakışacağını biliyorum çünkü yavrum." Nil bu cevaba karşılık olarak en cilvelisinden bir gülümseme göndermişti. Elindeki tableti kenara bırakarak Devran'ın yanına doğru adımlamıştı. Devran ise, Elindeki telefonu yanına bırakmıştı.  Arkasına yaslanarak biraz daha alan açarak kucağına beklediğini açıkça belli etmişti.
Nil'in amacı da farklı değildi zaten. Hızlıca onun için açılmış kucağa çıkarak göğüsüne yaslanmıştı.

"Tatile gidecek miyiz?"
"Gideriz güzelim. İstediğin bir yer var mı?" Kısa bir süre düşünerek cevap verdi.
"Bilmem ki, beraber olalım yeter." Adam aldığı cevapla yüzündeki gülümsemeye engel olmadı.
"Kurban olurum sana. Batu gelince konuşur ayarlarız bir şeyler."

Nil, başını yasladığı göğüsten kaldırarak küçük bir gülümsemeyle baktı Devran'ın yüzüne. Ve saniyelik sayılabilecek bir öpücük kondurdu dudaklarına.
Nil'in yaptığı bu eylemle ise Devran'ın içinin erimesi de kaçınılmaz olmuştu...

•••

"Ben geldim!"
Batu,anahtarını kapıdan çıkartırken içeriye doğru adımlamıştı. Evin içinde anlamsız bir sessizlik vardı ve bu Batu'nun kaşlarının çatılması için yeterli bir sebepti.
Yavaşça salona girerken bir yandan da sevgililerine sesleniyordu.
"Devran? Nerdesiniz? Nil?"
Salonda bulamayınca aklına Devran'ın çalışıyor olabileceği gelmişti ve beklemeden merdivenleri çıkmaya başladı.
Koridorun sağındaki odanın kapısını yavaşça aralayıp baktığında bilgisayar koltuğunun başında kaşlarını çatmış ciddiyetle çalışan Devran'ı görmesiyle yüzünde bir gülümseme oluşmuştu.

Devran çalışmaya o kadar dalmıştı ki, kapıyı açan sevgilisi içeriye tam olarak girmeden varlığını fark etmemişti bile. Kafasını bilgisayardan kaldırdığı anda Batu'yu gören Devran'ın suratı anbean yumuşamış, gözleri parlamıştı. Anında bilgisayar sandalyesini geriye iterek ayağı kalkmış ve sevgilisine sarılarak boynuna sayısız öpücük kondurmuştu.
"Hoş geldin yavrum."
"Hoş bulgum aşkım. Nil nerede?"
Devran elini kaldırarak Nil'in uyuya kaldığı odanın içindeki  iki kişilik koltuğu gösterdi.
"Ben çalışırken sıkılıp uyuya kalmış."
Batu, yüzünde gülümsemeyle Nil'e doğru yaklaştı ve koltuğa eğilerek önce saçlarındaki cennet kokusunu içine çekti. Daha sonra yavaşça saçlarını okşayarak seslenmeye başladı.

"Nil'im ben geldim bebeğim."
"Hıhı."
İkili aldıkları cevapla kıkırdarken Nil çıkan seslerden rahatsız olmuş olacak ki kaşlarını çatarak sızlanmaya başlamıştı.
"Hadi ama aşkım kalkman gerekiyor."

Nil, esneyerek ikili koltuktan kalktı ve yorgunca Batu'nun boynuna kollarına doladı.
"Hoş geldin."
"Hoş buldum güzelim." Batu, Nil'i kucağına alırken Nil de itiraz etmeden bacaklarını beline dolamıştı.

Üçlü odadan çıkarken salona doğru ilerlerken bir yandan da sohbet ediyorlardı.

"Ee nasıl geçti yavrum bugün?"
"Sıkıcı ve yorucu. Belgelere falan baktım. Bir de senin birkaç dosyan  kalmıştı onları da çıkarttım aradan."
"Teşekkür ederim bebeğim."

Koltuğa oturduklarında Devran dudaklarına bir öpücük kondurarak arkasına yaslanmıştı.

•••

Devran, yavaşça koktukta film izlerken uyuya kalmış Batu'yu kucağına aldı. Kucağın alırken hafif zorlansa da Batu'yu uyandırmak onun için seçenek dahilinde bile değildi. Bütün gün yorulmuştu ve onu uyandırdığında büyük ihtimalle uykusu kaçacaktı. Böyle şeylere hiç gerek yoktu.

Merdivenleri dikkatli bir şekilde çıkarken Nil de arkadından pıtı pıtı takip ediyordu. Son basamağa geldiklerinde Devran karanlıktan dolayı görmekte zorlanırken Nil anında kenardan geçerek ışık açma düğmesine basmıştı. Devran ona dudaklarını oynatarak teşekkür ederken Nil de kıkırdayarak odalarına girerek oranın da ışığını açmıştı.

Devran Batu'yu yatağa yatırdıktan sonra banyoya giderek dişlerini fırçalamaya başlamıştı. Dişlerini fırçalarken yanına gelen Nil'i musluğun yanındaki mermere oturtarak diş fırçasına diş macununu sıkmış, eline vermişti.

Diş fırçalama faslı bittiğinde ikili yatağa geçerek gece lambasının loş ışığına birbirleriyle sessizce sohbet etmeye başladılar.
Çünkü ikisi de neredeyse öğleden sonra kalkmıştı ve şimdi de her ne kadar şimdi uyuyup sabah daha dinç uyanmak isteseler de bunun sadece bir istek olduğunun farkındaydılar.

"Uyuyalım artık güzelim. Saat geç oldu."
"Ama uykum yok ki."
Dudak büzerek konuşurken, Devran tarafından dudağına bir öpücük kazanmıştı. Ve sonra bir tane daha. Bir tane daha derken ikisinin de kıkırdamasıyla Batu uyanmasın diye bitirmişlerdi bu eğlencelerini.

"Tablette beğendiğim birkaç kıyafet var. Onları yarın söylesek olur mu?"
"Tabi ki olur yavrum. İstersen müsait olduğumuzda AVM'ye de gideriz. Orada da bakarsın bir şeyler."

Nil, dudağına teşekkür niyetinde bir öpücük kondururken Devran kısa öpücüğe karşılık vererek biraz daha uzatmıştı. Kendisi şu sıralar ekstra bir açlık çekiyor, fakat küçük sevgilisi çekinmesin diye kendini tutuyordu. Batu zaten bu hallerini bildiği için onu dert etmiyordu ama Nil'in onlardan çekinmesini kesinlikle istemiyordu. Biraz kendini tutması daha iyiydi.

Diğerlerine nazaran kısmen uzun sayılabilecek öpüşmeleri bittiğinde Nil, başını göğüsüne dayamak yerine gözlerine bakmaya devam etti. Hafifçe gülümserken Devran'ın karşılık veremeyeceği bir kısalıkta tekrar öpüp geri çekilirken Devran da gülümsüyordu.

"Teşekkür ederim."

Hem bu öpücükle hem de kendisinin gözlerinin içine bakan sevgilisiyle Devran'ın son zamanlarda sık sık olduğu gibi yine içi erimişti...

Selam!!!!
Nasılsınız???
Bölüm hakkında düşünceleriniz??

Açıkçası bu bölümü biraz zorlayarak yazdım çünkü aklımda bir fikir yoktu ve bu yüzden bazı yerleri atlamak zorunda kaldım.

İleriki bölümlerde görmek istediğiniz fikirler varsa buraya yazabilirsiniz...

Oy ve yorum atmayı unutmayın...