Gözlerimi aralayıp içeri sızan ışığa bakındım. Sağ tarafta duran saate bakıp kafamı çevirdim.
"Erkencisin." gelen sesle kafamı kaldırıp koltukta oturan ihtiyara göz attım. Kuşkulu gözlerle beni izliyordu.
"Bir şey olmuş, söyle." dedim uykuzuluktan çatlayan sesimle. Eve gelir gelmez sıcak bir duş alıp ilaç almıştım. Başka türlü gözümü kapatmak bile mümkün değildi.
Yerimde doğrulup dünden kalma içkimdeki son yudumu da kafama dikip bardağı serçe bıraktım.
Bütün vücudum acıdan kasılırken yüzüm ifadesizdi. Beklenti içinde gözlerimi ihtiyara diktim. Gereksiz yere beklenti yaratmayı severdi, onun için eğlenceli bir durumdu benim meraklanmam. Sessizlik uzun sürdüğü için ayaklanacakken elindeki kumandayla bir tuşa bastı.
Haber kanalı açılırken sesi duyabileceğim şekilde yükseltip yüzümü incelemeye başladı.
" Peşpeşe gelen cinayet haberlerinden dolayı gözler hükümete çevirilken hükümet bu durumla alâkalı hala bir açıklama yapmış değil.
Dün yaşanan cinayetle gündemimiz 'KK' cinayetinde. Ünlü iş adamı Haluk Saygın bugün sabaha karşı evinde ölü bulundu.
Cinayet mahalinden gelen bilgiye göre ölüm sebebi belirtilmeyen Haluk Saygın'ın ölüm sebebi yapılacak otopsi raporu sonucu açıklığa kavuşacak.
Maktülün yanı başında diğer cinayetlerle aynı olduğunu açıkça ortaya vuran 'KK' imzası ile diğer cinayetlerle ilişkili olduğu açıkça belirtilmiş.
Yoksa bu bir taklit cinayeti mi?
Yaşanan cinayette tek fark ölüm numarası.
Bu yaşanan 4. cinayet.
Gözler korkarız ki bir sonraki cinayette.
Bu canı seri katili hükümet hala nasıl bulamıyor? Daha kaç insanın canını alması gerekiyor?
Seçilen kurbanlar arasında olan bağ muamma. Ünlü iş adamlarını öldüren seri katil belkide şuanda bu yayını izliyor?
Peki ya sıra kimde? "
Televizyon kapanırken gülmeden edemedim, bu içten bir gülüş değildi. Tedirgindim.
7 ay içerisinde işlediğim 4. cinayetti.
Son 2 adımım kalmıştı. Sonra her şey bitecekti. İçimi sıkan bütün bu yaşananlardan sonra ne yapacaktım? Şu yaşıma kadar bir amaç uğruna yaşamıştım, içimdeki kin ve nefret beni şu ana kadar getirmişti.
Her şey bittikten sonra beni diri tutacak ne kalacaktı?
"Daha dikkatli olman lazım Karaca. Gözler olduğundan daha çok bu cinayetler üstünde olacak."
Doğruluk payı olduğundan sesimi çıkarmayıp kafa sallamakla yetindim.
Tam ayağa kalkacakken gelen telefon üzerine masada duran telefonuma uzandım.
Arayan Selim'di. Bekletmeden açıp telefonu hoparlöre aldım.
"Ne var?" dedim sabırsızca.
Gelen cızırtıdan sonra ses kesildi. Bir şey söylemesini beklerken ses tekrar yükseldi.
"Yeni bir işin var, ama bu diğerlerine benzemeyecek karaca." susup devamını getirmesini bekledim.
"Sana mekan bilgisini ve adamı atacağım. Eline yüzüne bulaştırma." dedikten sonra yüzüne kapattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
「 KÜL 」
Teen Fiction"Ben ki kendimi demirden sanırdım; tenin alevine karşı alev aldım ve kül oldum bir yabancının gözleri uğruna; ay ışığından bile daha gizemli olan... beni mahvedeceksin, bizi mahvedeceksin... ve ben seni lanetleyeceğim ömrümün sonuna kadar... bunu t...
