Bölüm - 2

646 66 14
                                    

 
Ayağıma terliklerimi geçirirken evden çıkmadan önce aynaya göz atmıştım kısaca. Altımda siyah spor şort üzerimde de gri bir sıfır kollu vardı. Havalar inanılmaz sıcak olduğu için utanmasam çıplak çıkacaktım artık.

Yeni duşa girmiştim, malum sıcak olduğu için kurutamamış kendi haline bırakmıştım. Sarı saçlarım hafif ıslak dalgalı duruyordu. Ablam ise benim tam tersim saçları koyu kahve ve dümdüzdü. Her zaman çok sağlıklı parlak dururdu saçları.

Her şeyimi aldım mı diye kontrol edip merdivenlerden inmeye başlamıştım. Oturduğumuz ev amcamın eviydi. Babam annemin ölümünden sonra toparlayamamıştı kendini o yüzden amcam sağolsun bu evi vermişti bize.

Evden çıkarken telefonumdan Feride'yi aramıştım. Hemen bizim mahallenin biraz ilerisindeydi onların evide.

"Yavrum size geliyorum bir şey lazım mı?"

"Sen ne ara bize geldin lan? Ayrıca kola alsan harika olur." Kıkırdayarak marketin kapısını ittirmiştim tek elimle.

"Ablan menemen yaparsan ablana söylemem dedi. Bende şantaj olarak yapacağım maalesef." Karşıdan kahkaha sesi gelirken benimde dudaklarımda sırıtma olmuştu.

"Evde değil kendisi şuan ama gelince yaparsın menemeni." Kafamı görebilecekmiş gibi sallarken raflardan kolayı alıp kasaya ilerliyordum.

"Neyse kapattım hadi gelirim iki dakikaya." Vedalaşarak kapattığımız telefondan sonra bende kolanın parasını ödeyip çıkabilmiştim marketten.

Marketten çıktığımda o soğuk klima esintileri gitmiş alev alev sıcağa bırakmıştı kendini, ıslak saçımın kuruduğunu bile hissediyordum.

Adımlarımı hızlandırıp hemen marketin karşısında olan evlerinin ziline basmıştım. Kapı otomatik açılırken bende ardımdan kapatmış üst kata doğru ilerliyordum.

Feridelerin evi mahallede ki en güzel ev olabilirdi, her ne kadar diğerlerini görmesem de. Çok yeni olmamasına rağmen dedelerinden kendilerine kalmıştı, iki katlı olması ile beraber üst katlarında çatı katı ile enerjisi çok hoştu. Her yaz akşamı çatıda Türk kahvesi içme fırsatımız oluyordu.

Kapı açıldığında Nilüfer ablayı görmem ile kocaman gülümsemiştim, o da bana kocaman gülümserken hemen kollarım ile sarmıştım onu kendime.

"Oyy benim güzelim mi gelmiş." Diyerek sarılmamız biterken hemen beni içeri almıştı, bende hala yüzümde ki sırıtma ile duruyordum.

"Ay hoş geldin kızım. Ne gerek vardı niye aldın bir şey?"

"Nilüfer abla ne olacak? Hoş buldum ayrıca." Tebessüm ederek bana bakarken elimde ki poşeti almıştı elimden.

"Ablan ne yapıyor bakayım?" Diyerek mutfağa ilerlemeye başlayınca bende onu takip ediyordum.

"İyi ne yapsın işe başladı yeni. Sanem abla nerede?" Dememle mutfakta ki balkon kapısını açmıştı hava girmesi için.

"Sanem ablan da hala devam ediyor bu spor işlerine. Anlamadım gitti vallahi kız mı yabani mi?" Dediği cümleye kahkaha atmıştım.

"Sen yine de yüzüne söylemede." Demişti tekrar bir yandan beni kontrol amaçlı süzerken. Kafamı olumsuz anlamda sallamıştım, o da raftan bardak çıkarmış tepsiye koymuştu.

"Nergis'im sen bunları götür çatıya. Beş dakikaya da kek hazır olur onu da getiririm." Kafamı onayla sallarken tepsiyi kucağıma almıştım.

"Ay ne diyeceğim ben sana." Bakışlarım ona dönerken yeşil gözlerini kocaman açmış yeni bir dedikodu malzemesi verecekmiş gibi duruyordu.

Ablamın Arkadaşı - GxGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin