Taçsız Prenses

26

3 gün geçmişti.Tüm herkes hastaneden çıkmıştı,Aras dışında onu halen yoğun bakımda tutuyorlardı.Böyle bir olayı yaşayacağımı söyleselerdi gülüp geçerdim sadece.Arasın o yoğun bakım da can çekiştiğini görürken benim de canımdan can gidiyordu.

"Eve git Yankı seni görmek istiyor"dedi Gökhan.Başımı kaldırıp ona baktım.Arası bırakmak istemiyordum.

"Arası bırakmak istemiyorum"dedim.Gökhan omuzumu okşadı.

"Biliyorum hem sen git biraz dinlen harap oldun burda.Korumalar da burada olucak zaten bende buradayım.İstediğin zaman söyle gelip alırım ben seni"dedi Gökhan güven verircesine.

Ayağa kalkıp hastanenin koridorun da ilerledim.Hastanenin bahçesinde ki beni bekleyen araca binip eve gitmeye koyulduk.Yankı'yı çok özlemiştim.Ona sarılsam her şey geçer miydi?

Eve geldiğim de hızlıca içeri geçtim.İlk iş Mert ve Yeşim'e bakmak olucaktı.Yeşimin odasına ilerleyip kapıyı tıklatıp girdim.Yeşim uyuyordu.Uyandırmak istemediğim için yan odaya Mert'in odasına geçtim.

"Nasılsın Mert?"diye sordum.

"İyiyim teşekkür ederim biraz daha toparladım da Aras nasıl halen yoğun bakımda mı?"diye konuştu.

"Maalesef korkuyorum Mert o gün tüm olanları gördüm.Doğan yaptı bunu eminim"dedim çaresizce.

"Nisa bak Doğan abi Yankı'yı sevmiyor olabilir ama bunu yaptığını düşünmüyorum nereden çıkardın bunu"dedi.

"Ben kaçırıldığım zaman yanıma maskeli bir adam gelmişti.Gözüm yüzüğüne takıldı.Bu olayda da ben sizin yanınıza gelirken önümden arabalar geçti bir tanesin de adamın kolu dışarıdaydı ve yine o yüzüğü gördüm aramızda fazla mesafe yoktu eminim.Sizi hastaneye kaldırdıkları zaman o adam geldi gördüm herşeyi"dedim.

"Bilmiyorum Nisa Yankı hepimizin toparlanmasını bekliyor bu konuyu konuşuruz elbet kim yaptıysa yanına bırakmayız emin ol"dedi.

Başımı onaylarcasına sallayıp onu yalnız bıraktım.Yankı benim odamda olmalıydı.Hızlıca odama çıkıp kapıyı açtım.

"Sen mi geldin Nisa?"dedi önüne dönerek.

"Evet geldim nasılsın?"

"Biraz daha iyiyim Aras nasıl?"

"Halen yoğun bakımda Gökhan orada bekliyor"

"Kim yaptıysa bunu öyle bir cezasını çekicek ki ölümü benim elimden olucak"dedi hırsla.

Doğan konusu şimdilik açmamaya karar verdim.Yanına gidip baş ucuna oturdum.

"Benimle uyur musun Nisa kokunu özledim"dedi.

Usulca yanına uzandım.Başımı göğüsüne koyup kalp atışlarını dinledim.

Canımı her ne kadar yaktıysan gölgen de kayboldum bayım.Gözlerine baktıkça kahverengi irislerine gömüldüm bayım.Her seferinde sana koştuğum için kalbimden özür diliyorum.Kalp atışlarına karışıp durana kadar orada kaybolmak istiyorum..

"Nisa herşeyi anlatmak istiyorum sana hem de herşeyi"dedi Yankı saçlarımı okşayarak.

"Yankı hep anlatmanı bekledim.Ne olduğunu gözlerinden okumak istedim ama beceremedim.O gözlerin bana nefretle bakarken ben daha fazla bakamadım"dedim.

"Bu oyun da senin suçun yoktu annemin de olmadığı gibi.Bu oyun da masumların canıyla oynandı ama ben bu kuralı bozuyorum yakmam gereken başka canlar var"dedi sinirle.