ℳ𝒶𝒽ℴ𝓊𝓉ℴ𝓀ℴ𝓇ℴ
❝ Hogwarts dışında kalan okullardan bir diğeri... Akademik başarılarıyla quidditch yetenekleri ses getiren bir okul. ❞
✒ start date: 17.02.2024, finish date: -
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
𝐶𝐻𝐴𝑃𝑇𝐸𝑅 𝑇𝑊𝑂 .⋆｡⋆☂˚｡⋆｡˚☽˚｡⋆.
❦
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
༺ ༻
Yugen Çarşısı her zamanki gibi çok kalabalıktı. O kadar kalabalıktı ki, iğne atsanız yere düşmezdi. Japonya'nın büyücülük okulu Mahoutokoro'nun açılmasına çok az kalması nedeniyle çevre ülkelerden bile gelen öğrencilerle birlikte gittikçe kalabalık hale gelmişti bu doğanın içine güzelce gizlenmiş olan sihir çarşısı. Bakanlık çalışanlarından ev hanımlarına kadar herkes ihtiyaçlarını bu çarşıdan sağlardı. Ormanın içindeki nehirden geçtikten sonra daha ilerideki çiçek bahçesinin orasındaki kemerden geçen büyücüler kendini çarşının içinde bulurdu. Sıradan insanlar ise her şeyden habersiz çiçek bahçesini gezerlerdi.
Kaede annesinin zorla yanında gönderdiği kuzeniyle birlikte Yugen Çarşısı'na gelmişti. İki cümlesinden birinde Kaede'yi aşağılayıp duruyordu. Kaede'nin tepesi atmak üzereydi. Kazara kuzenini çarşının ortasından geçen çaya atabilirdi. Kuzeni kayıkla gezmeyi severdi. Kötülük yapmış olmazdı.
"Ben bile çoktan bir sonraki seviyeye geçtim. Seninse mezun olmana çok az bir süre kaldı Kaede-ane. Teyzem çok üzülüyor olmalı. Utanç verici." Kaede kuzenine vuracakmış gibi oldu ama kuzeni birden ona doğru dönünce yüz ifadesini değiştirip gergince gülümsedi. Okula başladığında her şey onun için iyi gitmişti. Geleceğinin parlak olduğunu düşünüyordu. Neden böyle bir başarısızlığa itildiğini anlayamamıştı. Ailesi yüzünden stres yapıyor olabilir miydi? Çok köklü ve kalabalık bir ailelerdi. Kendisiyle karşılaştırılacak tonla da kuzeni vardı. Bu, aralarında en açık sözlü ve bir o kadar da sinir bozucu olanın bakımının neden kendisi olmak zorunda olduğunu düşünmesi gerektiğini hatırlattı. Annesine bir daha onunla göndermemesi için yalvaracaktı.
"Kaede-ane! Acele et! Çok yavaş yürüyorsun." Kaede'nin kabusu bugün hiç bitmeyecekti anlaşılan.
Kuzeni her gördüğü şeye yorum yapıyor, bazen doğrudan bazen de dolaylı olarak Kaede'yi aşağılıyordu. Kaede ise çaya uzak yürüdükleri için kuzenini şanslı sayıyordu.
