Fırtınalı gece fazlasıyla çetin ve yıkım doluydu. Havanın ilk kez böyle olduğunu düşünen kız belki de yanılıyordu ki, bu henüz kabusun başıydı.
/////////////////////////////////
Küçük kız çocuğu odasında yapayalnızdı. Elindeki boş sayfalarla dolu boyama kitabını boyuyor, fırtınaya aldırış etmemek için kendini zorluyordu. Koyu yeşil gözleri korku doluydu. Sanki içinde bir yerde sorun olduğunu biliyordu.
Gökyüzü yerlebir olurcasına inlerken, bir şimşek çaktı ki; küçük kızın dudaklarından bir hıçkırık firar etti. Korku; tüm hücrelerine yayılmış, iliklerine işlemiş, gözlerine yaş olarak dolmuştu.
Sahi, ailesi neredeydi? Bu boşluk hissini ve korkuyu geçirip güven vermesi gereken, koruması gerekli olan çok sevdiği ailesi? Tek sahip olduğu karşısında oturmuş onu izleyen bir yansıma mıydı? Başını kaldırıp aynaya göz gezdirdiğinde, yansımanın gözlerinde bir parıltı geçti. Bu parıltı kurnaz, sinsi ve haylazdı; bu fırtına ortasında aklına bir hinlik gelmiş olmalıydı.
Küçük kız çocuğunun gözyaşları kızarmış yanaklarına döküldüğünde, yansımanın yüzünde bir his geçişi oldu. Bu geçiş tehlikeli miydi, yoksa koruma isteği ile mi doluydu bu kesinlikle tartışılırdı. Kaşları hafifçe çatılan yansıma, elini küçük çocuğa uzatarak yüzüne bir tebessüm yerleştirdi. “Bana gel, küçüğüm.” dediğinde, küçük kızın çenesi titredi. Gözyaşları hızla firar etmeye başlamıştı, bu yansıma onu hep ürkütmüştü ve bu bakış hiç samimi hissettirmiyordu.
Hıçkırıkları artarken, yansımanın yüzünde bir tiksinti oluştu. Elini geri çekti ve tiksinti ile küçük kıza baktı. Kızarmış gözleri gözyaşları ile parlıyor, hıçkırıklarıyla sanki gökyüzü ciddi anlamda yıkılıyordu. Gözyaşları sokaklara sel olup akıyormuşçasına hıçkırırken, lanet elini çırptı. Küçük kız çocuğunun sesi kesilirken istemsizce aynaya yaklaştı. Ayna hiç bu kadar güvende hissettirmiş miydi?
Yansıma elini aralarındaki tek engel olan aynaya yasladı. Küçük kıza tebessüm ederek elini işaret etti. “Sıcak ellerim seni bu yıkıcı fırtınadan koruyabilir, küçüğüm.” dediğinde, Ray istemsizce elini yansımanın eline hareket ettirdi. Aralarındaki bağı sağlayacak o kapı Ray'in eline bağlıydı. Keith ancak bu şekilde aynadan kaçıp onu sonsuza dek takip edebilirdi.
Yaptığının bir hata olduğunu anlaması dahi fazlasıyla uzun sürecekti. Keith'in aynadan kaçması ölüm demekti. Yaşamı ölüme çevirmek ise onun tek marifetiydi. Boğuk çıkan melodik sesi tekrar gürültüye karıştığında, “Yaşamama izin vermelisin Ray, beni kendine mahkûm edemezsin” derken yalanını bir kez daha sürdürmeyi seçmişti.
Yeşil gözleri aynada dolaştı, bu yansıma şimdiye kadar ona ne kazandırmıştı ki ona yaşamı verecekti? Elini aynanın biraz ötesinde tuttu. “Sana yaşam vermem için bana ne verdin? Seni buraya ben mahkûm etmedim.” dediğinde suçsuzluğunu bir kez daha lanetinin yüzüne vurmuştu. Ray fazla endişeliydi, bu andan kurtulmak için en çok ailesine ihtiyacı vardı.
Keith'in gözleri öfkeyle parladı. “Senin suçun olmasa bile beni buradan kurtarma şansın var! Beni burada bırakamazsın.” Ray elini indirir gibi olduğunda Keith derin bir iç çekti. “Lütfen küçüğüm, beni yalnızca sen kurtarabilirsin bu yalnızlıktan.” içindeki merhamet açığa çıkan küçük kız, elini aynaya uzattı. Elleri korkuyla titriyordu.
Elini aynaya bastırdığında, mükemmel bir parıltıyla beraber karanlık tüm odayı sardı. Ray gözlerini öyle sıkı kapatmıştı ki, sanki açsa ölecekmiş gibi titriyor, korku bedenini rahat bırakmıyordu.
Keith sinsi sırıtışı ile tüm sıcaklığını Ray'e sundu. “Artık mahkûm değilim küçüğüm, ama sen bana sonsuza dek mecbursun.” derken sesi fazlasıyla acımasızdı. Ray'in gözleri fal taşı gibi açılırken acıyla inledi. Bileğindeki kesiğin oluşma sebebi de neydi? "Beni kandırdın, aptal lanet!” diye çığlık attığında kan bileğinden yere damlamaya başlamıştı.
“Henüz bu hiçbir şey, Ray. Bu senin sonsuzluğa kadar çekeceğin cezanın henüz başı.” sesi gittikça daha acımasız olurken, Ray'in dudaklarından hıçkırıklar firar ediyordu. “Neyin cezasını çekiyorum ben?” diye haykıran küçük kız, kanı gördüğünde gözleri karardı. Kan onu hep korkuturdu.
Keith'in silik sesini son kez kulaklarında hissederken Keith, “Sen dökülmüş kana karşılık yıllarca kan dökeceksin.” deyince bilinci kapanan kız yere yığıldı. Kim bilir ne kadar süre daha burada yatacaktı.
Oy verirseniz yorum yaparsanız çok mutlu olurum okuduğunuz için teşekkür ederim, zaman ilerledikçe yazmaya devam edeceğim. Ray’in yaşamının bir kısmına ortak olacağınız için çok heyecanlıyım. Umarım ortak olurken aynı zamanda okumaktan zevk alırsınız.🫀
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Aynaya Kırılmamayı Öğretmek
Mystère / ThrillerFırtınalı gece fazlasıyla çetin ve yıkım doluydu. Havanın ilk kez böyle olduğunu düşünen kız belki de yanılıyordu ki, bu henüz kabusun başıydı.