"senin olmak istiyorum" (pedri x gavi)

4- "sessizlikte duyabiliyordun"

Pedri, gencin sözlerinden sonra ciğerlerinde havanın kaymadağını hissetti.

Gavi, yaşlının omzundan gözlerinin içine bakamayacak kadar bilinçli bir şekilde geçerken tüm sistemine sızan utancı hissetti.

Pedro tekrar konuşmaya çalıştığında boğazının kuruduğunu hissetti. Sert bir şekilde yutkundu ve kendini bir sonrakine hazırlamak için dudaklarını yaladı.

"Bebeğim... o zaman görmeme izin ver..." diye sabırsızlıkla inledi, elleri gencin omuzlarındaydı, gözleri uyarılmayla yanmıştı.

"Önce ışıkları kapatabilir miyiz?" Gencin sesi o kadar yumuşaktı ki, Pedri sadece bir milimetre uzakta olmasaydı onu duyamazdı.

Pedri hızla anahtara koştu ve kapattı, genç olan rahatsızlığını hafifletmeye çalıştı. Ay ışığı, odayı şehvetli bir mavi tonda aydınlatan perdelerden içeri süzüldü. Banyo ışıkları hâlâ açıktı ve kapı ardına kadar açıktı ve yatak odasının kendisine daha fazla ışık akıyordu.

Büyük çocuk zaten Gavi'nin önündeydi, kollarını gencin belinde buldu.

"Şimdi iyi mi??" Sordu, nazik ve sıcak bir tonla.

Genç hafifçe başını salladı; hâlâ yaşlı olana bakamadı, perdelerden süzülen ışığa baktı.

"Bebeğim, neden bu kadar utangaçsın? Sadece benim..." Dedi Pedri, gencin sinirlerini yatıştırmayı umarak. Gavi'nin içinde nasıl göründüğünü görmek için can atıyordu.

"Biliyorum..." genç, kollarını yaşlının boynuna bağlayarak gülümsemeye çalıştı.

Dudakları yine birbirinin üzerindeydi; şefkatle kendi danslarıyla hareket eden Pedro, onu nazikçe yatağa doğru yönlendirdi; ağızları hiç ayrılmadığı süre boyunca onu yatağa itti ve üzerine tırmandı.

Pedri, başını Gavi'nin boynuna eğdi, teni sertçe emdi; genç nefes nefese kaldı. Ellerini narin uyluklarına koydu ve aralarına yerleşerek onları ayırdı.

Elleri gencin gömleğinin altına kaydı, parmaklarını yukarı doğru ovuşturdu, üzerindeki braletin dantelli dokusunu hissettiğinde derin bir inilti bıraktı. Hemen oturdu ve sabırsızlıkla gencin gömleğini çekti, göğsünün hemen üstüne yerleşti. Pedri, seksi dantelli sütyenle süslenmiş gencin güzel göğsünden gözlerini çekemedi. Gencin solgun cildi, küçük kumaşın koyu rengiyle mükemmel bir kontrast oluşturuyordu.

Elleri gencin göğsünün yumuşak etini yoğurmaya başladı; kumaşın üzerine masaj yapıyor, elleri hafif deri yumrularını tekrar tekrar sıkıyordu. Gavi, kızarmış yüzünü örtmek için bir kolunu getirerek bir inleme bıraktı.

Pedri genç olana doğru eğildi ve yüzünü kaplayan kollarını çıkardı.

"Güzelim, lütfen bana bak" diye fısıldadı...

Genç yavaşça gözlerini açtı ve göğsüne eğilen yaşlıya baktı ve daha sonra yaptığı şey Gavi'nin aklını kaybetmesine neden oldu.

Sıcak ve ıslak dilini, ağzına alıp sert bir şekilde emmeden önce gencin hassas tomurcuklarında dantelli sütyenin üzerinde kaydırdı. Vücudunda yanan deliklerle yüksek sesle sızlanırken tüm düşünceler Gavi'nin kafasından uçtu. Parmaklarını yaşlının saçına gömdü, göğsünü sıcak ağıza iterken onu yerinde tuttu.

Pedro hassas göğüs ucunu emmeye devam ederken, eli diğerine uzandı ve gencin omurgasına sert bir şekilde zevk dalgaları göndererek sıkıştırdı. Başını bir sonraki tomurcuğa kaydırdı ve ona da aynı dikkatle davrandı. Gavi kıvrandı ve altında titredi, adını inledi. Sonunda, yaşlı başını kaldırdı ve bralette oluşan koyu ıslak lekelere memnuniyetle baktı.