Arslanın Ağzından hiç yazmadığımı fark ettim o yüzden bu bölüm arslanın bakış açısından ilerleyeceğim
Arslanın Ağzından
Leyal odasına çıktıktan sonra annemden güzel bir açıklama bekliyorduk çünkü ne olduğuna dair en ufak bir fikrimiz bile yoktu.
Anne anlatacak mısın yoksa biz leyal e mi soralım. Tamam anlatıyorum dedi. Ben bir zamanlar bir adamı seviyordum bu adamın adı çetin di mutluyduk evlilik hayalleri kuruyorduk ama bir süre sonra artık bu ilişki beni yormaya başladı.
O zamanlarda karan Çetin'in en yakın arkadaşıydı ona sığındım bir süre sonra da karan'dan hoşlanmaya başlamıştım dedi bir gün babanızla bir otelde karşılaştık bir anda işte bir birimizi öperken ki resimleri mizi çetine yollamışlar tabiki bizim bundan haberimiz yok çetin bizi bir depoya çağırdı.
Karanı yandaki depoya çetin işte bana bir şans daha vereceğini bebeğimizin hatrına bir şey yapmayacağını söyledi. Tüm herkes bebek mi dedi.evet dedi.
O zamanlar ben Çetin'den hamileydim doğum yapmıştım. Şuanda abiniz Çetin'in yanında dedi.
Lan bu karı neder ne abisi bevayyy başımıza gelenlerr
Ben O şansı kabul etmedim . Metinde diğer depoya gitti O sırada babanız nasıl kaçtıysa benim ellerimi ve ayaklarımı çözdü sonra Çetin'in girdiği deponun önüne geldik.
Orda olan bir benzin bidonunu deponun etrafına döktüm. Babanızda çakmağı attı yere bir anda her yer alev aldı. Çetin bunun için 26 sene önce yapamadığı şeyi tekrardan yapamaya çalıştı dedi can ve leyali kullanarak.
Ne yani benim kardeşim dediğim adam senin yüzünden ölüyormuy du dedi bana abim bağırarak. Annem gözünden yaşlar gelerek evet dedi çok pişmanım yemin ederim dedi. Çağıl kalktı bu sefer Leyal söylediklerinin hepsinde haklıymış dedi.
Yeter artık pişmanız görmüyor musunuz anneniz ne kadar üzgün. Baba bırak ya timsah göz yaşları bunlar dedi Pamir annem bunca şeyi nasıl yaptı dedim içimden abilerim salonu terk etti.
Bir tek ben kaldım bende giderken annem sende mi dedi ne bekliyorsun anne ne senin yüzünden olmuş herşey dedim bağırarak ve dışarıya çıkıp arabama bindim her zamanki gibi canım sıkılınca gittiğim yazlık evime sürdüm.
Leyalin Ağzından
1 saatlik kitap okumamın ardından sahile gitmeye karar verdim
havalar soğuduğu için üstüme boğazlı kazağı mı ve siyah taytımı mu giydim saçımıda at kuyruğu yaptım yüzümde hafif bir makyaj yaptım ve ayağıma siyah botları mı geçirdim ve üstüme siyah kabanı mı aldım .
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Böyle hayal edebilirsiniz
Saç
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Makyaj
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Evden çıktığımda sahile doğru yürümeye başladım yağmur hafiften çiseliyordu. Bu hayatta en sevdiğim 2.şey yağmurun altında ıslanmak galiba 1. Tabikide dedikodu çok güzel geliyordu sahile doğru yürüdüm rüzgar saçımı geriye savuruyordu birde ağzımın içine giriyordu saçım resmen hiç sevmezdim bunu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Böyle bir yer hayal edebilirsiniz
Banka oturdum. Düşündüm şuana kadar yaşadıkları mı bu aile bana iyi mı gelmiş ti yoksa kötü mü. İyide kötüde gelmişlerdi .
Ne yapacağımı hiç bilmiyordum . Yağmur hızını daha da arttırdı. Vera hanımı çok iyi biri sanıyordum.
Bunu düşünürken aklıma şeker portakalından bir alıntı geldi. Bizim en büyük kusurumuz herkesi kendimiz gibi sanmamız dı
