GİRİŞ: Sıradan Görünen

75 6 11
                                    

Selaaam ! Anlık gelen istek ve cesaretle yazdığım kitabıma hoşgeldiniz 💐
Öncelikle belirteyim kitabı kafamda kurduğum hikayeler kafamda kalmasın diye eğlencesine yazıyorum . Belki bir iki kişi bile olsa ilgisini çekebilir ve bir sürede olsa eğlendirmeyi başarabilirim diye yazıyorum ^^ Bazı hatalarım olabilir . Bsd evreninde en son sezonda fyodor ölmüştü ( diye hatırlıyorum) . Hikâye ordan sonrasından devam edicek yani fyodor olmayacak . Hikayeyi kendi kafama göre yazıcam bilgiler tarihler falan tam uyuşmayabilir . Bilgilendirme işlemi bittiğine göre hadi bismillah başlıyalım . Yorumlarınızı esirgemeyin .

***

Fyodor öldükten sonra Yokohama'nın toparlanması biraz zaman almıştı . 3 hafta sonra eski düzenine kavuşan Yokohama'da dedektiflik ajansı yine bir aradaydı. Yeniden işlerine döndükleri için mutlulardı .

Onlar için yine sıradan normal bir gündü . Dazai her zamanki gibi verilen işlerden kurtulmaya çalışıyordu.

" Hadi ama Kunikida-kun ! Ajansta birsürü kişi var. Neden ben !? Neden postaneye yollamak için beni seçtin !?"

Dazai dramatik bir şekilde isyan ederken artık ajans onu umursamıyordu . Alışmışlardı .

" Lanet olsun Dazai ! Sadece postaneye gidip raporları teslim edeceksin ! Sabahtan beri söyleniyorsun ! Kalk ve bir işe yara . "

Uzun uğraşlarına rağmen Dazai postaneye gitmek zorunda kalmıştı . Söylene söylene raporları aldı ve yola çıktı .

Haziran ayına göre hava oldukça sıcaktı . Güneş ışınları yüzünden insanlar gözlerini kısıp yürümek zorunda kalıyor , yada güneş gözlüğü takıyorlardı .

Dazai sıcakta kalmak istemediği için adımlarını hızlandırdı ve postanede sıra olmaması için içinden dua etti .

Kunikidaya lanetler okuyarak raporları teslim etti ve ayrılmak istemediği klimalı postaneden çıktı . Güneş tam tepesinde ihtişamla parıldarken kuşların cıvıltısı huzur veriyordu .

Rüzgarın uğultusuna karışan alarm sesiyle Dazai bakışlarını o yöne çevirdi . Mücevher dükkanından elinde kocaman siyah çantası ve siyah giysileriyle koşarak çıkan birini gördü . Hırsızlık yaptığı ortadaydı .

Dazai gözlerini devirdi . İçinden ' ne kadar aptal ... Gündüz , en işlek cadde de hırsızlık yapacak kadar salak ve bu sıcakta simsiyah giyinecek kadar aptal . '

Onu umursamadı ve polislere bıraktı . Nede olsa polisin işine karışılmaz ... Değil mi ?

Ajansa doğru adımlarken telefonunun sesini duymasıyla kaldırımda durdu Dazai. Arayan kişiye bakmadan telefonu açtı. Daha ' alo ' bile diyemeden karşıdaki kişi konuşmaya başladı .

" Dazai-kun ! Ranpo-san 'ın abur cuburları bitmiş. Sabahtan beri göreve gitmeyi reddediyor . Lütfen gelirken markete uğra ! Kunikida kun kafayı sıyırmadan dön lütfen. Şimdiden teşekkürler."

Atsushi arka fonda çalan ranpo ve kunikida didişmesi eşliğinde Dazaiye durumu anlatmış ve bişey demesini beklemeden telefonu kapatmıştı. Dazai sırıtarak yolunu değiştirdi ve markete uğradı .

Klimaya kavuşmanın verdiği rahatlıkla derin bir nefes verdi . Sardığı sargılar terlediği için kaşındırıyor ve onu rahatsız ediyordu. Onları çıkarmamak için kendini zorluyordu ama bu yaz oldukça sıcak geçiyordu . Tanrı ölmesi, intihar etmesi için ona bir sebep daha vermişti işte ...

Eline bir sepet aldı ve aburcuburların olduğu rafa doğru ilerledi . Rastgele bir kaç aburcubur seçip sepete attı ve ödeme için kasaya ilerledi .

Kasiyer gülümseyerek müşterisini selamladı . " Hoşgeldiniz ." Kasanın çıkardığı bip sesleri dışında markette hiç ses yoktu . Çalışan dolapların uğultusunu dikkatle dinlemediğiniz sürece duymanız mümkün değildi .

Kasiyer işini tamamladığında fiyatın yazılı olduğu ekranı Dazai ye çevirdi . Dazai kunikida dan aşırdığı kartı çıkarırken ekranı görmesiyle donakaldı . Kaşlarını çattı . ' bu ne böyle ? Uçak mı aldık sanki ne biçim fiyat bu ?' diye düşündü içinden .

" Fiyatlarda güncelleme mi oldu ? Ne zamandan beri 3 paket atıştırmalık bu kadar pahalı ?" yönelttiği şüpheci bakışlar ve çattığı kaşlarıyla kasiyeri oldukça ürkütmüştü .

Kasiyer boğazını temizledi ve anlatmaya başladı . " Üzgünüm efendim . Birkaç gün önce ekonomi bakanı açıklama yaptı . Japonya genelinde ekonomik anlamda sıkıntı yaşanıyormuş . Devlet bütçesini dengelemek için bazı ürünlere zam gelecekmiş. Önce yalan haber sandık ama gerçekmiş . Bazı ürünler günlerdir oldukça pahalı . Bizde zor durumdayız . Yapabileceğimiz bir şey yok malesef . "

Dazai derin bir nefes verdi . "Bilgilendirmeniz için teşekkürler. Ödeme temazsız olsun " dedi. Marketteki işini bitirdi ve poşetlerini alıp ajansa gitti .

Poşetleri ranpo ya verdi ve kendini koltuğa attı. Ekonomiyi dengeli tutmak Liman mafyasının sorumluluğuydu . İşlerini yerine getirmedikleri için sinirlendi Dazai.

Ancak o sırada Liman mafyasında olanlardan haberi yoktu...

***

Bu giriş bölümüydü . Kısa tutmaya çalıştım ilk bölümden sizi sıkmak istemedim .

Okuduğunuz için teşekkürler<3 oy ve yorum atarak destek olabilirsiniz .

Sağlıkla kalın , mutlu yaşayın 💐

Bir sonraki bölümde görüşmek üzere...

2383 KODHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin