4.Bölüm "SEVGİ, İHANET; İKİ KIZ KARDEŞ"

1.2K 101 76
                                    

Bölüm Şarkıları:

Sakın Gelme- MFÖ

Ben Şarkımı Söylerken- Şebnem Ferah

Dermanım Yok- Hande Mehan

Lan- Zeynep Bastık

Aklımda Bi Kördüğüm- Seccond

Bölüm 4

Sessizlik. İstediğim buydu. Elde etmem ise pek mümkün durmuyordu. Adliyede kaos hakimdi. Patlamanın üstünden iki gün geçmişti ve Arda gelmiş kimin yaptığını bulmak için kendini parçalıyordu. O kadar yoğundu ki onu sadece geldiği gün görmüştüm. Diğer günler sadece telefonda konuşmuştuk. Araştırmamı rica ettiği bir sürü kişi vardı ve ben bu kişileri Arda'ya atmadan önce Asaf'a atıyordum. O hangi düşmanın yaptığını bulmaya çalışırken elimize dost olacağımız insanların listesini veriyordu.

Arda'nın eline vermemiz gereken bir kurban seçmeliydik. Bu kurbana inanması içinde bir sebep bulmalıydık. Burada iş bana düşüyordu. Eski davalara bakmam ve bunu yaptığına sorgusuz inanacakları birini bulmalıydım. Eski dosyalara erişim içinse Başsavcı ile konuşmam gerekti. Bunu yapamıyordum çünkü Başsavcının başı patlama yüzünden kalabalıktı. Doğal olarak hazır bir davam olmadığından çoğu olayı da bana yönlendiriyorlardı. Bu da benim kafamı kaldırmamı engelliyordu. İki gündür o düğmeye bastığım ana küfrediyordum.

"Ya sen niye eline verilen düğmeye basıyorsun ki? Sorgula kızım. İlerisini gerisini düşün. Yok! Nerede?"

Telefonum çalınca söylenmeme ara verip aramayı cevapladım. "Kurban olduğum güzel bir habere ihtiyacım var!" isyanıma gülerek karşılık verdi.

"Sana alıp alabileceğin en güzel haberi vereceğim!" Hayriş'in söylediği tüm yorgunluğuma rağmen gülümseme neden oldu.

"Söyle yavrum. Söyle."

"Tayin istedim. Oraya geliyorum!" Söyleme yavrum. Söyleme. Allah'ım dudu peri gerçek olsun ve zaman geriye askın. N'olur ya!

"Ne!" dehşete düşmüştüm. Bu hiç iyi bir haber değildi. Hem de hiç! Tim bunu öğrenince çok sinirlenecekti. İşler benim için daha da karışacaktı.

"SEVİNMEDİN Mİ?" diye carladı sesine methiyeler düzdüğüm canım arkadaşım.

"Hayriye bunun hiç iyi bir zaman olduğunu düşünmüyorum." ciddi sesim onu da duraksattı. Görmesem bile en yakın arkadaşımın kaşlarını çattığını biliyordum.

"Hayriye mi? Hayriş'in değil miyim? Olay ciddi. Evet neler oluyor bana anlatıyorsun. Hem de hemen."

İmdadıma yetişen kapımın tıklanması oldu. "Gel." içeri giren Asaf ile rahat bir nefes verdim. "Savcım, müsait misin?"

Başımı hızlıca salladım. "Müsaidim tabii başsavcım." Asaf kaşlarını çatarak olayı anlamaya çalışsa da bozuntuya vermeden sessizce odaya girdi.

"Hayatım seni sonra ararım." yüzüne kapattığım ve kaçtığım sorular canımı okumasına neden olacaktı.

"Seni Allah mı gönderdi. Sana o kadar ihtiyacım vardı ki..." bir nefeste söylediklerim Asaf'ın yüzüne tokat atmışım etkisi yaydı. Önce yüzü dondu sonra gerildi. Vücudu o kadar gerildi ki dokunsam parçalara ayrılacak gibiydi. Bu tepkisi söylediklerimi zihnimden tekrar etmeme neden oldu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 23 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

VEZİRİN DÜŞÜŞÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin