tüm hazırlıklar bittikten sonra hiç bir gencin gücü kalmamıştı neredeyse. dükkan öyle ufak tefek falan değildi yani.
masanın üzerine kafasını koyup uyuyan bachira ve yanında uyuyan hiori, ajanstan gelenlerin kız olması için dualar eden otoya, boş gözlerle onun dualarını dinleyen karasu, tezgâhı silen isagi, depodan son lazım olan eşyaları indiril bindiren kunigami ve raichi, telefonuna uykulu yorgun gözlerle bakan niko, paspas yapmaktan ağrıyan belini ovuşturan shidou, uyuyan nagi'nin saçını okşayan reo, koltukta oturup ajansın gelmesini bekleyen chigiri ve gururlu gözlerle gençleri izleyen ego ve aiku.
"iyi iş çıkardınız, çocuklar. kiranıza zam yapmaktan vazgeçtim." ego alaycı gülümsemesi ile ona boş gözlerle bakan gençlere söyledi.
"zam yapmayı aklından bile geçirme, çakma hirako." bachira kısık gözlerle konuştu.
yarım saat sonra dükkanın önünde 4 tane araba durdu. biri çekim arabası, diğerleri de büyük ihtimalle mankenleri taşıyan arabaydı.
siyah arabadan inenler dükkana girdiler.
"hoşgeldiniz, buyrun böyle oturun. ben jinpachi ego, bunlar da benim genç cevherlerim!" ego gururlu bir ifadeyle çalışanlarına baktı ve gülümseyerek konuştu.
"bence bu adam tam bir kaçık." kaiser yanında duran sae'nin kolunu dürterek söyledi.
"sussana,duyacak."
mankenler oturduğunda çalışanlar hâlâ eski yerlerindeydi.
"buraya gelsenıze." ego ciddi bir tavırla hepsine seslendi.
"tamaam.." oflaya puflaya hepsi gelip sandalyelere oturdu.
"o zaman bizim taraf kendini tanıtmaya başlasın.." anri utangaç bir tavırla mankenlere döndü. "oh.. rin sen başla madem."
uzun boylu, delici bakışları olan çocuk ayağa kalktı ve saygıyla eğildi.
"itoshi rin, 22 yaşındayım. iyi anlaşalım." telaffuzuna dikkat ederek akıcı ifadeler kullanarak konuştu ve yerine oturdu.
isagi ise bunun oldukça seksi olduğunu düşünüyordu.
"michael kaiser. yaşımı bilmenize gerek yok bence. aynı seviyede değiliz sonuçta."
"kaiser seni hepimiz tanıyoruz zaten." ness iğneleyici bir tavırla karşısındaki ego bombasına söyledi.
"kes sesini ness."
"itoshi sae. 26 yaşındayım. memnun oldum."
"işte bu benim adamım!" shidou yüksek sesle bağırıp kunigami'nin omzuna çıkmaya çalışırken yere düşünce ufak bir kargaşa yaşandı.
"aranızda biri eksik sanki bayan anri," dedi isagi. "bize dört manken olacağı söylendi de."
"charles gelemedi,iznini erkene aldığı için."
"bir kaç medine fukarasını görmek istemediğini söylemişti sanki ama." kaiser alaylı ve iğneleyici bir ses tonuyla anri'nin beyaz yalanını ortaya çıkarırken sırıtıyordu.
"medine fukarası mı?" isagi elindeki tepsiden kahveleri dağıtırken şaşkınlıkla söyledi. "biz burada öyle fakir fukara falan olduğumuz için çalışmıyoruz."
"öyle demek istememiştir," rin isagi'nin gece mavisi gözlerine bakarak söyledi. "charles sinir bozucu biridir ama öyle kötü amaçla söylemediğine eminim."
"yine de hoş değil." isagi rin için tepsiden bir kahve alırken söyledi.
rin'e uzattığı sıcak kahve titreyen ellerinden kaydı ve rin'in üzerine döküldü.
"çok üzgünüm! e..elimden kaydı ve—" isagi gergin ve utanç dolu bir hissiyat ile dolan gözlerine engel olamadı.
"bachira.. b-bez.. getirir misin?" utançtan kızaran yüzünü saklamak için başını eğdi, tekrar özür dilemek için elini kaldıracakken soğuk ince bileğini kavrayan uzun ve sıcak ele karşı şaşkınlıkla bakmakla yetindi.
"ağlıyor musun?" boş, yemyeşil gözlere karşı ne diyeceğini bilemedi, boşta olan eliyle gözlerini ovuşturup sildi.
"sorun yok. temizleriz olur biter. ağlamaya ne gerek var?" ses tonu beklediğinden de yumuşak çıkmıştı, açıkçası rin kendine hayret ediyordu.
"özür dilerim." isagi göz ucuyla hiori'ye baktı,kendisi de olan bitenlere şaşkınlıkla bakıyordu, ne olduğunu anlamamıştı.
_
isagi
GÖRDÜĞÜMÜ SEN DE GÖRDÜN MÜ
RİN KOLUMU TUTTU?????????????
bir daha yıkamam kolumu
yikarsam beni siksinlerhiori
neden koşup tuvalete saklandın salak
herkes seni soruyor
cırcır olmuş diyeceğim yakındaisagi
olmaz domatese benziyorum şu an
zaten rezil oldum
of napicamben
ay asiri kibardi..............
bir daha asik oldum yemjn ederiö
OF AMK
cok güzeldi gözleri.
OYLE BIR BAKTI KI
of cok guxel bakıyo
ayakta bosaldımhiori
iğrençleşme
yüzünü yıka gel bekliyoruzisagi
oftm__
"beklettiğim için üzgünüm, aniden gidince.." elini ensesine koydu.
"salak isagi, misafirlerimiz varken gidilir mi öyle koşa koşa. kafayı yedin iyice." ego azarladı.
"üzgünüm,bir daha olmayacak. bu arada, bay itoshi.. size de temiz kıyafetler getirdim.. hiori'nin kıyafetlerinden ama size olur diye düşündüm."
"gerek yoktu,kurudu zaten." anri utanç içinde söyledi.
"üstüne döküldü ama, ya yandıysa?"
"kontrol edip geleyim. abi, yardımcı olur musun?" rin sae'ye kaş göz yaparak sordu.
sae onaylar gibi başını salladı.
ikisi lavaboya girdiklerinde sae cırladı.
"ne sakar bunlar da! anri'nin arkadaşının dükkanıymış zaten ne bekliyorsam ben de."
"eli titriyordu. arada sırada olur öyle şeyler. üstelik ağlayacak gibiydi az daha."
"tanrım.. kafayı yiyeceğim. sen normalde böyle bir şey olsa ortalığı ayağa kaldırdın bir kere, ne oluyor rinrin?"
"utanmasını istemedim. diyorum ya neredeyse ağlayacaktı."
"kolunu bile tuttun."
"güven vermek içindi, hepsi bu. abartma sen de. geneleve gelmişiz gibi konuşuyorsun."
"isagi miymiş ismi neymiş. şu esmer sarışın olanın ona yoichi diye seslendiğini duymuştum bir ara. isagi yoichi falan filan.."
"umurum dışı." gömleğinin düğmelerini açarken söyledi. "yanık falan yok zaten. biraz fazla endişelendi sanırım."
__
mwrhaba.
nasılsınız? dün bölüm yazmayı unuttuğum için özür amaçlı bu bölümü daha uzun tuttum ^^
nasılsınız? bazen sormayı unutuyorum eğer unutursam rastgele bir yere iyiyim falan yazın ki unutmayalım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
believe what i say, rinsagi
Fiksi Penggemarisagi: beni öyle bir sev ki seni nehir kenarındaki küçük evimize kilitlemek zorunda kalmayayım - 23.06