11

16 5 55
                                    

flashback
andy ve maja,andy'nin yüzünü temizledikten sonra yıldızlara bakmak için parkta oturmuşlardı. maja,tam olarak göremese de andy ona yıldızın kaydığını büyük bir heyecanla söylemişti. "ne diledin?" diye sordu maja'ya. maja'nın o an için aklına bir şey gelmemişti,muhtemelen başarı ve sağlık dilerdi...dilek dilemek için izlemeye gelmemişti. "sen ne diledin?"

andy,maja'nın gözlerinin içine baktı. "benim yıllardır tek bir dileğim var." maja,gözlerini kaçırdı. andy'nin ne ima ettiğini az çok biliyordu,görmezden gelmeye çalışsa da..

marie,kimya dersi sonrası koridorda yürürken leon'dan mesaj gelip gelmediğini kontrol etmek için telefonuna bakıyordu. o sırada,koridorda birisiyle çarpıştığını ancak omzuna gelen darbeyle fark etti. çarpıştığı kişi annekee molenaar'dan başkası değildi,kendisine çemkiriyordu. "önüne bakmaz mısın kızım sen hiç?"

marie,gözlerini devirdi ve onu görmezden gelerek yürümeye devam etti. fizik kitabını yere düşürmüştü, matthijs de ligt sırıtarak kitabı ona verdiğinde annekee'nin arkasından yürümeye devam ediyordu.  marie,onlara gözlerini devirerek hızlıca fizik sınıfına doğru gitti.

alyssa ve julian brandt,gastronomi dersinde partnerlerdi. chef of the day için alyssa'nın yardıma ihtiyacı vardı ve brandt birkaç saat erken gelerek onun malzemeleri çıkarmasına yardım etmişti. şimdi de,temizlik için ekstradan kalıp alyssa'ya yardım etmeye devam ediyordu. ayrıca,alyssa'nın bugünkü sunumunda pesto soslu makarna vardı ve sunumu bitmiş kaptaki makarnayı da büyük bir zevkle yiyerek alyssa'nın elinin lezzetine övgüler yağdırıyordu.

nora
evettt, 20.00'da okulun kapalı havuzunda doğum günü partimi yapacağız
merak etmeyin,bugün cuma olduğu için müdür ve yardımcıları 16'da okuldan ayrılıyor,o yüzden basılma tehlikemiz yok
😌😌😌

serena,trent'le okulun terasında oturdukları sırada güneş yeni batıyordu. günbatımını izlemişlerdi ve pek konuşmamışlardı. trent'in kafasında kırk tilki dönüyordu.

"serena,sanırım...birbirimizi bir süre görmesek hepimiz için daha iyi olacak. benim bu ilişki ile ilgili kafamda soru işaretleri var."

serena,kaşlarını çatarak ona baktı. bunu beklemiyordu. "nasıl yani? ayrılmak mı istiyorsun?"

trent,kafasını salladı. "ayrılmak değil ama,ara vermek istiyorum."

zaten ikisi aynı şey değil miydi? trent,serena'nın kafa karışıklığından faydalanarak ayağa kalktı ve teselli verircesine omzunu sıktıktan sonra terastan ayrıldı.

20.00 , kapalı havuz

marie,partiye leon ile birlikte girdiğinde hoparlörden keinemusik-move çalıyordu ve içeriye bir dj turntable'ı bile getirmişlerdi. tabii ki dj,nora'ydı ve halinden oldukça memnun gözüküyordu.

marie,leon'a mathea'yı sorduğunda leon gene sallamasyon cevaplar vermiş ve sadece yakın arkadaşı jannis orada olduğu için görüştüklerini ve marie'nin takmamasını söylemişti. marie de takmamaya çalışıyordu,zaten o kadar çirkin bir kızla ne işi olurdu?

partiye aaliyah ile giren florian'ı görünce gözlerini devirdi. inadına yaptığı o kadar belliydi ki marie'nin midesi bulandı. derken,karim adeyemi'yi leon'a doğru yürürken gördüğünde onun bir şey söyleyip söylemeyeceğinden korkarak leon'u hızlıca zaten arkalarında duran ve birilerinin fotoğrafını çeken jannis'in yanına götürdü. jannis,çene çalmakta bir numaraydı ve leon'u onaylardı.

adeyemi,leon'un başka bir tarafa gittiğini görünce duraksadı,bu esnada da marie florian'la konuşmak istiyordu fakat yanında ona vantuz gibi yapışan aaliyah olduğundan bu biraz zor gözüküyordu.

carnival , für unsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin