Başımı kaldırıp üstüne düştüğüm kişiye bakmıştım. Sonrasında düştüğüm kişiden binlerce özür dilemeye başlamıştım. Sonrasında arkadan bir el kalkmama yardım etti. Üstüne düştüğüm çocuk yanındaki arkadaşı bizden uzaklaşmaya başladılar. Fakat gitmeden önce yanındaki çocuk sinirli hatta sanki elinden çok sevdiği birşeyi almış şekilde bana bakmıştı. Yankı ise bunu fark etmemişti. Fakat bana endişeli bir şekilde bakıyordu.
Yankı'nın zihninden;
Yıldız ile konuşmaya dalmış bir şekilde yürürken,Yıldız kendini birşey sanan basketbol kulübünün kaptanının üstüne düşmüştü. İlk başta şaşkınlıktan ve sinirden donup kalmıştım ama sonrasında Yıldız'ın kalkmasına yardım etmiştim. Sonrasında onlar uzaklaşmışlardı. Ben ise Yıldız'a endişeli bir şekilde birşey olmuş mu diye bakmıştım ve sormuştum. Yıldıza karşı birşeyler hissediyordum fakat o beni abisi görüyordu emimdim çünkü sürekli o da bunu sürekli dile getiriyordu.
İkimiz 10 yaşından beri arkadaştık ilk tanıştığımız zamanlarda Yıldız'ın durumu çok kötüydü her zaman ağlıyordu. Her zaman onu mutlu etmeye çalışmıştım veya güldürmeye. Benim için en önemli olan onun her zaman iyi ve güvende olmasıydı.
Yıldız'ın iyi olduğuna emin olduktan sonra omzuna kolumu attım ve sınıfa doğru ilerlemiştik. Karşı sınıfın kapısında Lena'nın Yıldız'ı görünce göz devirdiğini görmüştüm. Lena Yıldız'ı çok fazla sevmezdi çünkü Yıldız'a genel olarak çok fazla ilgi gösterilirdi ve o bunu çok kıskandırdı. Kardeşimi çok seviyordum ve ilgi gösteriyordum fakat kıskançlık özelliğini hiç sevmiyordum kıskançlığı yüzünden birini öldürebilecek bir potansiyeli vardı onu birçok kez uyarmıştım fakat beni nerdeyse hiç dinlemezdi. Yıldız sınıfa girip Ceylin'in yanına oturdu ben ise lavaboya gittim.
Ceylin'in zihninden;
Sabah okula erken gelmiştim ve sınıfa girdiğimde sınıfta kimsenin olmadığını fark etmemle sırama oturup kitabımı çıkarıp okumaya başlamıştım. Zaman geçtikçe sınıf dolmaya başlamıştı. Sınıfa Oğuz'un girdiğini fark etmemle kitabımı sıranın altına koydum. Ara sıra Oğuz'a kaçamak bakışlar atıyordum. En son tekrar ona bakmak için döndüğümde bana gülümseyerek baktığını fark ettim. Tam yanıma gelmek için kalktığında Yıldız yanıma oturdu.
Yıldız ile konuşmaya daldığımız anda Yankı gelip önümüze oturdu. Ve Onur Hoca yani edebiyat hocası sınıfa girdi.
Yıldız'ın zihninden;
Ders başlamadan önce üstüne düştüğüm çocuğun isminin Kayra olduğunu Ceylin'den öğrenmiştim.
Sonrasında bana sanki birşeyi elinden almışım gibi bakan isminin Erdem olduğunun öğrendiğim çocuk sınıfa girdi. Sanırım bu sınıfta olucaktı bundan sonra çünkü Onur Hoca sınıfa girince de gitmemişti ve Hoca Erdem'in bu sınıfta olacağını söyleyip derse başladı.
---------------------20 dk sonra------------------
Ders inanılmaz sıkıcı geçiyordu. Bende çok sıkıldığım için ve gidecek başka bir yer olmadığı için hocadan izin alıp okul tuvaletine doğru adımlamaya başladım. Tam lavaboya girecekken İsminin Kayra olduğunu öğrendiğim çocuğun erkekler tuvaletine sigara içtiğini görmüştüm.
O tam kafasını çevirecekken tuvalete koşmam ile silme kovasını yere düşürmem ile çok ses çıkarmıştım. Ve çok geçmeden Kayra'nın sesi duyuldu.
"Kim var orada?"
Yutkundum ve hızlıca tuvaletlerin birinin içine girip hızlıca kapıyı kapatıp kitlemiştim fakat çok ses çıkarmıştım. İçimden kendime hay gerizekalı demiştim ve çok geçmeden yaklaşan adım sesleri duymaya başladım. Ne yapabileceğimi düşünmeye çalışırken ellerim çok fazla titriyordu. Stres olunca hep böyle oluyordum aptal anksiyetem yüzünden. İçimden bunu dememle ayak sesleri şimdi tam kapının önündeydi. Ve ardından kapı çalındı "her kimsen dışarı çık." Demişti Kayra ben sessiz bir şekilde durmaya devam ettim ve sonrasında birisi Kayra'yı çağırması ile uzaklaşmaya başladı. Ayak sesleri tamamen uzaklaştığına emin olduktan sonra tuvaletten çıktım ve koşarak sınıfa gittim. Yankı ve Ceylin bana ne olduğuna dair sorgulayıcı bakışlar atıyordu. Hiç tepki vermeden sırama oturdum ve 2 dakika sonra zil çaldı. Ardından Ceylin ve Yankı ne olduğunu anlatmam için sıkıştırmaya başladılar fakat hiç dinlemeden cüzdanımı alıp sınıftan çıktım ve kantine gittim. Kantin sırasına baktığımda maşallah ekmek sırası gibiydi anlamıyorum herkes her teneffüs acıkıyor muydu a*k dedim içimden ve sıraya girdim çünkü sıradaki insanlar biraz daha artarsa hiçbirşey alamadan sınıfa geri çıkmak zorunda kalacaktım. Sonrasında etrafa baktığımda Kayra'nın arkadaşları Emir, Oğuz ve Önder'in bana baktığını gördüm ama Önder bana nefretle bakıyordu sanki elinden çok değerli birşeyini almış gibi bakıyordu. Sonrasında bir ses kulağıma doğru fısıldadı ve resmen 3 kelimesi bütün tüylerimin diken diken olmasına yetmişti "Naber sakar kız"