26 12 2
                                    

•Jisung ağzından anlatım•

Git Minhoya you otistik de.

NE?

Seungmin bunları duyunca kendinden geçmiş bir şekilde kahkaha atıyordu. Ben ise Felixe yalvarırcasına bakıyordum ama iş işten geçmişti.

Lütfen Felix bana bunu yapmaa biricik kuzenimm bal şekerim beni-

İltifatların için teşekkür ederim Jisung ama ben zaten bunları biliyordum her neyse sahne sizin beyefendi.

Felix ben senin ananı sikiyim.

Deyip Minhonun olduğu masaya doğru adımlamıştım. Ve şuan tam Minhonun karşısındaydım. Minhonun göğsüne kafasını koymuş olan kız bana bakıp ne istiyorsun demişti. Son kes Felixe baktım ama Seungmin ile oturmuş beni pür dikkat izliyorlardı.

Minho.

Ne?

You otistik.

Diyip kafeden koşarak uzaklaşmıştım. Şimdi ben ne yapıcaktım? Ama tek bildiğim şey Felixi kısa süre içinde boğmak olucaktı.

Seugmin ağzından anlatım•

Jisung you otistik demeden önce tabikide telefonumu açıp masanın altından onu çekmeye başlamıştım. Felixe tatlı sincap yüzünü yapmıştı ama hiçbir şey değişmemişti Felix hayla kararından vazgeçicek gibi görünmüyordu. Sonra Minhoya dönüp You otistik diyip kaçınca ikimizde gülme krizine girmiştik. Jisungun bunu deyip kaçması ile Changbin ile Hyunjin de gülmeye başlamıştı. Dur bir dakika Minhoda mı gülüyordu yoksa ben mi yanlış görüyordum. Bir anda Minhonun sevimliydi ama bunu yapmamaması gerekirdi dediğini işitmiştik. Jisung işte şimdi sıçmıştı.

Efendim kahveleriniz geldi.

Çok özür dileriz ama çok acil bir işimiz çıktı. Paket yapabiliyor muyuz onları?

Evet. O zaman kasada beklemeniz lazım 5 dakika içinde hazır olur.

Tamam dedik ve eşyalarımızı toplayıp kasaya doğru gittik. Minhoların oturduğu masanın yanından geçerken Changbin bizi bakıp

Gerçekten arkadaşınız çok haklı. Tam bir otistik.

Deyip gülmeye başlamıştı. Bizde tekrardan gülmeye başlayıp kasaya doğru gittik.

Jisung ağzından anlatım•

Kafeden uzaklaşmamla  okula doğru gitmeye karar verdim. Zaten öğle arasının bitmesine 15 dakika kalmıştı. Okula girdikten sonra yerime geçtim ve telefonumla ilgilenmeye başladım ama aklım hayla Minhodaydı. Eğer bana bunu ödetmesse benim adımda Han Jisung değil.

Birkaç dakika sonra kapıdan içeriye Seungmin girmişti. Hemen yanıma oturmuştu.

Ayy Jisung tam bir rezilsin. Sen you otistik deyip kaçtıktan sonra Minho ne dedi biliyor musun?

Off bilmiyorum ve bilmekte istemiyorum dedim ve hızlı adımlarla okulun bahçesine çıkıp en tenha yerine geldim. Burda kafamı dinleyebilirdim. Ama tek sorun tam karşımda beni izleyen eski sevgilim Eunwoonun da burda olmasıydı.

Bir anda benim üstüme yürümeye başlayınca refleks olarak gerilemeye başladım.

Bugünlerde sanki daha yakışıklısın bakıyorumda hmm ne dersin sincabım?

Ben senin sincabın falan değilim tamam mı?

Dememle birisine çarptığımı hissettim. Arkamı döndüğümde bunun Minho olduğunu gördüm. Bir anda iki kolumdan tutup kaçmamı engellemişti. Ne kadar dirensemde kaçamıyordum.

Noluyo burda bakalım Eunwoo?

Aah Minho bu sana bahsettiğim sevgilim.

Sevgilin falan değilim ben senin.

Ahh böyle yapma Jisung. Dudaklarını öpesim geliyor.

Pşttt Eunwoo hadi git çocuk istemiyor.

Eunwoo göz kırptı ve uzaklaşmaya başladı. Minhoda kollarımı sonunda bırakmıştı.

Nerem otistiğe benziyor bakalım?

Bak Minho. Sadece D mi C mi oynuyorduk. Abartılıcak bir şey yok. Özür dilerim.

Şimdilik bırakıyorum ama bir daha sakın beni kız arkadaşımın yanında küçük düşürmeye kalkışma.

Dedi ve yanağımdan makas alıp gitti. Bu neydi şimdi?

Devam edecek...
477 kelime


•You Otistik•~MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin