Bu misafir işide nerden çıkmıştı şimdi? Okuldan dolayı zaten yorgundum, Yoonginin yaptıklarını saymıyorum bile. Zorla merdivenleri çıkıp odama girdim. Dolabıma bakıp misafirliğe uygun bi kıyafet seçmeye çalıştım.
Sonunda buldum! Bugün hava normalden biraz daha serindi ve akşam dahada serin olur bu yüzden siyah beyaz çizgili mevsimlik kazağımı giydim normalde bu kazağa siyah kot baya güzel olur ama bugün uzun süredir giymediğim siyah tulumumu giydim. Aynadan kendime bakınca kombinimi beğenmiştim. Şimdi saçlarımı yapıcaktım. Hmm saçlarımı yapma konusunda pek iyi değilim ama abim bu konuda çok iyi hemen odamdan çıkıp karşımdaki kapıyı tıklatıp içeri girdim.
"Abi saçlarımı yapsanaaa."
"Ay bide büyüdüm diyosun hala saçını yapamıyosun sen."
"Yapcan mı?"
"Yapcam yapcam. Gel otur şuraya." derken çalışma sandalyesini göstermişti.
"Ben şimdi seni daha çok yakışıklı yapıcam."
Susup abimin saçlarımı bitirmesini bekledim. Çekmecelerin birinden saç düzleştirici çıkarttı ve çalışma masasının yanındaki prize taktı sıcaklığını ayarlayıp hafif dalgalı olan saçlarımı düzleştirdi. Yüzüme bakıp başka ne yapabilirim diye baktı ama daha fazla bişey yaparsa kombini bozacağını düşünmüş gibi saç düzleştiriciyi fişten çıkartıp çekmeceye geri koymuştu.
Onun saçları zaten hazırdı üstünede beyaz bir kazak ve siyah hafif yırtık kot pantolon giymişti. Yine çok yakışıklıydı. Sandalyeden kalkıp biraz odasına baktım uzun zamandır abimin odasına girmiyodum. Gri duvarlar ile çevrili odaya zıt olarak mobilyalar beyaz renkti. Ve bu odanın görüntüsünü güzelleştiriyodu. Duvarda asılı olan fotoğraflarımız vardı ben 10 yaşındaydım o fotoğrafların çoğunda abim ise 16. Fotoğraflara yaklaşıp birini olduğu yerden çıkartıp elime aldım. O anı hatırlamaya çalışıyodum. Üstümde rengarenk çizgili tişörtüm, altımda ise mavi kot pantolonum vardı. Abimin sesiyle ona bakma ihtiyacı duydum.
"O günü hatırlıyo musun?"
"Tch ama hatırlamaya çalışıyorum."
"Eski evin arka bahçesi orası, hatta bahçeye şişme havuz kurmuştuk o gün." Fotoğrafların olduğu yere doğru ilerleyip eline bi fotoğrafı aldı ve bana doğru uzattı "Hatta o gün seni havuza atmıştım hemde üstündeki kıyafetlerinle."
Bana uzattığı fotoğrafa baktım ben havuzdayım abim ise havuzun dışında ve bana gülüyodu. Sudan dolayı alnıma yapışan saçlarıma baktım komik duruyodu. Abim yine olsa yine aynısını yapar bana. 24 yaşında olmasına rağmen hala 10lu yaşlarındaki haliyle aynıydı.
"Geç kalmayalım misafirler gelmeden aşağıda olalım abi." diyip elimdeki fotoğrafları eski yerlerine koydum.
Abimin odasından çıkıp kendi odama geçtim. Saçlarım güzeldi zaten kombinime bişey demiyorum tek kelimeyle mükemmeldi. Komidinin üstündeki parfümlerden en güzel ama en hafif kokulu olanı sıktım ve sonra odamdan çıktım.
Merdivenlerden inerken yemek kokuları almaya başlamıştım. Evet annem güzel yemek yapar ama kısa sürede yapamayacağını biliyorum. Yine diğer misafirlerdeki gibi bir yemek şirketiyle anlaşmış olmalıydı.
Merdivenlerden inerken arkamdan gelen seslerle arkama döndüm abimde benim gibi hazırdı. Bi basamak arkamdan geliyordu. Salona inince televizyon başında haberleri izleyen babamla karşılaştık. Abim babamın yanına bende annemin yanına yani mutfağa ilerlemeye başladım.
Mutfağa gelince anneminde hazırlandığını gördüm. Annem yanındaki varlığımı hissederek bana baktı yüzümü süzdü.
"Bu hiç de top çarpmış gibi değil Jimin bana yalan söyleme."