özel bölüm;¿?

44 6 21
                                    

"JİSUNG UYANSANA GERİZEKALI OF UYKUNA SIÇAYIM SENİN BEN BE ADAM"

Küçük beden titreyerek ve sıçrayarak doğruldu derin nefesler alıyor kendine gelmeye çalışıyordu

"Sonunda! Geç kaldık profesör kellemizi alacak çabuk üstüne bişey geçir çıkalım!"

Jisung titrek nefes verdi bakışlarını hemen bacaklarına indirdi her hangi bir iz yoktu.. ellerini açıp kapadı hiç bir acı hissetmiyordu

"JİSUNG YA NAPIYORSUN 19 YIL ÖNCE YAPMAN GEREKEN KEŞFİN SIRASI DEĞİL DERSE GECİKTİK!"

"Felix.. hyun olmadı dimi "

"Ne saçmalıyorsun! Felix kim!?"

Jisung gözlerini kapadı
"Tanrım şükürler olsun.."

Hyunjin kendi yastığını alıp hızla Jisung'un kafasına geçirdi
"ULAN GİYİNSENE SENİ ORAYA KADAR ÇIPLAK SÜRÜKLERİM BAK HADİSENE!"

Jisung başına aldığı darbe ile kafasını koluyla kolladı hemen ayaklandı ayağına bakmayı ihmal etmedi oda sapasağlamdı..

Hızla kıyafet dolabına gelip bol pantolon ve tişört aldı hemen üstünü değişti ve zaten hazırlamadığı her gün aynı defteri taşıdığı çantasını alıp yola çıktılar.

Hızla anfi bölümüne ilerlediler. Kapıyı tıklatıp içeriye girdiklerinde profesör onlara ters bir bakış attı. Özür manasında eğilip hızla yerlerine geçtiler.
Bir süre sonra profesör ekledi.

"Bugün bilişim ve kodlama alanında kendini geliştirmiş şirket ve hayır kurumları sahibi bay Lee Yongbok ile beraber olacağız millet! Yani her zamankinden daha uyusal olursanız eğer sevinirim olmazsanız da sizi dört sene boyunca bu dersten muaf ederim! Kendisi önemli birisi sükünatınızı takının!"

Lee Yongbok mu? Herkes sessizleştiğinde profesör kapıya ilerledi ve amfinin kapısını aralayarak Felix'i güler yüz ile karşıladı. Felix içeri girdiğinde Jisung korku dolu gözlerini ona çıkardı..

yer kalmadığı için amfinin ilk katında oturuyorlardı Hyunjin ile. Felix'te sanki Jisung'u tanıyomuşçasına gözlerini ona getirdi ve gülümsedi..

Jisung'ta gergin bir gülümseme ile karşılık verirken elindeki kalemi sıkı sıkıya tutmuştu. Hiçbir yerinin acımadığına şükürler ediyordu..

"Ben Lee Yongbok kiminiz beni.. televizyondan Lee Felix olarak ta bilebilir."

Felix kendini tanıtıp sunumuna başladığında gözleri tüm anfiyi dolaşıp en son Jisung'ta duruyordu.

Jisung gözlerini kaçırıyor istemsizce yerinde kıpırdanıyordu.

Önemli yerleri not ederken rüyasını düşünüyor ve deli gibi korkuyor sonrasında kendini yatıştırıyordu.

Felix en sonunda sunumu bitirdiğinde çocuklardan soruları alabileceğini söyledi. Bir kaç kişi el kaldırırken Felix tahtadan anfiye biraz daha yaklaştı. El kaldıran birine söz verdiğinde sunumdan alakasız gelen bir soru ile karşılaştı.

"Neden evlenmediniz?"

"Sadece sevebileceğim birini bulamadım.."
Felix önce o öğrenciye sonra Jisung'a çevirdi gözlerini.

Öğrenci anladığına dair başını sallarken daha fazla elin havalanması ile Felix yarı gülerek yarı gergin bir biçimde ellerini iki yana salladı ve ekledi

"Hayır gençler sunum harici bir soru istemiyorum belki dersler ile ilgili sorularınızıda sorabilirsiniz "

Bu sözü söyleyince çoğu kişinin eli geri indi kaldıran kişilerin de sorularını cevapladığında tahta önündeki masaya ilerleyerek çantasını laptopunu ve bir kaç defteri toparladı Felix.
Jisung'a son bir bakış attığında veda ederek baş selamı verdi ve sınıftan ayrıldı.

Sınıftan çıktığı gibi gürültüler yükselirken Hyunjin hızla Jisung'a döndü ve heyecanla ekledi

"ADAM SENİ BAKIŞLARI İLE YEDİ RESMEN SUNGİE~!!"

Jisung oldukça gerilmişti.

"Ah bu yakışıklı ile evlendiğini düşünsene sungiee.. yakışırdınız~"

aegyo eşliğinde konuşuyor ve Jisung'u sinir etmeye çalışıyordu Hyunjin.

"Gerek yok kalsın."

"Sen gerçekten aptalsın hem yakışıklı genç hemde zengin!"

"Umrumda değil elimi yüzümü yıkamaya gideceğim"

*Hmmh çok vizyonsuzsun! Yürü git."

Diyerek çekildiğinde Jisung anfiden çıkmıştı. Ve hızla en yakın lavobaya yönlendirdi adımlarını. Yüzüne soğuk suyu çarptığında önceden aldığı peçete ile yüzünü kuruladı.

Gözlerini açıp göz altlarına baktı. Eli ile kaşlarını düzeltip saçlarını taradı kapıdan çıkmak için arkasını döndüğünde. Felix'i orda görmesi ile bacakları titremesi bir oldu. Felix aşağı bakan gözlerini yukarı çıkardığında. Jisung utanç ile iç geçirdi.

*Bu adam benim götümü mü izliyordu yoksa-*

Neden olsa bir rüyaydı kendine cesaret verip kapıdan çıkacakken Felix onu kolundan tuttu.

"Hey! Bir saniye konuşabilir miyiz?"

"Derse yetişmem gerek.."
sessizce söylediğinde kolunu kendine çekmiş Felix'te hemen bırakmıştı.

Jisung tam gitmeye yeltenmişken Felix sesini yükseltti

"Tanışabilir miyiz !?"

Jisung arkasını döndüğünde anlamayarak bakışlarını Felix'e yükseltti.

"Anlamadım?"

"Bak bilmiyorum çok dikkatimi çekiyorsun yani ben ah şuna bak"

elini elime atıp göğsüne yasladı hızla atan kalbini hissettiğimde titreyen elim bir nevi biraz sakinleşmişti..

"Ben sanırım böyle şeylere hiç inanmazdım tanrım! Ben sanırım İlk görüşte aşık oldum"

"A-adımı bile bilmiyorsun.."

"Bu bir sorun değil zaten tanışmak istiyorum sen beni tanıyorsun zaten ben Yongbok"

demin elimi tuttuğu elini bu sefer sıkışmak adına bana uzattığında yavaşça elimi eline çıkardım ve uzatılan eli sıktım.

"Jisung.. Han Jisung"

"Tanıştığıma memnun oldum birer kahve içmek adına evime neden gelmiyorsun?"

Tedirgince bakışlarımı kaçırdığımda Gülen yüzü hafif asıldı

"Ah şey ben biraz heyecanlandım yani.. tedirgin olma lütfen! İstersen bir resteronda da buluşabiliriz"

"Ben.."

"Lütfen seni tanımama izin ver Jisungie!"

"T..tamam.."

"Harika! Bu üniversite'ye yakın bir yer biliyorum! Çıkışta gelir misin??"

"Benim işe gitmem gerek.. kargo yani"

"Ah anladım sorun değil ne zaman müsait olursan!"

"Tamam.."

"Telefon numaranı alabilir miyim??"

Kendi telefonunu bana uzattığında numaramı tuşladım teşekkür etti ve veda edip çıkış kapısına kadar ilerledi son anda arkasını dönüp bana gülümsedi.

Tanrım ne oluyor...?

~~~~~~~~~~
Yazar ne planlıyor..?

21 18 22 1 15 28 17 19 15 6 3 6 14

𝐌𝐚𝐬𝐭𝐢𝐠𝐨𝐟𝐨𝐛𝐢, Jilix/Minific ✓✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin