Dilemma || ʲᵃʸʰᵒᵒⁿ

5

Hâlâ okuyan kaldı mı bilmiyorum ama iyi okumalar🥲💜

Unutanlar için ÖZET:

Jay ve Sunghoon mimarlık okuyordu, ilk bölümde maket yapmak için Subghoon'un evine gidiyorlardı ve Sunghoon Heeseung'un Jungwon'dan hoşlandığını öğreniyordu ve şok oluyordu işte insan en yakın arkadaşından nasıl hoşlanır diye ve Jay "ben senden hoşlansam aynı arkadaşlığı devam ettirir miydin" diye sorunca Sunghoon kendini Jay'i düşünürken buluyor !!!fesat düşünmeyin hemen sevgili olsak diye düşünüyor çocukum!!! Neyse işte sonra bara gidiyor içiyor falan filan sonra Jay alıyor bunu Jay'lerde kalıyor oradan gidiyorlar okula sonra Jay kavga ediyor sonra Mina (twice mina değil) diye bir kız karakterimiz fice giriyor Jay'e hâlâ aşıkmış ve Jay'de diyor ki "ben ona aşık değilim"

Nasıl özetledim ama :')

Neyse;

Özetlediğime göre devam edebilirsiniz^^

İyi okumalar^^

•••

"Yine de en azından bir konuşsan onunla."

Jay, onu Mina ile konuşmaya ikna etme çabalarıma sinirlenip beni beklemeden hızlı hızlı eve doğru yürürken bende hem ona yetişmeye çalışıyor hemde istemesem de onu ikna etmeye çalışıyordum fakat son söylediğim ile durup bana döndü ve sakin kalmaya çalışan ses tonu ile konuşmaya başladı; "Tam olarak ne konuşacağım onunla? Ondan hoşlanmıyorum. Evet iyi bir arkadaş. Ama onu hiçbir zaman arkadaştan fazlası olarak görmedim, düşünmedim. Düşünmem de."

Sebebini bilmiyorum ama aldığım cevap mutlu hissetmeme sebep olmuştu... Jay sabah profesörün odasına gittiğinde Mina'nın yanıma gelip Jay hakkında sorular sorması ve onun için Jay'le konuşmamı istemesi son derece rahatsız ediciydi sebepsiz bir şekilde.

"Bende onu diyorum işte. Git bunu Mina'ya da de. Kız hâlâ seni bekliyor."

"Ben ona beni beklemesini mi söyledim sanki? Çıkma teklifi ettiğinde arkadaştan fazlası olamayacağımızı gayet net bir şekilde söyledim. Hâlâ beklemesi onun hatası. Benim yapabileceğim bir şey yok. Lütfen kapat artık konuyu."

Sinirlenmemek için kendini tutmaya çalışsa da başarılı olamadığı için dudağında ki yarası yara bandına rağmen kanamış ve çenesine doğru akmıştı.

"Tamam, boşverelim bu konuyu. Dudağın kanıyor yine. Hızlıca eve gidip pansuman yapalım."

Elinin tersiyle dudağındaki kanı temizlemeden önce başıyla dediğimi onaylamış ardından da aramızda ki birkaç adımlık mesafeyi kapatıp yanına yaklaşmamı beklemişti. Sonrasında ise beraber onun evine gidip dudağına yeniden krem sürüp küçük bir yara bandı yapıştırmıştım. Bu sırada da Hayoon teyze ve eşi Hanseong amca da eve gelmişlerdi.

"Hoşgeldiniz."

Jay'i içeride yalnız bırakıp neşeli bir şekilde gelen ikiliyi karşıladığımda beni her gördüklerinde olduğu gibi ikisinin de yüzünde kocaman bir gülüş yer edinmişti.

"Asıl sen hoşgeldin Hoonie. Dün geleceğinden haberim olmayınca birşeyler hazırlayamadım. Kusura bakma lütfen."

Hayoon teyze mahçup bir şekilde konuşunca hızla ellerimi sorun yok dercesine salladım ve "Asıl sen kusura bakma Hayoon teyzeciğim, habersiz gelmek benim hatamdı ayrıca ballı pankeklerine haksızlık ediyorsun." dedim. İnsanların benim yüzümden kötü hissetmelerini sevmiyordum.

İkimizin konuşması üzerine Hanseong amca gülmüş ve bana dönerek "Hoşgeldin evlat." demişti. "Okul nasıl gidiyor bakalım? Bizimki haylazlık ediyor mu?"