5- BÖLÜM

19 3 6
                                    

Şerife: Ha güzel kızım geldin mi ben senden önce gelim dedim malum ailenle vedalaşacaktın

Açelya: Ha evet daye (anne ya da ana demek) vedalaştım

Şerife: Üzme kendini güzel kızım birazdan nikah memuru gelici sen istersen git odana eltilerin seni odanda bekler

Açelya: Tamam daye (diyip merdivenlerden çıkar hâlâ aklı nikâhın bugün kıyılacığından ve bugün tamamen bir kadın olacağından yanaydı bu derin düşünceler ile odaya girdi iki eltiside oturmuş onu heyecanla bekliyor gibi bir yüz ifadeleri vardı kısık çıkan sesi ile) Merhaba ben Açelya (dedi)

Rojin: (Heyecanla eltisine sarılıp) Bende Rojin Miranın karısı (dedi güler yüzü ile)

Rina: (Güler yüzü ile eltisine sarılıp) Bende Rina Akının karısı (dedi güler yüzle)

Açelya: Tanıştığma memnun oldum kızlar

Rina: Bizde Açelya istersen seni yıkayalım artık nikâh memuru birazdan gelir ne dersin elticiğim

Açelya: Eğer sorun olmasa ben tek başıma yıkanabilir miyim

Rojin: Olur sen banyonu et elticiğim (dedi banyoyu göstererek)

Açelya : Teşekürler (diyip banyoya doğru gitti kapıyı kapattıp suyu açıp altına geçti suylu birlikte akan gözyaşları acılarını dindirmiyor dahada alevlendiriyor gibiydi uzun saçları su altında ıslanırken yeşil gözleri yaş akıtıyor beyaz teni suyla birlikte dahada halsizleşiyor yüreği kan şafağına dönüşmüş yerinden çıkmak üzere atıyor saatler sonra bu evin gelini ve Ammâr Karakurt'un karısı  kadını olacağını henüz sindirememişti genç kadın yeni insanlarla nasıl bir hayat geçireceğine dair en ufak bir fikri dâhi yoktu nasıl olacaktı bu evdeki macerası nasıl bu adamla dört duvar arasında kalacaktı oysaki adamın gölgesine dâhi katlanamazken ona her gün bir ömür boyu nasıl katlanacaktı uzun bir süre suyun altında kalan genç kadın bütün rutinlerini haledip banyodan çıktı eltileri ise kendisini odada beklediğini anladığında utanmış ve dudaklarına aratmıştı konuşmak için) Kusura bakmayın biraz geçiktim

Rina: Hayır merak etme açelyacığım sorun değil hadi al bunları giyin bak banyonun yanındaki kapı soyunma odası

Açelya: Tamam (diyip beyaz elbiseyi ve iç çamaşırlarını aldı ve eltisinin işaret ettiği soyunma odasına ilerledi iç çamaşırlarını giyinip daha sonra beyaz uzun kolu ve uzun elbiseyi giyindi zaten beyaz çiçek desenli kolları ve gayet sade bir elbiseydi genç kadın elbiseyi giymesi ile soyunma odasından çıktı)

Rojin: Ay çok yakışmış sana

Açelya: Teşekür ederim

Rina: Gerçekten çok güzel olmuşsun elticiğim şimdi istersen saçını kurutup tarayalım

Açelya: Tamam (diyip makyaj masasına oturdu eltisi rojin ilk başta makyaj konusunda her ne kadar ısrar etsede genç kadın makyaj yapmamakta ısrarlıydı saçları kurutulmuş ve taranmış daha sonra genç kadının uzun saçları örgü yapılmış ve toplanmış başına da başörtüsü takılmış nikâh için kısa bir aradan sonra zaten odaya gelen kadın ile iki eltinin ayağa kalkması ile genç kadında ayağa kalkmıştı konuşmaya başlayan kadın ile gözler kadına dönmüştü )

Delal: Yeni gelin hoşgelmişsin (dedi ellini uzatarak gelinin öpmesi için)

Açelya: Hoşbulmuşum (diyip kadının uzattığı ellini öpmüş ve çekilmişti)

Delal: Rina kızım git oğluna bak Rojin kızım sende git mutfaktaki işlere bakasın yeni gelinim ile bir kaç kelam edeceğim (dedi gelinlerinin çıkması ile tekrar konuşmaya başlamıştı) Ben Ammâr'ın anası Delal Karakurt ve sen Ammâr Karakurt'un karısı Açelya Karakurt hoşgeldin gelin kızım seni kızım Jorinden ayırt etmiceğim anan Hüsna ile yakın arkadaştık mekânı cennet olsun ama unutma gelin her yüzüne baktığımda Jorine bakmış gibi bakacağım dillere destan bir güzelliğin var mardin hep konuşurdu Hüsna Kaya'nın melek gibi kızı oldu diye cidden melek kadar güzelmişsin oğluma layıkıyla yakışacak birisin biraz sert yapılıdır Ammârı hep babasına benzetim onu aynı babası gibiydi erken yaşta vefat etti malûm mardinin bu acımasızlığı ile yaşamak insanı yıprata yıprata öldürdü kocamda en büyük oğlumuz Murat öldükten sonra bir ay sonra vefat etmişti oğlumda sevdasına yenik düştü eski bir aşiretin kızını kaçırdı ve ölüm emri alındı koruyamadık muratımızı yine tam tamına 12 yıl sonra Jorin kaçtı ama onu en azından hayata tutuk ama iki kişinin hayatını kaybettiği and gibi içildi Mardin'de bakma öyle gelin yüreğin kan ağlar bende bu konağa berdele geldim sonra her şey değişti tabi bilmesin herşey kaderine bağlıdır gelin kızım o güzel gözlerini yaşlara mahkûm etme dik dur sen Delal Karakurt'un gelini Açelya Karakurt dik dur ki mardin Açelya Karakurt'un kim olduğunu bilsin sakın yıkılma sakın

Açelya: (Karşındaki kadının anlatıkları ile gözyaşları dahada akarken kadına sarıldı resmen anne duygusunu hisseti annesini hiç görmedi genç kadın doğduktan sonra annesi direkt vefat etmişti geriye kalan ise annesinin fotoğraflarına sığındı sığınak gibi sakladı onları gözyaşları hıçkırıklara dönüşürken kayınvalidesinin omuzlarına dayadı başını yanaklarından süzülen gözyaşları ile)

Delal: Kızım ağlama bak hadi sil gözyaşlarını kızım olmaz öyle (dedi genç kadının gözyaşlarını silerken şalını düzelti ve konuşmaya başladı) Hadi gel kızım nikâh memuru geldi ağlama artık

Açelya: (Genç kadın gözyaşlarını silip kayınvalidesi ile odadan ayrıldı ve başka bir odaya girdiler nikâh memuru ve kazım dede ile o adam vardı kayınvalidesinin işaret ettiği yere oturacaktı ve o yer tabiki o adamın yanı idi yavaş adımlarla ilerleyen genç kadın sonunda oturmuştu gözleri yere dikilmiş olanlardan sessizce konuşulanlara şahit oluyordu nikâh sonunda kıyılmış ve son olarak mühür olarak ne kadar istenecek konusu açılmıştı oysaki kadının aklı az önceki nikâhta evet Açelya Kaya artık Açelya Karakurt oldu kadının düşünceleri bunlarla karma karışık bir haldeydi gözyaşları resmen yağmur gibi akıyor konuşulan konu hakkında en ufak bir fikri dahi yoktu kayınvalidesinin seslenmesi ile kendine gelmişti ve sorulan soru ile gözlerini fal taşı gibi açmıştı

Nikâh Memuru: Evet kızım mehir olarak ne istersin kocandan

Açelya: Hiç bir şey istemiyorum

Nikâh Memuru: Ama kızım olma- (adamın sözünü bölen kişi konuşmaya başlamıştı)

Ammâr: Mehir olarak 10 milyon, İstanbul'daki villadan 2 villa , Mardin'de ki konaklardan 2 tane ve 5 kilo altın ile son olarak Mardindeki şirketimin yarı hisselerini mehir olarak veriyorum ve itiraz edilmesini yasaklıyorum onları yaz memur bey (dedi soğuk sesi ile fırtına estiriyor gibiydi adam )

Nikâh Memuru: Emredersiniz Ammâr ağa

Açelya: (Adamı resmen boğmamak için direndim bu kadar şov fazlaydı ama tam konuşacağı zaman soğuk ellerin kolundan sertçe tutulması ile ürbermiş ve kullağına yaklaşan nefes ile ölmek için direnmişti bu oydu genç kadın nefes dâhi almayı keserken kulaklarında yankı eden kadının bedenine korku duygusunu yayan bu sesin sahibi kadını öldürmek için konuşmuş gibiydi)



~ KARMAŞIK RUHLAR ~ (MARDIN)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin