4- BÖLÜM

15 4 7
                                    

Açelya: Yenge ben bu adama dayanamam benim kaçmam gerekiyor burdan çok uzaklara gitmem gerekiyor yenge lütfen yardım et bana (dedi gözyaşları hala akarken)

Arjin: Açelya kafayı mı yedin bu imkansız seni cehenneme gitsen bile bulur öldürürler bunu yapamam lütfen (dedi ağlayarak genç kıza sarıldı avludan gelen sesler ile iki kadında avluya çıkmışlardı)

Berzan: Baba nasıl yaparsın sen nasıl açelyayı Karakurt ailesine gelin verirsin sen o adamın madem tehlikeli olduğunu biliyorsun zaten  mirza kızı kaçırmış mardin ve adetlerinide bilerek kaçırmışsa sonuçlarına katlanacak açelya onun hatasının yükünü üstüne almak zorunda değil bırak gebersin ama ben açelyayı o adama vermem baba ona nasıl kıydın baba (dedi babasına bağırırken)

Selim: Saygısızlık yapmayasın berzan çizgini bilesin kardeşinin ölümünü mü seyretmemi istersin sen

Berzan: Sen mirzayı kurtarırken birini zaten öldürdün sen kendi kafanda oğlunu kurtardın derken evlat acısı çekmim derken kızın açelyayı ölüme ittin o konağa gelin olarak göndererek

Açelya: Ağabey (dedi ağabeyine sarılarak)

Berzan: Birtanem (dedi kardeşine sarılıp onu alnından öperken konuşmaya başladı) Ben yanındayım korkma abicim (dedi açelya için yüreği yanardı adamın canından çok sevdiği kişiydi açelya anneleri öldükten sonra açelyaya dahada bağlanmıştı)

Açelya: Ağabeyine sarılıp hıçkıra hıçkıra ağlıyordu genç kadın oysaki berzanı hep babası olarak gördü babasından görmediği sevgiyi ağabeyi berzan göstermişti gözyaşları hala akarken gözleri dama kaydı damdan ağabeyi mirza bakıyordu oysaki mirza açelya için çok değerliydi nasıl kıyabildi canından çok sevdiği kardeşine ağabeyine seslenmişti açelya mirza ile aralarındaki bağı kimse bilemezdi çok farklı bir bağdı bu kardeşlik tekrar seslendi ama gelmedi oysaki vedalaşmak istedi yüreği bir daha bu konağa adımını dahi atamaz der gibi bakıyordu konağa berzan ağabeyine ve yengesi arjine sımsıkı sarılıyordu ayşe teyzeyede bu evin en tatlısı ayşe teyzesine sımsıkı sarıldı herkesle ayrı ayrı gözyaşı döktü vedalaşırken son olarak mirza ağabeyi ve babası kalmıştı merdivenlerden hızlıca çıktı terasta oturmuş ağabeyi ağlıyordu direkt ağabeyine sarıldı genç kadın

Mirza: (Kardeşine sımsıkı sarılarak) Affet beni açelya çiçeği affet beni abiciğim affet

Açelya: Sonsuza kadar hakkım helal ağabey sana ama unutma seni hiç bir zaman affetmiceğim beni bu kôr ateşte yaktın sen (dedi ağlayarak içi kan ağlıyordu oysaki affetmişti onu ama yüreği el vermiyordu genç kadının hayatı darmaduman oldu)

Mirza: Unutma açelya çiçeği her ne olursa olsun kollarım sana açık (dedi hani derler ya adam ağlamaz oysaki ağlarmış Mirza Kaya kız kardeşi tarafından affedilmemeye mahkum bırakılarak ömür boyu suçlu hisedecekti kendini)

Açelya: Ağabey sevdiğine git affetim seni oysaki yüreğim bu konağa adımını atmamak üzere gidiyor (dedi son bir defa ağabeyine sarılıp giderken son bir defa odasına gitti kapıyı açarak içeriye girmişti oysaki ne çok şey yaşamıştı bu odada ne çok ağlamıştı ne çok yalnızlığa mahkum edilmişti ne çok babası tarafından aşağılanıp bu odaya gelip kendini yatağa atıp hıçkıra hıçkıra ağlardı bu düşünceleri bir kenara atıp bir bavul çıkarıp annesinin fotoğraflarını ve aile fotoğraflarını koydu daha sonra önemli eşyalarını ve kıyafetlerini koyup çıkmıştı merdivenlerden indi bavulu yere bırakıp babasının odasına ilerledi kapıyı tıklatı gel sesini duyması ile içeriye girmişti babasına sadece veda etmek istedi oysaki açelya herzaman babasına baba diyemezdi bir yumru oluşurdu boğazında bu kelimeyi söylerken baba dedi sesi ağlamaktan  boğuk çıkmışken konuşmaya devam etmişti)
Baba annemin sana emanet ettiği kızın gidiyor baba oysaki emanet aşağılanmaz dı baba emanet dövülüp hor görünmezdi baba sen hangi emaneti korudun baba sen beni hep düşmanınmış gibi gördün erkek evlatlarını daha çok sevdin kızına bir türlü merhamet göstermedin hatırlıyor musun bir ara beni dövmüştün çünkü okulda beni komşumuzun oğlu beratla konuştuğu mu gördün diye işte o gün baba ben baba kelimesini ağzımdan yutkuna yutkuna çıkarmıştım Selim Kaya sen kızını hiç bir zaman sevmedin neden çok mu çirkindim hiç mi sevilmeyi hak etmiyordum neden her Allahın günü bana nefretini kustun baba oysaki benim yüreğim bir nebtede olsa ölmeden önce baba sevgisi nedir bilmekti seni hiç bir zaman affetmiceğim selim kaya çünkü beni hep baba sevgisi gören kızlara özenmeye mecbur bıraktığın için ve şimdi git anneme yalvar seni affetmesi için çünkü emanetine sahip çıkamadığın için (dedi genç kadın odadan çıktı gözleri artık ağlamaktan harabe olmuştu yüreği bedenine ağır geliyor ayakları bedenini zor taşıyor gibiydi avluda ağlayan yengesine sarıldı berzan ağabeyi genç kadının gözüne bakamıyordu çünkü ağlıyordu yengesine sarıldıktan sonra ağabeyi berzana sarıldı ve konuşmaya başladı)
Hadi ama bugün çok ağladık hadi gidelim ağabey (dedi oysaki gözleri hala yaş akıtıyordu)

Berzan: Hadi gel birtanem

Açelya: Genç kadın son bir defa büyüdüğü konağa baktı hasretle ve hüsranla son bir defa yengesine sımsıkı sarıldı ve son olarak arabaya bindi berzan ağabeyi ile yol boyunca sessizce ağlamıştı genç kadın uzun bir süre sonra konağa varılmıştı ağabeyi bilerek arabayı yavaş kullanmıştı arabadan indi ağabeyi ile ağabeyine son bir defa sarıldı son bir defa omzunda hıçkıra hıçkıra ağladı 

Berzan: (kapıdaki korumalara ağabeyi işaret etti kapıyı açsınlar diye yoksa ağabeyi dayanmazdı buna daha fazla kız kardeşine son bir defa sarıldı ve konuşmaya başladı) Korkma sakın cesur ol açelyam yıkılma ben her zaman arkandayım birtanem

Açelya: Ağabeyine sarılıp konağa doğru yürümeye başladı henüz gözü ağabeyindeydi hala arabaya binmemiş içeriye girene kadar beklemişti kız kardeşini ve artık genç kadın konağa girmişti cehenemine girmişti hayatının asıl altüst olacağı yere girmişti

~ KARMAŞIK RUHLAR ~ (MARDIN)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin